Aslında o şeytana uymamış, sadece
planını anlatmış, şeytan uygun bul-
duğu için dahil olmuş…
*
FETÖ olgusu günümüzde zirve yapmış
durumda…
7. Selim hazretleri de, bunu fırsat bile-
rek, tüm arkadaşları hakkında vermiş veriş-
tirmiş.
Geçmişte kızdığı ne kadar iş erbabı in-
san varsa, FETÖ torbasının içine koyuver-
miş.
*
İnsanlar bazen doğru sebeplerle yanlış
şeyler yapabilir…
Ancak her şeyin bir bedeli vardır.
7. Selim şimdi “arkadaşlarını satan
adam” olarak hedef olmuş durumda.
*
Duyduğuma göre, geceleri uykuları ka-
çıyormuş 7. Selim’in…
Kaçmalı da; çünkü o kadar bilgi, o işin
içinde olmadan nasıl elde edilir ki?
*
Bu olaydan çıkarılacak ders şudur:
Eğer ileride bir gün “keşke” demek iste-
miyorsanız; eşinizi, işinizi ve ARKADAŞINI-
ZI doğru seçmelisiniz.
*
Hz. Mevlana ne demiş:
“Başarısız olmak bir kusur değil-
dir. Ama karaktersiz olmak çok bü-
yük bir kusurdur.”
*
Konu hazır 7.
Selim’den açılmışken
meşhur hikâyeyi de anlatalım…
Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan
Selim, tebdili kıyafetle Kuşlar
Çarşısı’nı gezer.
Burada, tuzakçı avcılar
avladıkları maharetli kuşları,
satarlarmış.
*
Bir ara gözü kekliklere ilişir Padişah’ın.
Bir grup kekliğin üzerindeki varakta,
“Tane işi satış fiyatı 1 altın” yazıyor-
muş.
Hemen yanı başlarında asılı, adeta al-
tın kafes içindeki bir keklik ise, 300 altınmış.
*
Padişah’ın gözü 300 altınlık kekliğe ta-
kılır… “Hayırdır” der satıcıya, “Bunun
diğerlerinden ne farkı var ki, bunlar
1 altın, bu 300 altın?”
*
Satıcı, “Bu keklik özel eğitimli, çok
güzel ötüyor, ötmesi bir yana bunun
ötüşünü duyan ne kadar keklik varsa
hepsi onun etrafına doluşuyor” der.
“Tabii bu arada avcılar da o etra-
fa doluşan keklikleri daha rahat avlı-
yorlar” diye ekler.
*
“Satın alıyorum” der Padişah, “Al
sana 500 altın…”
Parayı verir ve hemen oracıkta kekliğin
kafasını keser. Adam şaşırıp, “Ne yaptı-
nız, en maharetli kekliğin kafasını
koparttınız, yazık değil mi” diye dövü-
nürken; Padişah gürler: “Bu kendi soyu-
na ihanet eden bir kekliktir.”