Büyüklerimiz “yalanla kurulan,
zamanla yıkılır” demiş…
Yalan sadece insanlara özgü olmayıp,
hayvanlar dünyasında da yaşamda
kalmak için, kendini olduğundan farklı
göstermek, başka birine veya ortama
benzeme örnekleri yaygındır.
*
Bugün anlatacağımız bir aile
dostluğu da böyle yıkılmış…
Aslında bu gerçek bir dolandırıcılık
öyküsü…
Y.A. adlı emlakçı ilk olarak, Bademli
bölgesinde kiraladığı villayı, “satın
aldık” diye etrafına yaymakla işe
başlamış…
*
Çünkü tıp dünyası;
“Yalanın mantığı kusursuz
olmalı.
Yakalanmamak için ise yeni
yalanlarla beslenmeli” diyor…
*
Y.A. da aynen
öyle yapmış…
Yeni evlendiği
eşiyle birlikte
dostluklar kurmuş.
Müzikli ve rakılı
geceler birbirini
takip ederken, Y.A.
sabırla
zamanlamayı
beklemiş.
*
Kestirmeden
gidelim…
Bu sahte dostluktan sonra
planın uygulanmasına gelmiş sıra…
Y.A. adlı emlakçı, bir gün sonra
700 milyon TL’ye alıcısı hazır
olduğunu söylediği Susurluk’taki 10
dönüm arsa, aile dostu tekstilciye 485
milyon TL’ye satılmış.
*
Doğal olarak…
Ertesi gün aynı araziyi 700 milyon TL
ye alacak olan şahıs, ortadan yok olmuş.
Plan aslında basit…
Ancak, diğer aile dostlarını da
dolandıran Y.A., zekâsını ve sempatisini
iyi kullanarak güvenirliliği elde etmiş bir
kez.
*
Mağdurlar şimdi “biz yandık, bari
başkaları yanmasın” diyorlar…
Ben de diyorum ki; ortada gerçekten
böyle bir arazi var mı? Var…
Tapusunu aldınız mı? Aldık…
Eh, “beterin beteri var”söz konusu
arsa hayal mahsulü olabilirdi.
Veya, birden fazla kişiye satılmış
olabilirdi.
Dahası…
Evraklar sahte olabilirdi.
*
Yalan öyle nüfuz etmiş ki dilimize,
“doğrusunu söylemek gerekirse”
ifadesi boşuna icat edilmemiş olsa gerek.