İlk bakışta insanlara kolay gibi gö-
zükür…
Alırsınız 3 kamera, koyarsınız karşı-
sına ağzı laf yapan iki kişi, oturtursu-
nuz bir masaya, ver gitsin yayına…
*
Oysa TV sektörü, çok ilginç bir ya-
yıncılık şekli…
Beğenmediğiniz veya sizi ilgilendir-
mediğini düşündüğünüz bir TV prog-
ramı, sadece bir tek tuşa dokunarak
değiştirip yok edebiliyorsunuz.
*
Televizyonculuk…
Pahalı ve yoğun emek isteyen bir
iş.
Aslında buza yazı yazmak gibi bir
şey…
Yayına hazırladığınız her iş, bir sa-
niye sonra yok olup gidiyor.
*
İşin en rizikolu ve tehlikeli bölü-
mü…
Ana temelinde görsellik olduğu
için,
TV izleyen bir ailede bile beğeni
farkı oluşuyor.
Yani; aynı kanalı izleyen bir baba,
TV’deki programı beğenirken,
anne veya çocukları aynı görüşte ol-
mayabiliyor.
*
Yayıncılık ilkeleri, toplumsal ve eği-
tici mesajlar vermek, ayrı bir tartışma
konusu…
Ancak bir programı evinize kadar
taşımak için, zamanla yarışırken bakın
neler gerekiyor…
*
Öncelikle ve kesinlikle atacağınız
her adım RTÜK kurallarına uygun ola-
cak…
Sonra, insanların ilgisini çekebile-
cek bir konu belirleyeceksiniz.
Bu konuya uygun “ekran yüzü” gü-
zel bir sunucu bulacaksınız.
Sunucunun güzel olması yetmiyor.
Genel kültürü de yerinde olacak.
Ses tonu, diksiyon vs…
Çekimler için ten rengine göre kos-
tümlerini kanal olarak siz alacaksınız.
Saçlarını kuaförde siz yaptıracaksınız.
Maaşı ise dolgun olacak.
*
Dahası…
Sunucularınız, montajcılarınız ve
diğer personeliniz bayan ise ve doğum
yaparlarsa, yaklaşık bir yıl işe gelme-
me hakları var. Bütçeniz var ise herke-
sin alternatifini bulundurmanız gereki-
yor.
*
Her programa aynı sunucuyu çıka-
ramazsınız…
Çünkü, her sunucu her programı
sunma yeteneğine sahip değildir.
Bu iş sunucuyla da bitmiyor…
Sunucunun karşısına bir de konuk
bulacaksınız.
Ancak programa davet ettiğiniz ko-
nuk ile sizin yayın veya çekim saatini-
zin uygun düşmesi gerekiyor.
*
Hangi program, hangi saatte yayın-
lanması gerekir?
Bu da çok önemli bir nokta…
Hangi kitleyi saat kaçta, evde veya
işyerinde yakalayabileceğinizi hesapla-
manız gerekiyor.
*
Daha fazla uzatmayalım…
Stüdyolardaki dekorlar, ışık düzen-
leri, kamera açıları gibi daha birçok
ayrıntıyı hesaplamanız gerekiyor.
Yetmezmiş gibi, bir de televizyon
dünyasında hızlı değişen teknolojiye
de ayak uydurmanız gerekiyor.
*
Ekrana çıkardığınız yüzler çabuk
eskiyor, yeni yüzler bulmak lazım…
İşte bu yüzler ve kamera arkasında-
ki tüm ekiple birlikte OLAY TV olarak,
hiç durmadan 24 saat yayın yapıyoruz.
*
Sadece bir gün içinde…
Toplam 4 saate yakın haber yayın-
layan, 19 saat için, 16 program üreten
tüm çalışma arkadaşlarımı bu nedenle
kutluyorum.
Yeni yayın döneminde başarılar di-
liyorum…