Bugün yaşadığınız hayat dün yaptığınız eylemlerin sonucudur. Eğer mutlu bir hayatınız varsa geçmişte siz ya da aileniz doğru işler yapmıştır. Eğer yarınınızın da mutlu ve huzurlu olmasını istiyorsanız bugün doğru işler yapmalısınız.

Bugün ekonomik gidişat sıkıntılı bir halde. Alım gücü azalmış, faizler artmış ve ev almak bir yana kiracı olarak oturmak bile zorlaşmış durumda.

Bugün yaşadığımız ekonomik sıkıntılar dün yapılan yanlışlar yüzündendi. Bu yanlışların bir kısmı ekonomi yönetiminin hatası, bir kısmı dış ilişkilerin hatası, bir kısmı da küresel ekonomik gidişatın ülkemizdeki yansımalarıydı.

Faizleri düşürmek birçok inançlı insanın destek verdiği ve olması gerektiğine inandığı bir durumdu. Bu yüzden dolardaki yükselme ya da hayat pahalılığı karşısında bir direnç gösteriyordu.

Ancak bugün tekrardan faizlerin %25 bandına gelmesi ve doların hala çok yüksek bir seviyede olması birçok insanın aklını karıştırdı.

Eğer faiz düşük kalsaydı ve dolar yükselmeye devam etseydi birçok insan sesini çıkarmazdı.

Ya da hiç faizi düşürmeyip ekonomideki dengeleri öncelemek amaç olsaydı yine birçok insan sesini çıkarmazdı.

Ancak yapılan işler şu anda Cumhurbaşkanı için dua eden ve ona gönülden bağlı birçok insanı rahatsız etti.

Peki bugünkü ekonomi yönetimi ne yapıyor?

İşi sadece faiz boyutundan ele alarak konuşmak istemiyorum ancak bazı yapılan uygulamalar gelecek açısından umut verici olmaya devam ediyor.

Bundan birkaç ay önce peynir ekmek gibi araba alınıp satılıyordu. Ancak normalin çok üstünde olan bu araba ticareti ihtiyacı karşılamak için değil belli bir kesimin para kazanması için yapıldı.

İnsanlar kredi çekerek araba aldı. Aracı bir ay sonra ciddi bir kar sağlayarak sattı. Karının ufak bir kısmıyla faiz borcunu ödedi ve cebinde birçok para kaldı. Bu işlemi defalarca tekrarlayarak milyonlar kazandı. Peki bu işlem sonucunda ne oldu?

İkinci el araba fiyatları sıfır fiyatını geçti. Araba piyasası şiştikçe şişti. Sıfır araba bulmak için ya iki yüz üç yüz bin lira fazla para vermeniz ya da araya adam koymanız gerekiyordu.

Ortalıkta sürekli araba ticareti oluyor ancak ihtiyacı olan insanlar arabaya yetişemiyordu.

Şu anda atılan adımlar sayesinde araba alım satımı ile kâr edilmesi engellendi ve araba fiyatları olması gereken düzeye indi. Sıfır araç bulmak kolaylaştı. Kâr edenler değil ihtiyacı olanlar araba almaya başladı. Bu sayede piyasa makul zemine taşındı.

Şimdi de ev alımı ile ilgili güzel bir düzenleme yapıldı. Kendisinin, eşinin ya da 18 yaş altı bir çocuğunun bir evi varsa ikinci ev almak için kredi düzeyleri %22,5 ile sınırlandırıldı.

Yani kredi çekip ev alıp, kârının ufak bir kısmıyla faizi ödeyip kalan kısmı cebinde tutan insanlar artık bunu yapamayacak. Sistem öyle bir kurgulandı ki evi olmayanlar ev almak için avantajlı oldu.

Kâr amacı ile ev alıp satmak cazibesini yitirdi. Ev ve araba ticaretinde ihtiyaç sahiplerini önceleyen bu düzenlemeler gelecek açısından ümit verici.

Lüks tüketim için kredi kartından taksit sayısının kısıtlanması, yurt dışına giden paranın önlenmesine yönelik atılan adımlar oldukça olumlu.

Ayrıca dış ilişkilerde de eskiden ilişkiyi asgari düzeye indirdiğimiz ülkelerle tekrardan üst düzey iş birliğine girişmemiz de ekonomik açıdan hayati derecede önemli.

Dün atılan adımların ceremesini bugün çekiyoruz ancak yarının bugünden daha güzel olacağını düşünüyorum. Çünkü bugün doğru işler yapıldığını düşünüyorum. Yakın gelecek değil ama birkaç yıl sonra inşallah bugün yaşanan sıkıntıların birçoğu aşılmış olacaktır.