Mustafa Özdal
Mustafa Özdal

BESAŞ, tam kapasiteye rağmen talebe yetişemiyor

Köşe Yazısını Dinle

BESAŞ, ilk kez yüzde yüz kapasiteyle çalışmasına rağmen yoğun talebe yetişemiyor. BESAŞ Genel Müdürü Hakkı Gülşen, “Ekmeğe gelen zam ve BESAŞ ekmeğinin kalitesinden dolayı son 7,8 aydır tam kapasite çalışıp günde 300 bin ekmek üretiyoruz. Ancak talep çok daha fazla. Piyasa ekmeğine gelen zamlar  ve kalitemiz BESAŞ’a olan talebi arttırdı” dedi.

BESAŞ ekmeğinin dar gelirlilerin ekmeği olmaktan çıktığını belirten Gülşen, “BESAŞ ekmeğini ekonomik durumu iyi olanlar da tüketiyor artık. En çok ekmeği Yıldırım’da değil Osmangazi’de satıyoruz. Nilüfer ve Yıldırım’da satışlar aynı seviyede” dedi. Gülşen, BESAŞ tesislerinde üretilen francalı ekmeğin yemek sanayileri ve fabrikalara satıldığı iddiasını da yalanladı.

—————

Pazartesi Söyleşileri’ne konuk olan BESAŞ Genel Müdürü Hakkı Gülşen, merak edilen konuları aydınlattı.

Gülşen, BESAŞ ürünlerine olan talepten satış rakamlarına, BESAŞ müşterilerinin sosyoekonomik durumlarından, eleştirilere varıncaya kadar birçok konuyu değerlendirdi.

“HÂLÂ PİYASA EKMEĞİNDEN ÇOK DAHA HESAPLIYIZ”

BESAŞ  ekmeğine zam yapıldı ve 400 gram BESAŞ ekmeği 4 lira oldu. Zammın gerekçesi neydi?

Biliyorsunuz  Fırıncılar Odası’nın tarifesi  geçen ay  değişti ve 200 gram ekmek 4 lira oldu. Biz BESAŞ olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin bir kurumuyuz. Mümkün olduğunca piyasada denge unsuru olmak ve kaliteli, sağlıklı ürünleri halka ulaştırmak adına çalışıyoruz. Tabii bu işlerin bir maliyeti  var. Hem hammadde hem de enerji fiyatları yükseldi. Bizim temel maliyetimiz dağıtım ağımızdır. 500’ün üzerinde satış noktasına günde 3 kez dağıtım yapıyoruz. Biz bunları mümkün olduğunca sübvanse ederek, sistemi yürütmeye çalışıyoruz. Ancak sonuçta burada 5 adet tam otomatik tünel tipi fırın var. Bu hatların aynı şekilde devam etmesi için sürekli revize edilmesi gerekir. Kâr etmek yerine bu hatları ayakta tutmak ve aynı kalitede ekmek üretmek için  sürekli yeniliyoruz. Maliyet artışları nedeniyle belli oranda fiyat değişimleri yapıyoruz. Ama BESAŞ ekmeği hâlâ piyasa ekmeğinden yüzde 100 daha ucuz.

Zam, ekmeğe olan talebi nasıl etkiledi?

Tabii bizim yaz ayları mevsimsel olarak düşüş yaşadığımız aylardır ama son dönemde fiyatlarımızın uygun olmasından dolayı  düşüş hissetmedik. Zam sonrası ekmek satışlarında kayda değer bir düşüş yok.

 

“ZAM GÜNDEMİMİZDE YOK”

Yeni bir zam olacak mı?

Şu an için gündemimizde yok. Toprak Mahsülleri Ofisi’nin buğday ve unda regülasyonu var. Biz de bu regülasyondan yararlanıyoruz. Regülasyon devam ettiği müddetçe fiyat değişikliğine ihtiyaç kalmaz. Zaten bizim de amacımız kâr değil.

 

“TALEP PATLAMASINDAN DOLAYI TAM KAPASİTE ÇALIŞIYORUZ”

Günde ne kadar BESAŞ ekmeği satılıyor?

Tesisimiz 302 bin francala ekmek kapasitesine sahip. Ancak bunun dışında tam buğday, siyez ve çeşitli ekmekler üretiyoruz. Çeşit ekmeklerinin prosesi francala ekmekten farklı. Çeşit ekmeğin üretim süresi normal ekmeğin  üretiminden çok daha fazla.  Toplamda yaklaşık 300 bin ekmek satılıyor. 240, 250 bin normal, geri kalanı çeşit ekmek üretiyoruz. Francalı ekmeğin düşüşü, çeşit ekmeğin daha uzun süre de üretilmesinden kaynaklanıyor.

BESAŞ bayilerine gittiğimiz zaman, ekmeğin sınırlı sayıda verildiği söyleniyor. Bu nedenle erken saatlerde ekmek bitiyor. Talep fazlalığı mı söz konusu?

Kesinlikle. Fırıncılar Odası’nın yaptığı zamlardan dolayı vatandaşın BESAŞ ekmeğine olan talebi biraz daha arttı. Talep artışı nedeniyle yüzde yüz kapasiteyle  çalışıyoruz. Eskiden yüzde 25 eksik kapasiteyle üretim yapıyorduk. Yani eskiden 200, 220 bin adet olan ekmek üretimiyle döndürdüğümüz  sistemi son 6,7 ayda 300 bin ekmeğe yükselttik. Dolayısıyla bayilerde 70, 80 bin daha fazla ekmek satılıyor. Bir bayi eskiden 20 kasa satıyorsa, 25 kasaya çıktı. Ama talep 40, hatta 45 kasa ekmek düzeyinde. Ekmeğin erken bitmesi, talep artışından kaynaklanıyor.  Yoğun talep olduğu için, bayilere ekmek az veriliyor algısı oluştu.

Yani tam kapasite çalışmanıza rağmen, talebe yetişemiyorsunuz öyle mi?

Kesinlikle.

Peki kapasiteyi arttıramaz mısınız?

1979 yılından bu yana mevcut yerimizde üretim yapıyoruz. Yasal açıdan ilave yeni hat yapamayız. Bu yüzden mevcut yerimizde kapasiteyi arttıramayız. Belki yeni bir fabrika ileride gündeme gelebilir. Ancak diğer kentlerin aksine Bursa’daki halk ekmek, piyasanın yüzde 25 ihtiyacını karşılıyor. Diğer kentlerde üretilen yüzde 10’luk halk ekmeği, piyasayı çok fazla etkilemiyor. Biz ise kapasitemizi arttırıp daha fazla ekmek üretirsek, regülasyon amacımızdan çıkıp tekel oluruz. Bu da arzu ettiğimiz bir durum değil. Bursa merkezde 400 fırınlık büyük bir sektör var. Bizim de fiyatımızı belli bir seviyede tutma kabiliyetimiz var. Zaten kuruluş amacımız da piyasayı dengelemek.

 

“FABRİKA VE YEMEK SANAYİLERİNE SADECE ROLL EKMEK VERİYORUZ”

BESAŞ ekmeğinin fabrikalara ve yemek sanayilerine verildiği iddiasına ne diyorsunuz?

Bu iddia BESAŞ ekmeğine olan yoğun talepten sonra ortaya atıldı. Yemek sanayileri de bizim müşterimiz. Biz 2014 yılında  araştırma ve gelişim  merkezleri kurduk ve  rol ekmek üretimi planladık. Yani Uludağ Üniversitesi’ndeki tesisimizde kamu kurumlarına, yemek sanayilerine ve hastanelere ekmek satışı yapıyoruz. Ancak zaten orada ürettiğimiz roll ekmek, vatandaşa hitap etmiyor. Yani muhalefetin iddiası doğru değil. Çünkü BESAŞ’ın mevcut  tesisinde üretilen ekmeği dediğim yerlere satmıyoruz.

 

“BESAŞ EKMEĞİ ARTIK ZENGİN SOFRALARINDA DA VAR”   

BESAŞ ekmeğini geçmiş yıllarda daha çok dar gelirli yurttaşlar  satın alıyordu. Ancak bugün BESAŞ bayilerinin önünde park etmiş lüks araçları görüyoruz. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

BESAŞ 2000’li yılların başına kadar francala ekmek üretiyor ve dediğiniz gibi daha çok dar gelirli vatandaşlarımız müşterimizdi. 2000’li yılların sonunda ise tam buğday, siyez, çeşit ekmeği gibi özel ürünler üretmeye başladık. Ayrıca son dönemde başlayan hijyen ve kalite duyarlılığı bizim müşteri kitlemizi de değiştirdi. Vatandaş, üretimin arka kısmında neler oluyor sorusunu sormaya başlayınca, bizim gibi hijyene ve kaliteye önem veren kurumlar öne çıkmaya başladı.  Bu nedenle müşteri portföyümüz farklılaştı.  BESAŞ ekmeğini, ekonomik nedenlerden dolayı tercih eden müşterinin yanı sıra kaliteye ve sağlıklı ürüne duyarlı müşteriler de tercih etmeye başladı.

 

“BESAŞ’A NİLÜFER’DE YOĞUN İLGİ VAR”

BESAŞ ekmeği en çok Yıldırım’da mı tüketiliyor?

Rakamlar öyle söylemiyor. Böyle bir algı var ama doğru değil. BESAŞ ürünlerinin en fazla tüketildiği ilçe Osmangazi. Yıldırım ve Nilüfer’de satışlar aynı diyebilirim. Yani Yıldırım ilçesi BESAŞ ürünlerinin en fazla satıldığı ilçe değil. Bunda şehrin Batı’ya doğru  büyümesinin de katkısı var.

 

“SÜT ÜRÜNLERİYLE KIRSALI DESTEKLİYORUZ”

Malum BESAŞ sadece ekmek üretmiyor. Son yıllarda süt ürünlerine de ağırlık verildi. Diğer ürünlere talep nasıl?

Süt ürünlerimize 2013’ten bu yana devam ediyoruz. Klasik beyaz peynire, kaşara olsun ekmekte olduğu gibi teveccüh var. Katkısız ve doğal üretimden dolayı. Biz de bu teveccühe  layık olduk. 3 yıldır insanlar bizim peynir ve kaşarımızı aramaya başladılar. Ancak süt ürünleri, ekmek gibi en güçlü ürün pozisyonunda değil. Süt ürünlerinde çok güçlü firmalar var.  Biz daha çok kırsalı  desteklemek için Keles ve köylerinden yılda 5 milyon litre süt alıyoruz kâr amacı gütmeden.  Ayrıca Ulusal Süt Konseyi’nin fiyatlarını yansıtıyoruz.

 

“HİJYEN KOŞULLARDA ÜRETİM YAPIYORUZ”

Biraz da üretim koşullarını konuşalım. Galiba en çok övündüğünüz nokta, hijyen. Üretim koşulları hakkında bilgi verir misiniz?

Üretim koşulları en çok övündüğümüz konu.  Unun kalite kontrolleri sürecinden ekmeğe dönüşünceye kadar el değmeden üretim yapılıyor. İpek elekten geçen unlar,  yoğurma ve sıralama hatlarına geçinceye kadar tam otomatik makinelerden geçiyor. Hijyen, periyodik olarak devam ediyor. Bu süreçler dışında,  ekmeğin içindeki mamuller  un, tuz mayadan ibarettir. Ekmeğimizin içinde ne beyazlatıcı ne de ürünün ömrünü uzatan katkı maddesi vardır. Tek handikapımız 45 yıllık fabrika oluşumuzdur. Tesisimizin iyileştirmeye ihtiyacı var.

 

“YENİ BAYİ TALEPLERİNİ DONDURDUK”

Bursa’da kaç BESAŞ bayisi var?

520 adet bayi var. Bunların 230’ u mahalle bakkalı olmasına rağmen, BESAŞ ürünleri satan noktalar. Diğer bayilerde sadece BESAŞ ürünleri satılır.

Yeni bayi talebi var mı? Bayi sayısı artacak mı? 

Bayilik talebi son dönemde epey var. Ekmek bayilerindeki sirkülasyonu görünce talep de artıyor. Ancak son 7, 8 aydır vatandaşın ekmek talebinden dolayı yeni bayilik talebine cevap veremiyoruz. Çünkü mevcut bayilerin talebine yetişemiyoruz. Bu yüzden bayilik vermeyi dondurduk ve talep almıyoruz. Ama önümüzdeki dönemde muhakkak bayi taleplerini açacağız.

Geçmiş yıllarda BESAŞ bayisi işletenler, genellikle emeklilerden oluşuyordu. Bu durum değişti mi?

Kısmen değişti diyebilirim ama dediğiniz gibi geçmişten bu yana genellikle emeklilerin ilk aklına gelen işti BESAŞ bayisi açmak. Emekliler, boşta kaldım ne yapabilirim diye düşündüklerinde ekstra gelir olarak BESAŞ bayisi açıyorlardı. Ancak biz bunu çok arzu etmiyoruz. Çünkü BESAŞ eski BESAŞ değil. BESAŞ sadece francala ekmeklerin satıldığı kulübelerden çıkmış durumda. 100’ün üzerinde ürün satılıyor bayilerimizde. Artık   esnaflık meziyetlerine sahip, bu işi ticari gören insanlarla çalışmak istiyoruz.  Başvurularda da bunu öncelemeye başladık.   Yeni bayi sahipleri bu ticareti yürütebilir mi, müşteriyle ilişki geliştirebilir mi diye bakıyoruz.

 

“BAYİLER DIŞARIDAN GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ ÇOK PARA KAZANMIYORLAR”

BESAŞ bayisi işletmek kârlı bir iş mi?

Tabii sirkülasyon olduğu için dışarıdan  kârlı bir iş görünüyor ama inanın öyle değil. Kar marjı ekmekte yüzde 11 ve karınız kuruşlarla hesaplanıyor. Bayilerde bazı ürünleri satamıyorsunuz. Mesela gazlı içecek satılamıyor, cips satılamıyor.  O yüzden  sadece ekmekten ve süt ürünlerinden gelen bir kâr söz konusu. Ancak taşıyıcı ürün ekmektir. Bir bayi ekmeği satamayınca diğer süt ürünlerinden çok fazla ayakta kalma şansı yok. Totalde baktığımız zaman bayilerin yüzde 20’si, 25’i gerçekten gelir elde ediyorlardır ama gerisi sistemi döndürmeye çalışıyor.

 

“KAR AMACIMIZ YOK AMA ZARAR DA ETMİYORUZ”

Son olarak BESAŞ’ın mali durumunu konuşalım. Kurumun kâr-zarar durumu nasıl?

2021 yılı itibariyle şirket zarar etmedi. Kârlılık çok yüksek değil. Çünkü biz gelirimizi  ya un ve ekmek sübvansiyonunda ya da içerideki hatların veya dağıtım lojistik hatlarımızın revizyonunda kullanıyoruz.  27 adet kamyonumuz var ve filonun geniş tutulması lazım. Tüm bunlara rağmen 2021’de zarar etmedik ama  2022’deki fiyat artışları,  enerji ve işçi zamlarına çalışıyoruz. İlk 3 ay geçmişten gelen birikimlerle sübvanse ettik. Dönem dönem fiyat revizyonlarıyla başa baş noktada oluyoruz ki BESAS’ın faaliyeti sürdürmesi çok önemli.  Bunun için de asgari finasal kaynak gerekiyor. Yani çok kâr etmiyoruz ama zarar da etmiyoruz.

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Bize dışarıda sorulan  tüm sorulara yanıt hakkı tanıdığınız için teşekkür ederiz.  Genelikle vatandaşın gündeminde olan konuları sordunuz. Biz bu soruları tek tek yanıtlıyoruz ancak sizin aracılığınızla çok daha büyük bir kitleye sesimizi duyuracağız. Teşekkür ederiz.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X