Mustafa Özdal
Mustafa Özdal

Topraktan ev alanlar fiyat farkı şoku yaşıyor

Köşe Yazısını Dinle

 TÜİK’in inşaat maliyetlerinin yüzde yüzün üzerinde arttığını ortaya koyan verisine değindiğim yazıda, “TÜİK’in açıkladığı veriye göre satın aldığınız konutun maliyeti 1 kat artmış durumda. Yani müteahhitin, 1 kat artan maliyetler nedeniyle zarar etmesi kaçınılmaz. Çünkü topladığı peşinatların inşaatın maliyetini kurtarması bile mümkün değil artık. Bu durumda müteahhitin önünde 2 yol var. Eğer mali gücü varsa zararı cebinden karşılayıp, evinizi teslim edecek.

Eğer sermayesi yetersizse evlerinizi teslim edemeyecek ve kendisiyle birlikte sizi de batıracak. Ülkemizde topraktan konut satışı çok yaygın olduğu için, önümüzdeki günlerde bu tür haberleri sıkça okuyabiliriz!” demiştim.

İşte bu yazım üzerine mağdur okuyucum bir ileti yollamış.

Bakın neler söylemiş:

Mustafa bey merhaba. Çok uzun zamandır yazılarınızı takip ediyorum. Ülkedeki ve Bursa’daki önemli konulara değiniyorsunuz. İnşaat maliyetleri artışlarından ben de mağdur oldum. Kayapa’da bir inşaat firmasından Eylül 2021’de temelden satın almak için anlaştığım 775.000 TL‘lik dairenin aynı dönemde 450.000 TL’sini ödedim. Kalan 325.000 TL’si Eylül 2022’de ödenip, Haziran 2023’te daire teslim olacaktı. Fakat artan maliyetlerden dolayı firma 775.000 TL’nin üzerine ek 500.000 TL istiyor. Bu ek fiyatı kabul edersek de tüm hesabı, dolar  olarak çalıştırmak istiyor. Dolar sözleşmesinin hukuka aykırı olduğunu ve yabancı para cinsinden bakiye takibi yapılamayacağını  söylesek de maalesef cevap alamıyoruz. Anlaşmazsanız dolar bazında paranızı geri ödeyelim cevabı alıyoruz. Daire fiyatları doların çok üzerinde arttı ve mağduriyetimiz çok fazla. Bazı daire sakinleri dairenin tüm bedelini ödemesine rağmen onlardan da ek fiyat talepleri var. Konuyu köşenizde değinmeniz dileklerimle.”

Bahadır Seken isimi okuyucumun iddiaları böyle.

Aynı durumda çok sayıda inşaat firmasının da olduğunu bildiğim için, inşaat firmasının ismini yazmadım.

Çünkü amacım inşaat firmalarına yüklenmek  değil.

Ancak topraktan satış yöntemiyle yapılan projelerde çok ciddi mağduriyetlerin yaşanacağına  dikkat çekmek için konuyu gündemde tutmakta fayda var.

Bu nedenle söz konusu firmayı da aradım ve

firmanın hukuk yetkilisi ile konuştum.

Diğer yazıda.

“Maliyetler çok arttık, mecburuz”

İnşaat firmasının yetkilisi, Kayapa’da topraktan satış yöntemiyle konut satın alan okuyucumun söylediklerini kısmen doğruladı.

Fiyat farkı istemelerini de şöyle savundu:

Döviz kurunun yükselmesi, pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşı, inşaat maliyetlerini çok fazla artırdı. Mesela demirin tonu 13 bin lira oldu. İnşaata başladığımız dönemde 3 blokluk maliyetle, bugün sadece 1 blokluk konut yapabiliyoruz. Sadece biz değil, birçok firma fiyat artışlarını müşterilerine yansıtıyor.”

Firma yetkilisi, fiyat farkını kabul etmeyip, projeden çıkmak isteyenlere ödedikleri parayı dolar cinsinden vermeye hazır olduklarını da söyledi.

Ancak bu noktada hak sahiplerinin, “Bize, ödediğimiz para dolar cinsinden iade edilmek isteniyor. Oysa satın aldığımız evlerin değeri çok yükseldi” şeklindeki itirazını hatırlattım.

Firma yetkilisi, “Evet evlerinin değeri yükseldi ama konutların sadece kaba inşaatı bitti. Bittiği zaman değerlenecek. Oysa  inşaatların sadece kabası bitti” yanıtını verdi.

Hem konut sahibi okuyucumun hem de firma yetkilisinin söylediklerini paylaştım.

Sorun, siyah ve beyaz olarak değerlendirilemeyecek kadar ortada.

Ve hem müteahhitler hem de vatandaş  mağdur durumda.

Ahmet Çakar hadisesi

Eski MHP Milletvekili Ahmet Çakar’ın Melis Sezen’in kıyafetine yönelik sözleri malum.

Azınlıkta olsalar da böyle marjinal kişiler her toplumun içinden çıkabilir.

Ancak bu hadisede iki büyük sorun var ki,  yoğun şekilde tartışılıyor.

Birincisi sütyen takmamanın suç olduğunu söyleyebilecek kadar çağdışı bir anlayışa sahip olan kişinin, geçmişte TBMM’de idari amir olarak görev alması.

İkincisi,  işini gücünü bırakıp kadınların kılık kıyafetiyle uğraşan ve geçmişte de benzer çıkışları olan siyasetçinin, milyonlarca kişinin oy verdiği bir partiye mensup olması.

Bu olayın tek tesellisi ise AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in, eski milletvekiline sahip çıkmamasıdır.

Açıkhava’daki son Uluslararası Bursa Festivali

Geçen yıl pandeminin gölgesinde yapılan Uluslararası Bursa Festivali’nin bu yıl 60’ıncısı gerçekleşecek.

Mevcut haliyle Açıkhava Tiyatrosu’ndaki son festival olacak.

Nitekim festivalden sonra Açıkhava Tiyatrosu yıkılıp, yenilenecek.

Geçen yılki festival içeriğinin mütevazı olduğunu söyleyebilirim.

Peki bu yıl hangi sanatçılar ve gruplar Bursa’ya gelecek?

Festivalin içeriğiyle ilgili basın toplantısı bugün yapılacak ancak Sibel Can’ın Bursalı izleyicilerle buluşacağını yazmakla yetineyim.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X