Niyazi Pakyürek
Niyazi Pakyürek

İhanetler her daim hatırlanmalıdır

Köşe Yazısını Dinle

15 Temmuz darbe girişiminin 6.cı yıl dönümündeyiz. Altı yıl evvel yaşananlar bu millete yaşatılanlar unutulmamalı zira düşman uyumuyor.

15 Temmuz 2016 tarihte eşi görülmemiş bir ihanetin yaşandığı ve eşi görülmemiş bir mücadelenin verildiği  tarihtir.

O nedenle unutulmamalı hatırlanmalı, hatırlatılmalıdır. 15 Temmuz’da tankları çıplak elleriyle durduranlar, gazi ve şehitler için bunu yapmalıyız.

15 Temmuz’u itibarsızlaştırmak isteyenleri de unutmamak lazım. 15 Temmuz için “ kontrollü darbe” diyenleri tarih zaten yargılayacaktır.

15 Temmuz gecesi  bedenlerini tankların önüne atan gerçek vatanseveri hakir gören güruh, pencerelerden tankları alkışlıyordu. ATM’lerin önünde kuyruklar oluşturmuş AVM ‘leri doldurmuşlardı. Akılları sıra gıda stoklayacak rahtlarına bakacaklardı. Bunlar da unutulmamalı devamlı hatırlanmalıdır.

Türkiye’de bundan evvel de darbeler yapılmıştı. 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997. ABD’nin işaretiyle bu darbeler Amerikancı- Kemalist subaylar tarafından yapıldı.

15 Temmuz darbesini de ABD planladı ancak bu sefer devrede Amerikancı- Fetöcü subaylar vardı. Belki de diğer darbelerden ayrıştığı tek husus burası.

Türkiye ne zaman bağımsız davranmak, bağımsız karar vermeye yönelmişse başına çorap örülmüştür. Bütün darbelerin altında yatan budur. Yani bağımsız olmayı istemek, bağımsız karar vermek.

Türkiye nihayet son darbe girişiminden sonra bağımsız devlet olmayı başarabilmiştir.15 Temmuz gecesi  bir gerçeği daha ortaya koymuştur. O Gece tankları alkışlayan, TV’den darbeyi izleyip kahvesini yudumlayan, ATM’lere koşan, oradan AVM’lerde yiyecek stoklayan ve sela okuduğu için birçok camiye saldıran, imam ve müezzinleri döven, onlara hakaret eden mandacı ve demokrasi düşmanları güruhun varlığı. Bunlar de hiç unutulmamalıdır.

O gece tankların önüne çıkan, tankları çıplak elleriyle durduranlar “ Batıcılar/ solcular” değildi. Keşke olabilseydi demeyi çok isterdim. Olsaydı nasıl olurdu?

Oğuzhan Bilgin’nin  Akşam gazetesindeki 14 Temmuz 2022 tarihli yazısından şu bölümü aktarıp yazıyı bitireceğim. “Gezi’deki kin ve nefret söyleminden ibaret lümpen ve paçozluktan bir “devrim” umut edip bir ton vasat akademik tez, edebiyat eseri vs. yayımlayıp büyük bir hayal kırıklığı yaşayanların; 15 Temmuz Darbesine karşı ortaya çıkan ve gerçek bir toplumsal devrime dönüşen tarihi hadise karşısında nasıl bir ortaklaşa suskunluk ve önemsizleştirme sergilediklerini biliyoruz.”

Kahraman şehitlerimize rahmet, gazilerimize selam selam olsun.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X