Yazılı ve görsel basında beni en çok kızdıran “ Filistin sorunu” kavramı. Bu kavram kullanıldıkça Filistin toprakları eriyor, Siyonizm vahşeti artıyor. Her şeyin bir sınırı vardır da zulmün sınırı yoktur. Bunun adı Siyonizm. Bunun adı Emperyalizm. Bunun adı İsrail, ABD, AB ortak zulmü. Bunun adı “ Filistin sorunu” değil, İsrail sorunudur. Bu zulmün hamisi de en başta ABD dir.

Katledilen Filistinli çocukları, yaşlıları, kadınları, İsrail zindanlarında yapılan işkenceleri dünya görmek istemiyor. Dünya Irakta, Afganistan’da, Suriye’de yapılan katliamları da görmüyor. Çivisi çıkmış dünyada zulmün adı silinmiş.

ABD Başkanı ve yetkilileri “ İsrail’in savunma hakkı” diyebiliyorlarsa ve dünya buna sessiz kalıyorsa gerçekten bu dünyanın çivisi çıkmış. İslam ülkeleri neden bu kadar sessiz diyenlerinizi duyar gibiyim. İslam ülkesi mi var? Müslüman ülkeler arasında sesini çıkarabilen tek ülke Türkiye. Türkiye de içeriden ve dışarıdan habire çelmeleniyor.

Uzun yıllardır Türkiye PKK ile mücadele ediyor. Hiçbir Türk vatandaşı bu mücadeleye salt  PKK ile mücadele olarak bakmasın, perde arkasını araştırsın. Irak’ın, Suriye’nin parça parça edilmesinin asıl sebebi ne petrol, ne demokrasi getirme ne de nükleer silah üretimi yalanıdır. Temel hedef şimdilik bizim sınırlarımıza bitişik bir kukla devleti kurdurmak, ileri safhada Türkiye’yi Giresun’dan olmak üzere Doğu ve Güneydoğu bölgelerini koparıp bu devletle birleştirmek ve son safhada Büyük İsrail’in oluşumunu sağlamak. Bölgemizdeki bütün hesaplar bunun üzerine yapılıyor.

İsrail ve ABD’nin gerçekleştirmek istedikleri budur. Türkiye’de yaşayan, ülkesini seven her vatandaş bunu çok iyi bilmek ve bunun endişesini yaşamak zorundadır. Ülke olarak bizim önemli bir eksiğimiz, tarih bilgisinden yoksun olmaktır. Okullarımızda tarih dersleri yetersizdir ve hiç vakit kaybetmeden bu durumu telafi yoluna gitmek zorundayız.

Güçlü olanlar zulüm yapıyorsa, adaleti sağlamak için de güçlü olmayı gerektiriyor. ABD ve İsrail’in zulmü güçlü olmalarından geçiyor. Birleşmiş milletler, Uluslar arası ceza mahkemesi, diğer uluslar arası kuruluşlar sessiz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi İsrail ile ilgili yüzden fazla karar aldı ancak hiçbiri uygulanmadı. İsrail hiçbirine uymadı buna rağmen yaptırım sağlanamadı.

Benden söylemesi. İç siyasette Erdoğan’a karşı olmak gözleri kör etmesin. ABD ve İsrail’in hiçbiriniz umurunda değilsiniz. Onlar yüzlerce yıl evvel kurdukları planları adım adım uygulamaya geçiriyor. Gerçekleri kimse sevmez ama gerçek bu.

Diyeceğim o ki, İsrail’in yetmiş yıldır Filistin’de işlediği cinayetlerde, baskılarda, zulümlerde tek başına değil. Bundan sonra da tek başına olmayacak ve zulümlerine devam edecek. Para onlarda, silah onlarda, medya onlarda, hile onlarda! Bir de her ülkede devşirmeleri var. Şimdilik eşkıya dünyaya hakim.

İsrail güçten anlar. Şu durumda da çevresinde ona karşı güç olabilecek bir yapı yok. Günü geldiğinde bir yere toslayacak ya bakalım zamanla nereye toslayacak. İşi zamana bırakmaktan başka çare yok şimdilik. Son bir şey daha. Türkiye orta vadede muhakkak nükleer silahını üretmek zorundadır.