Siyaseten sorumluluk makamında bulunmuş siyasilerin çoğu başkanlık sistemini dile getirdiler. Bir iki siyasi lider hariç. O günün şartlarında cılız bir sesle dahi olsa merhum Demirel, Özal, Türkeş, Erbakan başkanlıktan yana olduklarını söylemişlerdi. Sadece o kadar. CHP genel başkanları her zaman başkanlığa karşı olmuşlardır. Bugün de öyle değil mi?

Aslında bizim sistemimiz hiçbir zaman parlamenter sistem olmamıştır. Sadece adı parlamenter sistemdi. Bizde her zaman adı konulmamış Başkanlık sistemi var, birbirimizi aldatmayalım. Bu defa adını koyduk ve iyi oldu.

Aslında bütün sistemler tarih boyunca hep tartışıldı ve tartışılacak. Zira demokrasilerde kusursuz diyebileceğimiz bir sistem yok. Bütün sistemlerin artıları da var eksileri de. İnsanoğlu artıları çok eksileri az olanın peşinde olmuştur. İnsanın içinde olduğu hiçbir yönetim sistemi sıfır hatalı veya eksikli değildir.

24 Haziran’da seçimler yapıldı, 10 Temmuz’da hükümet kuruldu. Eski sitem olsaydı, görüşmeler, dengeler, güvenoyu derken hükümetin kurulması kasım ayını bulurdu. Bu ülkenin koalisyonlardan çektiği az değil. Hükümet kurma, Cumhurbaşkanlığı’na aday gösterme pazarlıklarında kaybettiğimiz enerjinin haddi hesabı yok.

Kurulan kısa ömürlü hükümetler, daha bakanlığı tanımadan gelip giden bakanlar ülkenin hangi derdine deva olacaktı ve  olamadı da. Artık hükümetin düşmesi diye bir şey yok.

Artık “sivil bürokrat olsun, asker bürokrat olmasın” veya tersi şeklinde “sözde demokrat” telkin ve pazarlıklar  yok. İlk defa oy kullanan gençlerimiz bunları görmedi ama ben yaşta olanlar bunları fazlasıyla yaşadık. Çok merak edenler yakın siyasi tarihimize bir göz atsınlar.

Türkiye 24 Haziran seçimleriyle hayati öneme sahip virajı geçti. Bundan böyle işler daha kolay, daha çabuk, daha dikkatli ve kontrollü yürüyecek. Atanan bakanlara bakınca bunu görüyoruz.

Eskiden bakanlar atanırken falanca ile filanca bölgeye göre atanırdı. Yeni kabine teknokrat bir kabine. Eskiden teknokrat kabineler “geçiş” dönemlerinde kurulurdu. Başkanlık sistemi ile kalıcı hale getiriliyor. İyimser olmak için bu kadarı bile yeterli değil mi?

Yerel seçime hazırlık

AK Parti yeni sistemle birlikte kendisini de gözden geçirmek zorunda. Gerçi her zaman bunu yapmıştır ama bu sefer, çok daha detaylı ve kararlı yapmak zorunda.

Özellikle il, ilçe yönetimleri ve belediye meclis üyeliklerine, hatta mahalle temsilciliklerine kadar seçici olmalıdır. Başkanlık sisteminde yerel yönetimlerin rolü çok önemlidir. Hatta yerel yönetimler başkanlık sisteminin en önemli ayaklarından biridir.

Eski usul yapı yeni sistemde fazlasıyla sırıtır.