Şaka gibi bir ilkyarı, muhteşem bir geri dönüş…
Kısaca; bir Bursaspor klasiği…
2-0 geriye düşse bile Bursaspor’dan umudunu kesen var mıydı diye sorsam, herhalde çoğunluk “Yok kesmemiştik” derdi…
İşte Şenol Güneş ve öğrencilerinin bu sezon futbol dünyasına verdiği mesaj buydu; Asla pes etme…
Bursaspor, Ankara’da resmen tam kadroydu ya da şöyle düzeltelim; sanki Atatürk Stadı’nda gibiydi…
Tribünde binlerce yeşil beyaz sevdalısı, protokolde Bursa egemenliği, şehrin iki bakanı Bülent Arınç, Mehmet Müezzinoğlu, milletvekilleri, vali, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe…
Böyle bir atmosferde başlayan mücadelenin ilkyarısında ortaya çıkan 2-0’lık Gençlerbirliği üstünlüğünü savunmanın ve kalecinin hataları olarak gösterebiliriz ama ikinci devredeki futbola şapka çıkartmaktan başka bir şey yapamayız…
Rakibin eksik kalmasını, hakemin kötü yönetimini öne sürenler çıkabilir, olsun… Asıl gerçek; Bursaspor’un Türkiye’nin en iyi futbol oynayan takımı olduğudur…
19 Mayıs Stadı’nda da bu bir kez daha tescillenmiştir…
Bu arada, camia kongre havasını solumaya, adaylar da çıkmaya başladı… Herkes yönetimin tarihi açıklamasına odaklandı… Aldığım duyuma göre, çok değerli başkanımız, 21 Nisan’daki Divan Kurulu toplantısında hem tarihi hem de adaylığını duyuracakmış… Genel Kurul tarihi olarak da, önce 7-15 Mayıs’ı düşünmüş ama sonra da 15-22 Mayıs olarak belirlemiş… Ben yazdım diye değiştirmezse genel kurul 15-22 Mayıs’ta olacak…