Nereden geldiler?

Kimler?

Neden “düzenin kıyısında” kalan kenar mahallelerde yaşıyorlar?

Kafelerde, çay bahçelerinde ansızın beliren falcı, çiçekçi kadınlar…

Neden hep Çingeneler?..

Ve neden hep renkli giyinirler?

Yoksulluk, damarlarına kadar indiği halde neden hep güleryüzlüler?

Yaşamı tiye almayı nasıl başarıyorlar?

“Avrupa’nın en büyük ve en çilekeş azınlığı” olarak nitelenen çingenelerle ilgili en çarpıcı kitaplardan birisini yazan Kolombiyalı gazeteci-yazar İsabel Fonseca, merak uyandıran bu soruların yanıtlarını bulmak için tam dört yıl Avrupa’nın değişik ülkelerinde Çingenelerle birlikte yaşamış.

Edindiği izlenimleri de “Beni ayakta gömün” adıyla kitaplaştırmış.

Eminim ki…

Bu kitabı okuyan Çingeneler, kendilerini çok farklı bir yere koyacaklardır.

Ki…

Bu noktada doğru adımlar atan çingeneler, hadi kendi deyimleriyle Romanlar diyelim, dernekler kurarak, kenar mahallerden içeriye doğru sokulmaya başladılar bile…

Gençlerini, yani geleceklerini yeniden inşaa etmek için devletle bağ kurup, eğitimli bir nesil için yol açmaya gayret ediyorlar.

Bu amaçla kurulan Roman derneklerinden birisi de Karacabey’de bulunuyor.

16 Kasım 2014’te açılışı yapılan Karacabey Roman Kültürünü Koruma-Yaşatma ve Eğitim Derneği, kısa sürede önemli işlere imza atmış.

Dernek Başkanı Erkan Bağlamacı, “Önce eğitim” diyor.

Eğitimsiz bir toplumun yol almasının zorluğundan söz ediyor.

“Romanlar, kendilerine tanınan çok sayıda fırsattan habersiz.

Örneğin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın eğitim, sağlık, barınma, istihdam ve güvenlik gibi projeleri var. Bunlar Roman vatandaşlara özel projeler, ancak çoğumuzun bunlardan haberi yok.

Açıkçası yol gösteren de yok.

Biz artık bazı tabuları yıkmak, Romanların da sosyal yaşamda hak ettiğini almasını istiyoruz.”

Üç aylık bir geçmişi olan Karacabey Roman Kültürünü Koruma-Yaşatma ve Eğitim Derneği işe adlarındaki gibi eğitimle başlamışlar.

20 kursiyerleri var.

Sayının daha da artacağını düşünüyorlar.

Dernek Başkan Yardımcısı Ahmet Kankulak, okuma yazma kursu dışında dikiş nakış, Kuran kursu da açtıklarını belirtiyor.

Daha çok Roman çocuklarının gittiği Ulubaatlı Hasan İlkokulu’nun eksikliklerinin giderilmesi için yoğun gayret sarf ettiklerini dile getiriyor.

Çoğunluğu Hamidiye ve Saadet mahallerinde yaşayan 5 bin civarındaki Romanların çocuklarını daha öğitici faaliyetlere yönlendirmek için çaba sarf ettiklerini bu amaçla 14 yaş grubundan oluşan bir futbol takımı kurduklarını vurguluyor.

Ayrıca…

Sivli toplum örgütleri ve siyasi partilere ziyaretler yaptıklarının altıanı çiziyor.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdür Yardımcısı Hasan Önal‘ın mahallerine kadar gelerek, derme çatma evlerin envanterini çıkardığını dile getiriyor.

Kurdukları dernekle Romanların sorunlarına çözüm ararken, Romanların dışında kalan çevrelerle iletişime de özen gösterdiklerini belirtiyor.

Yani…

Farklı kültürlerin birbirini tanıması konusunda derneklerinin önemli bir köprü olacağını düşünüyor.

Açılışlarına Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan başta olmak üzere kent dinamiklerinin de katılmış olması…

Karacabeyli Romanların önemli bir adım attığını ortaya koyuyor.

Tabii…

Bu adımların güçlenip, kültürel dokuya nüfuz etmesi için kent yöneticilerinin daha çok destek vermesi gerekiyor.