1968-1982 yılları arasında İzmir Gençlik Spor İl Müdürlüğünde Emekli Sandığına tabi memur olarak görev yapan Ferda Yeşiltepe, 1982-1988 yılları arasında Sosyal Sigortalar Kurumuna (SSK) tabi olarak özel sektörde çalıştı.

SSK’dan 1 Ekim 1988’de yaşlılık aylığı bağlanan Yeşiltepe, Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun’un 12. maddesinin yer alan “Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve” ibaresinin iptalinin ardından SGK’dan Emekli Sandığına tabi çalıştığı dönemler için emekli ikramiyesi ödenmesini talep etti.

SGK, söz konusu iptal kararının yürürlüğe girmesinden önce yeni bir düzenleme yapıldığı için emeklilik ikramiyesinin ödenmesinin imkansız olduğu gerekçesiyle talebi reddetti. 

Yeşiltepe, 21 Şubat 2011’de Ankara 16. İdare Mahkemesine, talebinin reddine ilişkin idare işleminin iptali ve emekli ikramiyesinin yasal faiziyle ödenmesi istemiyle dava açtı. Mahkeme, emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte olan katsayılar dikkate alınarak hesaplanacak emekli ikramiyesinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle Yeşiltepe’ye ödenmesine hükmetti.

SGK, kararın esas yönünden bozularak kaldırılması, davacı Yeşiltepe ise emekli ikramiyesi tutarının güncellenerek ödenmesine karar verilmesi talebiyle karara itiraz etti. İtiraz üzerine Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Kurulu, SGK’nın itirazının

reddine, Yeşiltepe’nin itirazının da kısmen kabulüne karar verdi.

Davacı Yeşiltepe, 6 Mart 2014’te SGK’ya başvurarak, mahkeme kararının uygulanması ve emekli ikramiyesinin güncellenerek ödenmesini istedi. SGK, 7 Mayıs 2014’te Yeşiltepe’ye, birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlandığı tarihte geçerli katsayılar esas alınarak 2 lira 27 kuruş ikramiye ve idareye başvuru esas alınarak 54 kuruş yasal faiz hesaplandığını belirterek, bu tutarın 8 Mart 2013’te ödendiğini bildirdi.

Emekli vatandaş, 28 Mayıs 2014’te Anayasa Mahkemesine “Emeklilik ikramiyesinin güncellenerek ödenmesine ilişkin yargı kararının uygulanmaması nedeniyle mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiği” iddiasıyla bireysel başvuru yaptı.

Yargı kararının yerine getirilmesi hakkının ihlal edildiği iddasının, açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna hükmeden Yüksek Mahkeme, Yeşiltepe’nin mülkiyet hakkının ise ihlal edildiği sonucuna vardı ve Yeşiltepe’ye, alacağının değer kaybı bedeli olarak 10 bin 369 lira 73 kuruş maddi tazminat ödenmesine oy birliğiyle karar verdi.