Sabah Gazetesi’nden Şebnem Bursalı’ya konuşan Bahçeli hem yerel seçimleri hem Erdoğan’ın son G20 Zirvesi’ndeki performansını değerlendirdi.
MHP lideri, 31 Mart yerel seçimleri formülünü X, Y, Z harfleriyle anlattı:
“31 Mart seçimlerinde Cumhur İttifakı X+Y=Z formülü ile Zillet İttifakı’nı alt edecektir. Formülün açılımını şöyle yapabiliriz: AK Parti’nin 24 Haziran’da aldığı oy X, MHP’nin aldığı oy da Y. Buradan hareketle X+Y= Z. Yani Cumhur İttifakı, yani yüzde 52. Buradan devam edecek olursak; X+Y=Z formülü Zillet İttifakını yenecektir. Yani; biz Cumhur İttifakı olarak 31 Mart seçimlerinde en az yüzde 52 ve üstü alarak Zillet İttifakı’nın oyununu bozacağız.”
Bahçeli’nin zafer formülü
Bahçeli, 24 Haziran’da Cumhur İttifakı’nın aldığı yüzde 52 ve üstü hedef olunca bu formülü biraz daha açtı. İşte rakamlarla Bahçeli’nin formülü: “Cumhur İttifakı’nın 24 Haziran genel seçimlerinde 3 büyük şehirde (Ankaraİstanbul- İzmir) aldığı oy 7 milyon 729 bin, Zillet İttifakı’nın toplam oyu ise 6 milyon 347 bin, yani arada 1 milyon 382 bin fark var. 24 Haziran seçimlerinde 30 Büyükşehirde Cumhur İttifakı’nın aldığı oy da 20 milyon 401 bin iken, Zillet İttifakı’nın aldığı oy 13 milyon 895’te kalmış. Aradaki fark 6 milyon 500 bin. Geriye kalan 51 ilde Cumhur İttifakı 2 milyon 700 bin oy alırken, Zillet İttifakı 1 milyonlarda kalmış. Yani bu tabloya bakınca; özellikle büyükşehirlerde yapılacak ittifak, Zillet İttifakı’nın nasıl kolaylıkla alt edileceğini de ortaya koyuyor.”
Erdoğan haklının sözcüsü
MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Arjantin’de yapılan G20 Liderler Zirvesi ve Latin Amerika gezisiyle ilgili de konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasına eksiksiz katıldıklarını söyleyen Bahçeli, “Erdoğan’ın zirvedeki konuşmasında hakkın ve haklının sözcüsü mertebesine çıkarak tüm dikkatleri üzerine çekmesi çok kıymetlidir” dedi.
İşte Bahçeli’nin değerlendirmeleri:
“Uluslararası toplum, krizden krize sürüklenirken, Asya-Pasifik bölgesi sancılarla, Avrupa diken üstünde, Kafkaslar kanayan yara ve Ortadoğu yangın yeri iken küresel vicdan suskun, küresel adalet durgun iken; Sayın Cumhurbaşkanımız’ın zirvedeki konuşmalarında ‘hakkın ve haklının sözcüsü mertebesine çıkarak tüm dikkatleri üzerine çekmesi’ çok önemlidir. Sayın Erdoğan’ın hak ve adaleti gözetmeyen bir sistemin ilanihaye devam etmeyeceğine vurgu yapması, terör örgütlerinin arkasında duran müttefiklerimizin gözlerinin içine baka baka eleştirilerini dile getirmesi çok önemli, çok değerlidir. Fırat’ın doğusundaki bölücü terör örgütü zulmünün gündeme taşınması, Kaşıkçı cinayetinde parmak izi bulunanların maskelerinin indirilmesi, takdir edilecek bir duruştur. Bu düşüncelere aynen ve eksiksiz iştirak ettiğimiz bilinmelidir.”