Özdal, Bursa Cezaevi’ne talip olan ilçeyle ilgili şu ifadeleri kullandı:
Gerçekten de yılan hikayesine döndü şu Bursa Cezaevi’nin taşınması hikayesi.
Ekonomik ömrünü tamamlaması ve şehrin içinde kalması gibi nedenlerle taşınması gündemde olan cezaevinin önce Kestel Çataltepe’ye yapılmasına karar verildi.
Halk tepki gösterince rota aynı ilçenin Soğuksu Mahallesi’ne çevrildi.
Ancak mera alanına cezaevi istemeyiz diyen Soğuksu sakinlerinin eylemleri karşılık buldu ve bu kez Yenişehir’de bir yer bulundu.
Yenişehir’de bulunan yer de mera alanıydı.
Bu kez Yenişehirliler ayağa kalktı ve bu ilçeden de vazgeçildi.
Son gelişmelere gelince…
Yenişehir olmayınca cezaevinin Mustafakemalpaşa’da 2 bin 900 dönümlük bir yere kurulması kararlaştırıldı.
Tarih tekerrür etti ve bu kez Mustafakemalpaşa kamuoyu tepki gösterdi.
Çünkü bu ilçede bulunan yer de 3 bin büyükbaş, 8 bin küçükbaş hayvanın otlandığı mera alanıydı.
Bu arada Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt, “Hiç kimse ilçesine cezaevi istemiyorsa biz istiyoruz” diyerek resmen ilçesine cezaevi kurulmasını talep etti.
Talep etmekle kalmadı yer de buldu.
Aykurt, biri 170, diğeri 450 dönüm olmak üzere toplamda 620 dönümlük alanı cezaevine tahsis edebileceklerini Adalet Bakanlığı yetkililerine iletti.
Ne var ki Orhaneli’ne bir rakip çıktı.
Büyükorhan.
Önceki gün AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan ile görüşen AK Parti Büyükorhan İlçe Başkanı Kamil Turhan, “Cezaevine talibiz, ilçemizde yapılabilir” dedi.
Gürkan da, “O halde yer gösterin” dedi.
Kamil Turhan, şimdi uygun yer arıyor.
Yani 3 ilçenin istemediği cezaevi kıymete bindi ve ilçeler arasında rekabete yol açtı!
Son durumu Davut Gürkan ile konuştum.
“Henüz kesin bir karar verilmedi. Orhaneli, daha yakın görünüyor ama uygun bir yer bulunursa Mustafakemalpaşa ve Karacabey hattı da düşünülebilir” dedi.
Çünkü, yeni kurulacak cezaevi arazisinin mahkumların tarım yapabilmelerine uygun olması gerekiyor.
Bu nedenle Mustafakemalpaşa-Karacabey hattı devre dışı değil.
Öyle anlaşılıyor ki cezaevi meselesi, uzun süre gündemde olmaya devam edecek.
Olay Gazetesi Yazarı Mustafa Özdal’ın yazısının tamamı için tıklayın…