Bursa Büyükşehir Belediyesi İnegöl ve Karacabey’in ardından Mustafakemalpaşa’nın da içme suyu altyapısını yeniliyor.

Törende konuşan Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar, 5 yıl içinde altyapıyı değiştirme sözü verdiklerini bunu yerine getirmenin heyecanını yaşadıklarını belirterek, “Sadece bu tarihi proje değil; göreve geldiğimiz ilk andan itibaren Muradiye Sarnıç sosyal tesisleri, 3.köprünün tamamlanması, 694 TOKİ projesi, Lalaşahin pazar yeri, dereboyu projesinin başlaması, gençlik ve kültür merkezimizin başlaması, anfi tiyatronun düzenlenmesi, aşevinin gıda bankasının giysi bankası ve barınma evinin bulunduğu kompeksin bitirilmesi hizmetlerine imza atıyoruz. Bu pandemi şartlarında zor şartlarda ilçemize 250 milyon liralık yatırımın gelmesi güçlü irade ile oldu.”dedi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da Mustafakemalpaşa ilçesine toplamda 190 milyon liralık yatırım yaptıklarını hatırlatarak, “Bir çok ilçemizde olduğu gibi Mustafakemalpaşa’da da yatırımlar dolu dolu devam ediyor.

Kasım 2017’de göreve başladığımdan bu yana Mustafakemalpaşa’ya 191 milyon liralık yatırım yaptık. Biz kırsalda da en ücra mahallelere varana kadar çalışıyoruz. 121 kilometre içme suyu hattı gerçekleştirdik. 1970’li yıllarda yapılmış altyapı sisteminde yüzde 60 kayıp kaçak vardı. Proje kapsamında 8 kilometre arıtma tesisi, 208 kilometre içme suyu şebeke hattı, 110 kilometre evsel atık olmak üzere toplamda 326 kilometrelik çalışma yapılacak. Biz 3 ilçemizde bu çalışmayı başlattık. 5 Haziran 2020’de İnegöl’de temel attık. Yüzde 27 mertebesindeyiz. Karacabeyde 28 Ağustos 2020’de temel atmıştık. Yüzde 5 mertebesindeyiz. Mustafakemalpaşa’ya kazandıracağımız bu çalışma ihaleye itiraz sebebiyle bir miktar gecikti. Bursa, Türkiye ekonomisi, sanayisine yön veren şehirlerden bir tanesi” dedi.

AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin de, Mustafakemalpaşa’da 1,5 yılda söz verilen her hizmeti ya yerine getirdiklerini ya da temelini attıklarını ifade etti.

Törende bir konuşma yapan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank da Mustafakemalpaşa’nın 50 yıllık hayalinin gerçeğe dönüştüğünü vurgulayarak şunları söyledi: “Bu kolay bir iş değil. Bir ilçe belediyesinin altından kalkacağı mesele değil. Hamdolsun Büyükşehir Belediyesi elini taşın altına koydu. Gerekli finansmanı buldu. 50 milyon liraya mal olacak şebekenin temel atmasını gerçekleştiriyoruz. Önemli birim yatırım. Siyasette bazıları yatırımlara karşı. Bazıları da sadece yerin üstüne çalışır. Yerin altına kimse yatırım yapmaz. Nedeni ise gözükmemesi. Vatandaşın sorununu çözecekseniz yerin altına o yatırımları yapmak zorundasınız. Bu temel atma töreni. yereldeki uyumun en güzel örneklerinden. Ak Belediyecilik budur. Hem büyükşehir hem de ilçemizde Bursalılar ak partiye güvendi. Yetkiyi verdi. İşte bugün bu güvenin sonucunda ilçemiz tarihindeki en büyük yatırımın temellerini atıyor. Biz su zengini bir ülke değiliz. Kaynaklarımızı korumak mecburiyetindeyiz. Eski şebekede yüzde 60’lara varan kayıp vardı. Kayıp kaçak oranını düşürmüş olacağız. 326 kilometrelik bir hatla Mustafakemalpaşa’nın bu sorununu tarihe gömmüş olacağız. Bu tarihi yatırım ve hizmet için Alinur Aktaş ve Mehmet Kanar’a teşekkür ediyorum” dedi.

Bakan Varank, yatırımı gerçekleştirecek müteahhitle pazarlık yaptı. 850 günde bitirilecek çalışma Bakan Varank’ın sıkı pazarlığı sonucu 2 yıla çekilirken, Bakan, müteahhit firmayı işi dört dörtlük yapması konusunda da uyardı. Ardından kepçe operatör koltuğuna geçen Varank, sembolik olarak projenin startını verdi. Varank ve protokol üyeleri boru için kazılan çukura da kürekle taş attı.

“Milletimizin ferasetine havale ediyorum”

Öte yandan, Bakan Mustafa Varank, Avrupa’nın faşist liderlerinin İslama ve müslümanlara yönelik tutumunu sert bir şekilde eleştirdi.

Seçim meydanlarında tüm yatırımları durdurmayı vaat eden sözde siyasetçilerle muhatap olduklarına işaret eden Bakan Varank, “Temel atmama yapan siyasetçilerle muhatap oluyoruz. Milletimiz ise sandıklarda cevabı veriyor. Siyasetsizliği siyaset sanan bu zihniyetle mücadele etmeye devam etmek durumunda kalıyoruz. Fransa’nın sorunlu Cumhurbaşkanının İslama ve Peygamber Efendimiz’e hakaretlerine karşılık Cumhurbaşkanımızın gösterdiği tepkiyi görüyor, izliyorsunuz. Bu tartışmada dahi yönünü şaşıran şirazesini kaybeden bir muhalefet lideriyle karşı karşıyayız. 1,5 milyar müslümana en aşağılık hakaretlere kuzu kesilen zat bu meselede dahi Sayın Cumhurbaşkanımız ve ailesine en olmadık saldırı girişimlerinde bulunuyor. Ben bu zihniyeti Emirsultan Hazretleri, Üftade Hazretleri’nin torunlarına, milletimizin ferasetine havale ediyorum” dedi.

Varank, Avrupa’da müslümanları hedef gösteren İslam dinine nefreti körükleyen bir zihniyetle karşı karşıya kalındığını kaydederek, şunları söyledi:

“Sevgililer sevgilisi Peygamber Efendimize hakaretleri teşvik eden, hadsizce bir şekilde İslamiyeti reforme edilmesi gereken dinmiş gibi gösteren Makron Avrupa’yı orta çağ karanlığına sürüklemek için gayret gösteriyor. Sadece Fransa’da değil Avrupa’da 1930’lu 1940’lı yılların faşist düzenlerine özlemi görüyoruz. Avrupalı siyasetçiler faşizmle mücadele, İslam düşmanlığı ile mücadele edecekleri yerde islam ve müslümanlarla mücadele ediyorlar. Avrupa’nın faşist liderlerinin İslamla ve müslümanlarla mücadelelerinde kazanacak bir zaferleri yoktur. Onlar mağlup olmaya mahkumlar. Tarih bunun ibretlik örnekleriyle doludur. Bizim bu faşist zihniyetten alacak hiç bir dersimiz yok. Dünyaya özgürlük ve demokrasi dersi vermek isteyenlerin boyasını kazıdıkça masumların gözyaşlarıyla karşılaşıyoruz. Tarihleri insanlık suçu ve sömürgecilikle dolu bu kişilerin söylemleri hepimizi rahatsız ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik saldırıların ve islama yönelik saldırıların eş zamanlı gitme sebebi budur. Sessiz yığınların sesi, mazlum ve mağdurlara yol gösteren, beraber yol yürüyen sayın Cumhurbaşkanımıza büyük bir öfke duyuyorlar. Doğu Akdeniz’den Libya’ya, Suriye’den Azerbaycan’a kadar onların kirli emellerinin karşısına dikilen bir tek sayın Cumhurbaşkanımız var. Bunların asıl karın ağrıları bundan. Bugün Avrupa’da 30 milyona yakın müslüman yaşıyor. Onlara yönelik nefreti körükleyenler kendi içlerindeki çıkmazın farkında değiller. Avrupa’nın faşit siyasileri, müslümanlarla birarada yaşamayı ya öğrenecek ya öğrenecek. Başka çıkar yolu yok. İslama yönelik her menfi adımlarında biz de karşılarına dikilmeye devam edeceğiz. Onlara hakettikleri cevabı vermeye devam edeceğiz”

İHA