Bursa’da kurakçıl peyzaj dönemi! Yeni yaklaşımın ayrıntıları açıklandı

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Zehra Çakır, Bursa’da su yönetiminin köklü şekilde değişmesi gerektiğini söyledi. Çim alanların su bütçesine yük oluşturduğunu belirten Çakır, düşük bakım isteyen kurakçıl bitki türlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini ifade etti.

Bursa’da kurakçıl peyzaj dönemi! Yeni yaklaşımın ayrıntıları açıklandı

TAHA TÜTÜNCÜ

İklim değişikliğinin etkilerinin Türkiye genelinde her geçen gün daha belirgin hale geldiği bir dönemde, su kaynaklarının azalması ve yağış rejimindeki düzensizlik, yerel yönetimlerin öncelikli gündem maddelerinden biri olmaya başladı. Cumhurbaşkanlığı tarafından geçtiğimiz ay yayımlanan “Kurakçıl Peyzaj” kararnamesi, özellikle kentlerde su tüketimini azaltmayı hedefleyen politikaların önünü açtı. TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Zehra Çakır, kararnamenin önemini değerlendirerek Bursa’da yapılması gereken düzenlemeleri, yaygın yanlış anlayışları ve hayata geçirilmesi gereken uygulamaları anlattı.

“TERCİH DEĞİL ZORUNLULUK”

Çakır, kararı yerinde bir adım olarak tanımlarken Türkiye’nin giderek artan iklim değişikliği etkilerini yakından yaşadığını vurguladı. “Artık iklim krizinin tam içindeyiz. Yağış rejimi değişti, su kaynakları azalıyor. Bu nedenle kurakçıl peyzaj bir tercih değil zorunluluk” diyen Çakır, kurakçıl peyzaj yaklaşımının yalnızca bitkisel düzenlemelerden ibaret olmadığını, biyolojik çeşitliliği koruyan türlerin seçilmesinden doğal ekosistem temelli planlamaya, suyun geri kazanımını sağlayacak yüzey ve altyapı çözümlerine kadar pek çok unsurun bütüncül bir planın parçası olması gerektiğini belirtti.

YEŞİL KORİDORLAR ÖNEMLİ ROL OYNUYOR

Yeşil koridorların kent yaşamındaki önemine de dikkat çeken Çakır, bu alanların ekolojik süreklilik açısından kritik olduğunu ifade etti. Çakır, Yeşil koridorların, kent içinde parçalı halde bulunan yeşil alanları birbirine bağlayarak kuşlar, böcekler ve diğer türler için yaşam ve hareket alanı oluşturduğunu, böylece biyoçeşitliliği artırdığını söyledi. Isı adası etkisini azaltan, yükselen sıcaklıkları dengeleyen bu koridorların kentsel iklimin düzenlenmesinde önemli rol üstlendiğini vurguladı. Çakır, Bursa gibi vadiler, dere yatakları ve tarihsel yeşil akslara sahip kentlerde bu koridorların güçlendirilmesinin iklim direnci açısından hayati öneme sahip olduğunu belirterek, “Yeşil koridorları güçlendirmek; suyun döngüsüne katkı sağlamak, sıcaklıkları düşürmek ve kentsel ekosistemi bütüncül şekilde iyileştirmek için en etkili yöntemlerden biridir” dedi.

“AĞAÇLAR KENT KİMLİĞİ’NİN EN GÜÇLÜ DOĞAL ÖĞELERİDİR”

Ayrıca şehirlerde ağaçların kent silüeti üzerindeki etkisine özel vurgu yapan Çakır, şunları söyledi:

“Ağaçlar, kent kimliğinin ve silüetinin en güçlü doğal öğeleridir. Tepelerde, yamaçlarda ve yol akslarında yapılacak doğru ağaçlandırma, kentin görsel algısını zenginleştirirken rüzgâr yönlendirme, gölgeleme ve mikroiklim düzenleme gibi işlevsel katkılar sağlar. Yüksek su tüketen türler yerine kurakçıl, derin kök sistemine sahip ve bölge ekolojisine uygun türlerle yapılacak ağaçlandırma hem estetik hem de sürdürülebilir bir sonuç üretir. Kentin silüetini şekillendiren ağaçlar, bir peyzaj öğesi olmanın ötesinde iklim uyumunun da en güçlü araçlarındandır.”

“YAĞMUR SUYU KANALİZASYONA DEĞİL TOPRAĞA GİTMELİ”

Çakır, kamuoyunda kurakçıl peyzajın sıklıkla “taş ve birkaç bitki” ile eş anlamlı kullanılmasının yanlış bir algı yarattığını da vurgulayarak, “Kurakçıl peyzaj sadece 3–5 bitki dikip yanına taş koymak değildir. Öncelikle yüzeylerin geçirgen olması, yağmur suyunun kanalizasyona değil toprağa dönmesi gerekir. Suyu geri dönüştüren sistemler kurmak, kente uyumlu bitkiyi doğru planlamalar ile dikmek şart” dedi. Bursa Çevre Düzeni Planı’na bu doğrultuda görüşler sunduklarını ve geçirgen yüzeyler ile suyun geri kazanımı konusunda özellikle hassasiyet gösterdiklerini ifade etti.

“DOĞRU TÜR DOĞRU YERDE KULLANILMALI”

Bitki seçimlerinde sık yapılan hatalara da değinen Çakır, iklim değişikliğinin bazı Akdeniz türlerinin Bursa’da yaşayabilmesini mümkün kıldığını ancak bunun otomatik olarak bu türlerin kullanılacağı anlamına gelmediğini söyleyerek, “Antalya’da yetişen bir türün Bursa’da da yaşayabileceğini düşünmek cazip geliyor fakat doğru türün doğru yerde kullanılması kurakçıl peyzajın temel ilkelerinden biridir. Önemli olan, kentimizin ekolojik yapısına uygun, sürdürülebilir ve uzun vadede bakım yükü düşük çözümler üretebilmektir” diye konuştu.

“ÇİM KULLANIMI KONTROLLÜ ŞEKİLDE AZALTILMALI”

Çim alanlara yönelik uygulama önerilerini de paylaşan Çakır, Bursa’nın su bütçesi üzerindeki baskı nedeniyle çim kullanımının kontrollü biçimde azaltılması gerektiğini belirterek, “Çim alanları azaltırken çeşitliliği artırabiliriz. Su kullanımını azaltmak ve yüzeysel akışı düşürmek için yer altı sularını besleyen, doğal dokuya uyumlu bitkilerin kullanımını yaygınlaştırmamız gerekiyor. Böylece hem kent ekolojisini koruruz hem de suyu daha verimli kullanırız” dedi. Çakır ayrıca, kurakçıl peyzaj kapsamında yeni çim türleri, karışımlar ve su tasarruflu bitki çözümleri üzerine yapılan Ar-Ge çalışmalarının umut verdiğini ifade etti.

“HENÜZ BAŞLANGIÇ AŞAMASINDAYIZ”

Kararnamenin yalnızca kamusal açık ve yeşil alanlarla sınırlı kalmaması gerektiğini de söyleyen Çakır, sanayi bölgeleri, geniş parsel içi peyzajlar ve özel mülkiyet alanlarının da bu dönüşüme dahil edilmesi gerektiğinin önemine dikkat çekti. Belediyelerin bu konuda çeşitli çalışmalar yürüttüğünü belirterek, “Sürecin henüz başlangıç aşamasındayız; ancak kurumlar arası iş birliği ve mesleki uzmanlığın sürece entegre edilmesiyle önümüzdeki dönemde çok daha somut ve olumlu sonuçlar göreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

KURAKÇILIK PEYZAJ VE SU YÖNETİMİ PANELİ 10 ARALIK’TA

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şubesi 4. Dönem Yönetim Kurulu olarak kurakçıl peyzaj ve su yönetimi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla bir panel düzenlediklerini hatırlatan Çakır, panelin ana temasının “Kurakçıl Peyzaj ve Su Yönetimi” olduğunu belirtti. Panelin, 10 Aralık Çarşamba günü saat 13.00–17.00 arasında Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) ortak salonda gerçekleştirileceğini açıkladı. Bursa Teknik Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nden akademisyenlerin yer alacağı panelde uygulama örnekleri, politika önerileri ve yerel çözümler tartışılacak. Çakır, herkesi panele davet ederek konunun yalnızca meslek erbabının değil tüm kent bileşenlerinin ortak gündemi olması gerektiğini vurguladı.

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X