Eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyesi Ahmet Kaya, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesince Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmaya sanık Kaya, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Duruşmada Kaya’nın avukatı hazır bulundu.
Duruşmada, Türkiye Adalet Akademisi müdür yardımcılığı ve müdürlüğü görevlerinde de bulunan ve örgütün şifreli haberleşme ağı ByLock kullandığı belirlenen Kaya ile avukatı esas hakkındaki savunmalarını yaptı.
Suçlamaları reddeden Ahmet Kaya, beraatine ve tahliyesine karar verilmesini istedi.
Karar
Esas hakkındaki savunmaların tamamlanmasının ardından duruşmaya ara verildi. Aranın ardından Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi heyetinin oy birliğiyle aldığı karar, heyete başkanlık eden Daire Üyesi Fevzi Yıldırım tarafından açıklandı.
Sanığın “silahlı terör örgütü FETÖ/PDY’ye üye olmak” suçunun sabit olduğu belirtilen karara göre, Kaya’ya “FETÖ üyeliği” suçundan, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 314/2’nci maddesi gereğince alt sınırdan uzaklaşılarak 9 yıl hapis cezası verildi.
Terör suçlarında cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5/1 maddeleri uyarınca sanığa verilen ceza artırılarak 13 yıl 6 aya çıkarıldı.
Sanığın cezası, duruşmalardaki iyi hali nedeniyle TCK’nin 62’nci maddesi uygulanarak 12 yıla indirildi. Heyet, sanık Ahmet Kaya’nın tutukluluk halinin devamına hükmetti.
Karara karşı temyiz yoluna başvurulabiliyor. Temyiz istemini, Yargıtay Ceza Genel Kurulu görüşecek.
Suçlamalar
Esas hakkındaki mütalaada, ByLock kullanıcısı sanık Ahmet Kaya’nın, HSYK üyesi olarak görev yaptığı dönemde aralarında Ergenekon ve Balyoz davalarına bakan hakim ve savcıların da bulunduğu kişilerle ilgili “soruşturma izni verilmemesi” yönünde oy kullandığı kaydedilmişti.
Kaya’nın firari eski savcı Zekeriya Öz ile FETÖ’den yargılanan eski savcı Sadrettin Sarıkaya’yla ilgili de “soruşturma izni verilmemesi” için oy kullandığı vurgulanan mütalaada, sanığın, Türkiye Adalet Akademisinde müdür ve müdür yardımcılığı yaptığı dönemde hakim adaylarının eğitim süresi sonunda girdikleri sınavda çıkacak soruları örgüt üyelerine dağıttığı ifade edilmişti.
AA