Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın 7 Ekim sabahı “Aksa Tufanı” adıyla kapsamlı saldırı başlatmasının ardından İsrail’in Gazze’ye saldırıları 25. gününde sürüyor.
Bölgedeki çatışmalar şiddetlenirken; İsrail, Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na hava saldırısı düzenledi.
Gazze İçişleri Bakanlığı, kampa 6 bomba düştüğünü açıkladı.
Bakanlık, saldırıda ilk belirlemelere göre 100 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu.
Bombardımanda 150 kişinin de yaralandığı bildirildi.
Gazze’nin kuzeyinde yer alan Cibaliye Mülteci Kampı’ndaki can kaybı sayısının artmasından endişe ediliyor.
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, “İsrail’in saldırılarında ölenlerin sayısı son 24 saatte 219 artarak 8 bin 525 oldu. Ölenlerin 3 bin 542’si çocuk, 2 bin 187’si kadın.” açıklamasını yaptı.
Gazze İçişleri Bakanlığı Sözcüsü İyad el-Bezm Gazze’nin doğusundaki Salahaddin Caddesi’nde olduğunu ve Er-Raşid Caddesi’ne doğru ilerlemeye çalıştığını söyledi.
İsrail ordusu, kara birliklerinin abluka altındaki Gazze Şeridi’nin iç kesimlerinde, Filistinli gruplarla “şiddetli çatışmalara” girdiğini bildirdi.
Söz konusu çatışmaların Gazze Şeridi’nin hangi bölgesinde yaşandığına ilişkin ise bilgi verilmedi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ateşkes çağrılarına ABD’deki 11 Eylül saldırılarını hatırlatarak yanıt verdi.
Netanyahu, “ABD, 11 Eylül’den sonra ateşkesi nasıl kabul etmediyse İsrail de 7 Ekim saldırısından sonra ateşkesi kabul etmeyecektir.” dedi.
“Tek bir sivilin ölmesi gerekmiyor” diyen İsrail Başbakanı, Hamas’ın sivillerin güneydeki güvenli bölgeye gitmelerine izin vermediklerini öne sürdü.
Netanyahu, “İstifa etmeyi düşünmüyorum, Hamas’ı ortadan kaldıracağım” ifadelerini kullandı.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby de “Ateşkes Hamas’ın işine yarar” açıklamasını yineledi.
Kirby, ABD’nin, ateşkes yerine Gazze’de şiddetten kaçmak isteyen sivillerin tahliyesine ve insani yardımların bölgeye ulaştırılmasını kolaylaştırmaya yönelik “geçici insani duraklamalara” sıcak baktığını kaydetti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Gazze’deki sivil kayıplar için “Korkunç olayların hiçbir haklı gerekçesi olamaz” dedi.
İsrail’in saldırılarıysa devam etti. Gazze’de Türk Kızılayının inşasına destek olduğu Filistin Kızılayı’na ait insani yardım deposu da İsrail bombardımanlarının hedefi oldu. Saldırıda depo kullanılamaz hale geldi.
Türkiye’nin yardımlarıyla yapılan Türk-Filistin dostluk kanser hastanesi de hedefler arasındaydı. Saldıya Türkiye’den sert tepki geldi.
Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Gazze’deki Türk-Filistin Dostluk Hastanesi’ne yaptığı saldırıyı kınadı. Bakanlığın açıklamasında, “Gazze’deki Filistin halkını en temel haklarından mahrum bırakmayı amaçlayan kuşatma ve bu insanlık dışı saldırılar, uluslararası hukuku açıkça ihlal etmektedir.” ifadelerine yer verildi.
Lübnan’da Hizbullah’a ait hedefler de İsrail tarafından vuruldu. Ordu, o anlara ait olduğu öne sürülen görüntüleri yayınladı.
Birleşmiş Milletler Çocukları Koruma fonu UNICEF, Gazze’de temiz su tedarik kaynağının yüzde 55’inin zarar gördüğünü duyurdu. Bir su arıtma tesisinin de yüzde 5 kapasiteyle çalıştığı aktarıldı.
Birleşmiş Milletler Filistin Mülteci Ajans da Gazze’de olanların toplu cezalandırma olduğunu kaydetti. Ayrıca iletişim hatlarındaki kesintinin sivil düzenin sağlanmasını güçleştirdiği belirtildi.
Birleşmiş Milletler (BM), Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, Gazze’deki İsrail saldırılarında son üç haftada öldürülenlerin yüzde 70’inin çocuklardan ve kadınlardan oluştuğunu belirtti.
İsrail hükümetine bağlı İstihbarat Bakanlığı’nın Gazze Şeridi’ndeki 2,3 milyon kişinin, Mısır’ın büyük bölümü çöl olan Sina Yarımadası’na nakledilmesini öngören bir savaş önerisi hazırladığı ortaya çıktı.
Bakanlığın 13 Ekim tarihli onaylı belgesinde, Gazze’deki sivillerin Mısır’a zorla göç ettirilmesinin “olumlu ve uzun vadeli stratejik sonuçlar doğuracağını” öne sürdü.