Halep’ten Bursa’ya kokunun izinde

1986 yılında Halep’te doğan Mahmud Alşi dört yıldır Bursa’da yaşıyor. Kendisine Çarşamba’da bir parfüm dükkanı açan Alşi’nin Suriye’de yaşadığı yıllarda ağabeyinden öğrendiği kokuların dili, artık birbirinden farklı esanslarla Bursa’dan müşterilerine ulaşıyor.

Halep’ten Bursa’ya kokunun izinde

GÜLİNAY SELÇUK

Savaşın Ortadoğu coğrafyasında yarattığı yıkım; haberlere, dergilere, kitaplara konu olmaya devam ederken kaosun gölgesinde yaşayan milyonlarca insandan sadece biri Mahmud Alşi. 1986 yılında Suriye’nin Halep kentinde doğan Alşi bir parfüm uzmanı. Mesleğinin inceliklerini kendisiyle aynı işi yapan ağabeyinden öğrenen Alşi bildiği işi icra etmeye devam etse de artık Bursa’da ve kültürünü, ailesini, dostlarını geride bırakarak adım attığı Türkiye’ye uyum sağlamaya çalışıyor.

Mahmud Alşi 2016 yılının sonlarına doğru Türkiye’ye geldi. Son ana kadar Halep’i bırakmak istemese de herkesin silahlanması, mahallelerin uçaklar tarafından bombalanması, sürecin sonunu gözler önüne serdiği için eşiyle birlikte akrabalarının yanına (ki onlar aylar önce Bursa’ya yerleşmişti) Bursa’ya gelmek zorunda kaldı. Yeğeni ve röportaj sırasında Mahmud’un Türkçe aktarmadıklarını Türkçe’ye çeviren Yasin ‘İçimizde hep bir umut vardı; ‘Bir çözüm bulunacak, barış olacak…’ diyorduk. Ama şimdi o umut yok…’ diyerek tarihe yön veren süreci özetledi. Şu an Beşar Esad’ın kontrolüne geçen Halep’te muhalif tarafta yer aldıkları için artık geri dönme ya da yaşama şansları kalmadığını söyleyen Yasin, Mahmud’un, Halep rejim güçleri tarafından kuşatıldıktan sonra eşi ile birlikte Bursa’ya geldiğini ifade etti.

SİVİLLERİN GÖZÜNDEN…

Suriye’de savaş başlamadan önce yani 2007-2011 yılları arasında Türkiye ile Suriye arasındaki ticari ve diplomatik ilişkilere dikkat çeken Mahmud Alşi, ona göre her şeyin başlangıcı olarak tanımladığı Arap Baharı’nı hatırlatarak başladı konuşmasına. İlk olarak ülkesinin Ürdün sınırındaki Dera kentinde başlayan protestoların, Dera’dan diğer kentlere yayıldığını ifade etti. İşlerinde ona yardım eden yeğeni Yasin, Mahmud’un anlatamadıklarını şöyle özetledi: ‘Bize göre protestolarda insan hakları savunuldu ama hükümetimiz çok sert tepki verdi. Protestocular arasından bazıları idam edildi. Belki de Suriye’den Türkiye’ye göçün fitilini ateşleyen bir süreçti bu. Tüm Ortadoğu ülkelerinde olduğu gibi, diktatörlük ve yolsuzluk bence halkı sokağa itti. Suriye’de muhalefet yok. Ama protestolar hükümete muhalefetti. Yanıt çok ağır oldu, silahlar kullanıldı, kan döküldü ve her şey değişti.’

SURİYE ARTIK NASIL BİR ÜLKE?

Mahmud Alşi ülkesi için iyimser bir tablo çizmeye çabalasa da Suriye’nin kaderini diğer Arap ülkelerinden ayırmakta çok zorlandı ve şunları söyledi: ‘Arap dünyası hep aynı, hatalı adımların sonuçları bir şekilde hep halka patlıyor. Halk dayanıyor dayanıyor dayanıyor ama her şey sonunda yine de halka patlıyor.’

HALEP’TEKİ SON DURUM…

Yasin, Halep’teki durumu ise şöyle özetledi: “Savaştan sonra Halep ikiye bölündü, rejim yanlıları ve muhalifler olmak üzere, her şey iki parçaya ayrıldı. Esad’ın bölgeleri zengin halkın oturduğu, merkezi ve gelişmiş bölgeler. Muhaliflerin olan bölgeler ise sürekli bombalandığı için harabeye döndü. Her şey sıfırlandı neredeyse. Şimdi Esad oraları da aldı ama orada bir şey yapamazlar çünkü gücü yok. Bölgenin toparlanması için, yeniden inşa edilmesi için paraya ihtiyaç var. O da zaten yok.”

13 YILLIK PARFÜM SERÜVENİ

Doğu coğrafyasına doğru gidildikçe nasıl mutfaklarımızdaki lezzetler değişiyorsa kokular da değişiyor. Kızartmalar, tütsülenen kırmızı etli yemekler ve rengarenk baharatlar sofralarda arttıkça insanların tercih ettikleri parfümler de giderek yoğunlaşıyor… İşte bu nedenledir ki Ortadoğu’da ve elbette Suriye’de farklı bir parfüm kültürü, hatta tutkusu var. Osmangazi ilçesinin Suriyeli nüfusu yoğun olan İntizam, Ahmet Paşa, Altıparmak, Çırpan ve Hocahasan gibi mahallelerinde de sanki aynı gelenek yaşatılırcasına neredeyse her sokakta bir parfüm dükkanı dikkat çekiyor. Mahmud Alşi Halep’in en işlek caddelerinden birinde parfüm satarken, savaşın yarattığı baskıya daha fazla dayanamayarak Türkiye’ye doğru yola çıktığında, çantasında dükkanındaki tüm ürünler vardı. Yani her şeyi Bursa’ya getirdi. Parfümlerin de bir modası olduğunu anlatan Alşi’nin dükkanındaki ürünlerin yüzde 40’ı yıllar önce Halep’te sattığı esansların tıpa tıp aynısı. Geri kalanların ise modaya ayak uydurarak değiştiğini söyleyen Mahmud Alşi her şeyi Halep’teyken ağabeyinden öğrenmiş. Mahmud Türkiye’ye gelmeden önce ise Halep’teki esans toptancıları dükkanlarını kapatarak İstanbul’da mağazalar açmaya başlamış. Ürünler hala İstanbul’dan, şişeler Çin’den, esanslar ise Avrupa ülkelerinden geliyor.

Mahmud’un annesi İdlib’de, kardeşleri İdlib-Türkiye sınırındaki ilçelerde ikamet ediyor. Şimdilik internet üzerinden görüntülü iletişime devam eden ailenin Suriye’deki bireyleri Türkiye’ye hiç gelmedi, Mahmud ise 2016’dan bu yana Halep’e hiç gitmedi. Mahmud Alşi hayatının bundan sonraki döneminde iki şeyi çok istiyor; iyi derecede Türkçe konuşmak ve Türk vatandaşı olmak…

HABERİ PAYLAŞ
ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X