TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Nimetullah Erdoğmuş başkanlığında toplandı. Genel Kurul’da gündem dışı konuşmaların ardından söz alan grup başkanvekilleri İstanbul’da meydana gelen terör saldırısını kınadı.
‘HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜ TÜRK MİLLETİNDEN BÜYÜK DEĞİLDİR’
İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, terör saldırısını kınayarak ve terörle ilgili söylemler konusunda uyarıda bulunarak başladığı konuşmasında, “Terörle mücadelenin kuralları vardır. Terör eylemini gerçekleştiren örgütlerin reklamını yapmaya varacak söylemlerden azami ölçüde uzak durulmalıdır. Milli birliğimize ve vatan bütünlüğümüze, büyük milletimizin hürriyet ve istiklaline kasteden eylemlerin sorumluları kimler olursa olsun, ister PKK/PYD ister IŞİD ve DEAŞ ya da başka melun örgütler ve onların türevleri topyekün hepsini şiddet ve nefretle kınıyorum. Ayrıca, bu hain örgütlerin arkasındaki müttefik görüntülü düşman devletleri ve unsurları da telin ediyorum. Hiçbir örgüt Türk milletinden büyük, Türkiye Cumhuriyeti devletinden güçlü değildir. Dost düşman hemen herkes bu gerçeği görmeli, haddini de bilmelidir” ifadelerini kullandı.
‘SOSYAL MEDYADA DEVLETİMİZE KARŞI ALÇAK BİR ŞEKİLDE ÇEŞİTLİ İMALARDA BULUNMUŞLARDIR’
MHP Grup Başkanvekili Muhammet Levent Bülbül de, İstanbul’da meydana gelen terör saldırısını kınadı. Bülbül, güvenlik güçlerinin 24 saat içerisinde bombalı saldırıyı yapan teröristin sağ olarak ele geçirmesinin ardından; teröristin, sorgusunda saldırı talimatının PKK/PYD terör örgütü tarafından verildiğini itiraf ettiğini hatırlatarak saldırı sonrası sosyal medyada yazılanlara dikkat çekti. Bülbül konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bu alçak terör saldırısının hemen ardından özellikle sosyal medyada türlü tezviratlar ve beşinci kol faaliyetleri yürütülmeye başlanmıştır. Yakın zamanda devletimize karşı kimyasal silah kullanma iftirasında bulunan mahfiller bu kez de bombalı terör saldırısından medet umarcasına devletimize karşı alçak bir şekilde çeşitli imalarda bulunmuşlardır. Terör saldırısı 85 milyon insanımıza yapılmış, aziz milletimizi ve devletimizi hedef almıştır. Birlik, beraberlik mesajı vermek yerine bu alçak saldırıyı iktidarla ve devletimizle ilişkilendirmeye çalışanlar terör ve terörizme can suyu veren terörden medet umanlardır. Saldırıyı yapan teröristin ve diğer teröristlerin açık itiraflarına rağmen saldırı anından itibaren sosyal mecralarda ‘PKK/YPG seçim öncesi saldırı yapmaz.’ ‘Terörist Kürt değil, Arap, o zaman PKK/YPG’li olamaz.’ ‘Terörist kaçmak yerine neden eve saklandı?’ ‘Bu kadar çabuk nasıl yakalandı?’ şeklindeki FETÖ ve PKK iftiralarıyla bu terör örgütleri kendilerini neredeyse mağdur ilan etmekte, Türkiye Cumhuriyeti devletini ise fail olarak göstermeye çalışmaktadırlar. Bu alçak ve kalleş propagandaya, Türkiye’den başka muhatap olan bir ülke yoktur.”
‘BURADA HEDEF ALINAN TÜRK DEVLETİ’
Türkiye’de asıl acı olanın, muhalefet etmek adına bu iftiraların ardına takılanların olduğunu kaydeden Bülbül, “Türkiye’de siyasi olarak muhalif olmak başka, terör örgütlerinin kara propagandasına alet olmak başkadır. Burada hedef alınan Türk devleti, yok edilmek istenen Türk milletinin birlikte yaşama iradesidir” değerlendirmesinde bulundu.
HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç da, terör saldırısından büyük acı ve üzüntü duyduklarını dile getirdi.
‘TÜRKİYE’DE BİR EVLADIMIZIN CANI YANIYORSA TÜRKİYE’NİN CANI YANIYOR DEMEKTİR’
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, terör saldırısını şiddetle kınadıklarını belirterek, “Türkiye’de bir evladımızın canı yanıyorsa Türkiye’nin canı yanıyor demektir. Türkiye’de biz bir evladımızı kaybettiysek aslında herkes kendi ailesinden bir kişiyi kaybetmiştir. İçimizi yakan bu olaylarla ilgili ağzımızdan çıkan sözlere dikkat etmeliyiz. Hele ki devlet makamında bu konuyla ilgili yerlerde olan insanlar sözlerinin nereye gittiğini bilmek zorundadırlar” dedi. CHP’li Özkoç konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu gerçekten böylesine vahim bir olayla ilgili, terörün kimden geldiği, nasıl geldiği lanetlenmesi gereken bir olayla ilgili ‘Biz bu olayda mahcubuz.’ diyen bir İçişleri Bakanı varsa bir İçişleri Bakanına söylenecek tek bir söz vardır: İçişleri bakanları mahcup olmazlar, İçişleri bakanları gereğini yaparlar, gereğini yapamıyorlarsa da o koltukta oturmazlar. Senin mahcubiyetin eğer bu ülkenin evlatlarının canıyla ödeniyorsa o zaman senin mahcubiyetinin bizim nezdimizde hiçbir karşılığı ve değeri yoktur. Bütün terör örgütlerini lanetliyoruz. Türkiye güçlü bir ülke, istihbaratı güçlü bir ülke, Emniyet teşkilatı güçlü bir ülke. Biz Emniyet teşkilatımıza güveniyoruz, ülkemizin istihbaratına güveniyoruz fakat güvenmediğimiz kişi, onların koordinasyonunun başında olan İçişleri Bakanı’nın tam da kendisidir.”
‘TERÖR, TÜM İNSANLIĞIN ORTAK DÜŞMANIDIR’
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan da söz alarak, İstanbul’da meydana gelen terör saldırısını kınadı. Turan, “Devletimiz tüm birimleriyle yoğun çalışmasıyla PKK-PYD terör örgütünün yapmış olduğu bu menfur terörist saldırıyı, iş birlikçilerini, teröristi yakalama imkanı buldular. Terörün, tüm insanlığın ortak düşmanı olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Türkiye, tüm dünyaya örnek terörle mücadele sürecine kaldığı yerden daha yoğun devam edecektir” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, Genel Kurul’da söz alan grup başkanvekilleri, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletinin kuruluşunun 39’uncu yıl dönümü nedeniyle tebrik mesajlarını dile getirdiler. Konuşmaların ardından, muhalefet partilerin grup önerilerine geçildi.
MUHALEFETİN GRUP ÖNERİLERİ REDDEDİLDİ
İYİ Parti’nin öğrencilerin sağlıklı ve dengeli beslenmeleri, HDP’nin terör saldırısı sonrası BTK’nın bant daraltma kararı ve CHP’nin diyabet konulu grup önerileri görüşülerek reddedildi.
DHA