Gürsu ilçesinde, doğayla iç içe, çocukların tüm gelişim alanlarını kapsayan bir eğitim yaklaşımıyla faaliyet gösteren Ekol Koleji, butik okul yapısıyla büyük ilgi görüyor. Anaokulu, ilkokul ve ortaokul düzeyinde toplam 350 öğrenciye eğitim veren kurum, öğrenci başına düşen ilgi oranını ve gelişim takibini en üst düzeye çıkararak, başarıyı bireysel farkındalıkla birleştiriyor.

20 dönümlük kampüsünde sadece sınıf ortamıyla değil, biyolojik çeşitlilik, permakültür bahçeleri, hayvan dostları, kamp alanları ve doğa temelli öğrenme alanlarıyla çocuklara “yaşamı öğrenme” fırsatı sunan okulun Genel Müdürü Türkan Taşçı, vizyonlarını ve başarıya giden yolu tüm yönleriyle anlattı.

“TÜRKİYE İLK OLABİLİRİZ”

Taşçı, “Okulumuz anaokulu, ilkokul ve ortaokuldan oluşan bir yapıdadır. Toplamda 350 kişiye hitap eden bir kolejiz. Bu da eğitimdeki başarıyı artıran en önemli faktörlerden biri. Erikli bölgesinde de bir anaokulumuz var. Burada çocuğun bütüncül gelişimine odaklanan bir yapı kuruldu. Yani çocuk sadece akademik başarı değil, onun sosyal ve sanatsal gelişimini destekleyen bir kampüs yarattık. Belki de Türkiye’de ilk olan bir okuluz diyebiliriz” dedi.

“BİR EKOSİSTEM OLUŞTURDUK”

20 dönümlük bir arazide Ekol Koleji’ni kurduklarını dile getiren Taşçı, “Çocuğun sosyal gelişimini destekleyen çok farklı alanlar oluşturduk. Okulda biyoçeşitlilik çok fazla. Hayvanlarımız ve sayısız bitkimiz, aynı zamanda arka tarafta ata tohumlarıyla permakültür çalışmaları yaptığımız bir bahçemiz var. Kompos alanlarımız, yağmur suyu biriktirme sistemlerimiz var. Burada çocukları hayata hazırlıyoruz. Çocuklar gündelik yaşamda sadece okula gelmekle kalmayıp, yedikleri içtikleri şeylerin nereye gittiğini de öğreniyor. Kendi kendine yetebilen bir ekosistem oluşturduk” diye konuştu.

“ÖĞRENCİLERLE BİREBİR İLGİLENİYORUZ”

Taşçı sözlerinin devamında LGS birincisi olan Bilge’nin de başarısına değinerek, “Bilge bizim ilkokuldan beri öğrencimizdi. Çok başarılıydı. Biz de çok gururluyuz. Bölgede bizim de adımızı tanıttı. Bizim dershaneden gelen bir yapımız olması sebebiyle özellikle ortaokul düzeyinde çok iyiyiz. Öğrencilerimizin eksiklerini tespit edip takip eden bir okuluz. Etütlerde eksiklerini tamamlayıp kendilerini geliştirmelerine yardımcı olabiliyoruz. Küçük bir okul oluşumuzun avantajı çok fazla. Öğrencilerimizle birebir ilgilenebiliyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÇOCUKLAR İÇİN HAZIRLANMIŞ ÖZEL ALANLAR VAR”

Anne ve babaların neden bu okulu seçtiklerini de anlatan Taşçı, “Biz aslında anne-babalar ve çocuklar okula ilk adım attığında, kalbinin burada attığını hissediyoruz. Anne babalar okula girdiklerinde bir gözlem yapıyorlar. Eğitimcilerin, çalışanların mutlu olduğunu görüyorlar. Çalışanlar mutluysa çocukların da mutlu olduğunu biliyorlar. Çocuklar için hazırlanmış özel alanlar var. Her çocuk kendini bir yerde bulabiliyor. Burada olması gerektiğine inanıyor. İçeri girip bizden bilgi alma aşamasına geldiklerinde, yol alma noktasında benimle birlikte ilerliyorlar” dedi.

“HAYAT BOYUNCA SINAVLAR HEP DEVAM EDECEK”

2025-2026 eğitim döneminedeki hedeflerinden bahseden Taşçı şunları söyledi: “Şimdiye kadar olduğu gibi, Bilge’nin LGS birinciliğinden sonra daha fazla başarı elde etmek istiyoruz. Aynı sınav takip sistemimiz devam edecek. Kampüste daha fazla ne yapabiliriz diye çalışıyoruz. Daha fazla öğrencinin başarıya ulaşması ve onların daha mutlu olması için çalışmaya devam edeceğiz.

Sınav sadece birinci olmak demek değil. Sınav, çocukların kendilerinin en iyi yanlarını ortaya koymasıdır. Hayat boyunca sınavlar hep devam edecek. Biz, öğrencilerin bu sınavlarda başarılarını en üst seviyeye çıkarabilecekleri bir sistem kurduk. Çocuklarımıza, kendilerini keşfettikleri ve geliştirdikleri bir gelecek diliyorum.”