Gündeme önce Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesiyle geldi. Diyarbakır’ın aynı zamanda tarihi kent merkezi olan merkez ilçesi Sur, bu olay sonrası gündemden hiç düşmedi.
Dahası…
Evden eve geçilebilen dar sokaklar, evlerin altındaki tarihi dehlizler ve kurulan tuzaklarla güvenlik güçlerinin mücadelesi haftalarca sürdü.
Bugün bile Sur’un bazı mahalleleri yasak bölge kapsamında ve güvenlik kuvvetlerinin kontrolü altında.
İşte…
Bu bölgenin dün Bursa’dan giden konukları vardı.
AK Parti Nilüfer Gençlik Kolu Başkanı Gökhan Dinçer ve yönetiminden 6 arkadaşı, aldıkları karar gereği AK Parti Sur Gençlik Kolu ile kardeş teşkilat olmak üzere Diyarbakır’a gittiler.
Hem Nilüfer-Sur gençlik kolu kardeşliği anlaşması yaptılar ve arkadaşlarına moral verip destek oldular, hem de yasak bölgeler dahil Sur sokaklarına girip çatışmaların izlerini bizzat yaşadılar.
Güvenlik güçleriyle de moral görüşmeleri yaptılar.
Dönüş yolunda…
AK Parti Nilüfer Gençlik Kolu Başkanı Gökhan Dinçer’e izlenimlerini sorduk. Öncelikle “çatışmaların yaşandığı dar sokaklarda harabeye dönmüş binaları dolaşırken çok etkilendiklerini” ifade etti.
Ardından…
“Bizim Diyarbakır’a gidiş nedenimiz, AK Parti Sur İlçe Gençlik Kolu ile kardeşlik köprüsü kurmak ve gençlik teşkilatımıza destek olmaktı. Bu köprüyü kurduk O bakımdan çok verimli bir ziyaret oldu” dedi ve halkla görüşmelerden edindiği izlenimleri şöyle aktardı:
“Halkla görüşmelerimizde bize HDP’nin içyüzünü gördüklerini anlattılar. Sur’dan HDP’ye yüzde 80 oy çıkmasına karşın hendeklerin buraya kazılmasına tepki gösterdiler.”
Şunu özellikle vurguladı:
“Gördüğümüz kadarıyla halk, PKK’nın yaptıklarının siyasi faturasını HDP’ye çıkarmış.”
Bu noktada…
Halkın HDP ve PKK’ya desteği kestiğini kaydeden Dinçer şuna dikkat çekti:
“Geçen yıl Abdullah Öcalan’ın yakalanışının yıldönümünde 10 bin kişiyle gösteri yapılmış. Bu yılki eyleme 500 kişi katıldığını bize söylediler.”
Sonra da…
Sur’dan getirdiği mesajı aktardı:
“Halk barış istiyor. Güvenlik güçlerimize inanıyor ve korunduklarını biliyorlar. Batıda yaşayanlara da kendilerini ötekileştirmemeleri çağrısı yapıyorlar ve beraberlik içinde yaşamak istediklerini söylüyorlar.”
Sinan Oğan cumartesi günü Bursa’da
MHP’de gözler Ankara Sulh Hukuk Mahkemesi’nin vereceği kararda., Çünkü, toplanan imzalar gereği tüzük kurultayı yapılıp yapılmayacağına mahkeme karar verecek.
Bu süreçte…
Kurultay çalışması yapan 3 adaydan biri olan Sinan Oğan cumartesi günü Bursa’ya gelecek. Doburca’daki Ganita Restoran’da gazetecilerle kahvaltı yaparak Bursa programına başlayacak olan Oğan, kurultay delegeleriyle bir araya gelip görüşlerini almayı planlıyor.
Oğan, mahkemeye kayyum olarak Bursa delegesi Mehmet Bilgiç’i önermişti.
Yıldırım’a Kaymakam’dan “insan hakları” çağrısı var!
Yıldırım Kaymakamı Mehmet Aydın farklı görev anlayışı ve topluma yönelik sosyal projeleriyle dikkat çeken bir mülki yönetici.
Aydın’ın önem verdiği konulardan biri de insan hakları ihlalleri olarak karşımıza çıkıyor.
Nitekim…
Bu duyarlılıkla, siyasi partilerin de temsilci verdikleri Yıldırım İnsan Hakları Kurulu’nu da çalıştırıyor. Kurulda MHP Yıldırım İlçe’yi temsil eden Başkan Yardımcısı Emin Seymen’le sohbet ederken alınan bir kararı açıkladı:
“Kaymakamımız insan haklarını çok önemsiyor. O nedenle, Yıldırım’daki resmi kurumlarda insan haklarına aykırı davranışla karşılaşıldığında Kaymakamlık ya da kurul üyelerine başvurulmasını istedi.”
Biz de…
Yıldırım Kaymakamı Mehmet Aydın’a bu duyarlılığı nedeniyle teşekkür ediyor, örnek olmasını diliyoruz.
DSP’den iktidara çağrı: Ülkenin selameti için acil seçim!
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal kadrosunu kurarken, yıllardır Bursa’da partinin verdiği her görevi fedakârca üstlenen Murat Özbilge’yi Basın Yayın ve İletişimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak görevlendirdi.
Bu nedenle…
Özbilge’nin günleri artık Bursa dışında geçiyor. 17 günlük yurt gezisi dönüşü dün sohbet ederken, gündemimiz anayasa değişikliği oldu.
Murat Özbilge’nin yaklaşımı, aslında DSP’nin bakışı:
“İktidar sürekli ‘yeni anayasa’ kavramı kullanıyor. Bir ihtilal ya da devlette sonlanma mı oldu da yeni deniyor? Oysa bu, anayasa değişikliği.”
Şunu ekledi:
“Darbe anayasası da doğru değil. Anayasanın pek çok maddesi süreçte değişti. Yalnızca DSP iktidarında 32 madde değişti. Darbe anayasası değil, ama hak ve özgürlükler düzenlemesi yapılabilir.”
Ardından…
İlk 4 maddenin değiştirilmesinin teklif bile edilemeyeceğini anımsatıp, üzerinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yazan anayasadan Türklük kelimesinin çıkarılamayacağını vurguladı.
Sonra da…
Hazırlıkları “tek kişiye yönlendirme” olarak yorumlayıp şu çağrıyı yaptı:
“Gördüğüm şu: Meclis’teki iktidar ve muhalefet partilerinin Türkiye’ye ilişkin dertleri yok, hepsi kendi dertleriyle uğraşıyor. Onun için, buradan çağrı yapıyorum. Seçim barajlarını hemen kaldırın ve acil seçime gidin.”