Tuhaf bir durum var ortada… Ulaştırma Bakanlığı’na ait büyük yatırımlar tamamen durdu.
Örneğin…
Bursa’nın yıllardır büyük bir özlemle beklediği hızlı tren yatırımı tümüyle durdu. Bırakın yeni bir şeyler yapılmasını, iki yıl önce açılan tüneller neredeyse çürümeye terk edildi.
Tünellerin biraz daha durması halinde, kullanılamayacağı ve yeniden tünel açmak gerekebileceği kaygısı yayılıyor.
Kaldı ki…
TCDD’de yönetim boşluğu var. Bunu da, tüneller açılırken toprak kayması nedeniyle çöken Çevre Yolu’nu tamir ihalesinin Yönetim Kurulu oluşmaması nedeniyle sonuçlandırılamamasından biliyoruz.
Yanı sıra…
Her yaz sezonu yeni yol projeleri başlatan Karayolları ilk kez bu sezonu yalnızca bakım-onarım çalışmalarıyla geçiriyor.
Üstelik bütün bunlar yalnızca Bursa’yı ilgilendirmiyor, genel bir sorun olarak karşımızda duruyor.
Merak ettik…
Ulaştırma Bakanlığı’nın büyük yatırımları neden tümüyle durdu? Neden yeni proje yapılmadığı gibi yürüyen büyük yatırımların durmasına göz yumuluyor?
Öyle ya…
AK Parti hükümetleri bugüne kadar hep Ulaştırma yatırımları ile övündü. Seçim meydanlarında yol ve hızlı tren yatırımlarını hem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hem Başbakan Ahmet Davutoğlu anlattı.
Gerçi…
İstanbul’daki 3. Köprü ve Bursa’dan geçecek Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu ile İzmit Körfez Köprüsü inşaatları devam ediyor, ama onlar dış kredi ile gerçekleştirilen konsorsiyum projeleri.
Merakımızı…
Ankara’da yaşayan ve gelişmeleri iyi bilen bir dostumuz giderdi:
“Başlayan ve gündemde olan Ulaştırma projeleri Binali Yıldırım zamanında yapılmıştı. Binali Bey geçen yıl İzmir Büyükşehir Adayı olunca, yerine Ulaştırma Bakanlığı’na gelen Lütfi Elvan kadroları değiştirdi.”
Yani…
“Yeni bakan kadroları değiştirince projelere ilgi kesildi. Seçim döneminde Lütfi Elvan’ın yerine Feridun Bilgin geldi, ama geçici olduğu için müdahale etmedi.”
Son noktayı koydu:
“Şimdi artık yeni hükümet ve yeni siyasi irade bekleniyor. Başlamış yatırımların kaderini de yeni hükümetin yeni bakanının ilgisi belirleyecek.”
Bütün bunları…
Adeta ağzımız bir karış açık dinledik. İki farklı parti peş peşe hükümete gelse bir yere kadar anlayabileceğiz, ama aynı hükümet devam ederken aynı partiden bakan değişmesi bu sonuçları getirebiliyor.
Yıllardır beklediği için acelesi olan Bursa’ya beklemek, Bursalılara da sinirle sabretmek düşüyor.
Koalisyon bekleyişi partilere çok yaradı, tansiyon düştü!
Seçimin üzerinden 31 gün geçti. Ama yeni hükümeti hangi partilerin kuracağı henüz belli değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da hükümeti kurma görevini henüz kimseye vermedi.
Ankara’daysa, TBMM Başkanlık Divanı’nın bu hafta oluşması ve
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümeti kurma görevini AK Parti Genel Başkanı olarak Başbakan Ahmet Davutoğlu’na vermesi bekleniyor.
Başkanlık divanı oluştuğunda, hükümetin kurulması için Anayasa’nın tanıdığı 45 günlük süre de başlayacak.
Fakat…
Bu bekleyişin bir iyi tarafı oldu: Siyasi gerginlik ortadan kalktı. Seçim gecesi kırmızı çizgi ile başlayıp doruğa tırmanan siyasi gerilim artık hissedilmiyor.
Bir anlamda, koalisyon bekleyişinin siyasete yaradığını söylemek mümkün.
Bununla birlikte…
Seçim sonrası başlayan kapı arkası siyaseti kapsamındaki görüşmeler sırasında CHP temsilcilerinden AK Parti temsilcilerine “Bakanlık konusunda ısrarları olmadığı” mesajları gittiği Ankara’da konuşuluyor.
Bu da…
CHP ağırlıklı başlayan, MHP’ye dönen koalisyon arayışlarında yeni gelişme olarak kabul ediliyor.
Bir başka nokta da şu:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sık sık yaptığı “Hükümet kurulamazsa seçime gidilir” açıklamalarının da siyasi partilerin sivriliklerini törpülediği söylenebilir.
Başka çare kalmayınca seçim elbette kaçınılmaz, ama geçen yıl yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimi yaşamış, bu yıl da genel seçimden yeni çıkmış parti teşkilatları/örgütleri için yeniden seçim çok da kolay değil.
Kaldı ki…
En az 150 günlük bir kampanya sonunda 7 Haziran’da seçilen milletvekillerinin de daha sırtlarındaki ter kurumadı. Siyasi sıkıntı ve riskleri yanında, partiler anlaşamadığı için seçimin yenilenmesi başta ekonomi olmak üzere hiç akla gelmeyecek sorunlara da yol açabilir.
Fakat…
Seçimin yenilenmesi olasılığı, bugün için koalisyonla eşit.
Siyasetin iftar geleneğini DP sürdürüyor
Bir dönem siyasi partiler genel başkan katılımıyla teşkilat iftarı verirlerdi.
Önce genel başkanlar gelmez oldu. Öyle olunca geçen yıla kadar AK Parti, CHP ve MHP görkemli teşkilat iftarları düzenledi. Bu yıl AK Parti İl Başkanlığı terasına kurduğu yer soflarında yönetimleriyle değerlendirme yaparken, diğer partiler iftar düzenlemedi.
Siyasetin toplu iftar geleneğini ise Demokrat Parti sürdürüyor. 12 Temmuz Pazar akşamı, her zaman olduğu gibi Kültürpark’taki Özgen Çay Bahçesi’nde gerçekleşecek DP iftarına Genel Başkan Gültekin Uysal da katılacak.
Yeni döneme en hızlı başlangıç CHP milletvekillerinden
CHP bu dönem Bursa milletvekillerinin hepsini yeniledi ve Ankara’ya 5 yeni milletvekili gönderdi. Bu milletvekillerinin en büyük özelliğiyse yaş ortalamasının düşük olması.
Öyle bir tablo oluştu ki, öğrenciliğini bildiğimiz Dr. Ceyhun İrgil şu anda 5 milletvekili arasında en yaşlı durumunda.
Bu da…
CHP milletvekillerinin yeni döneme çok hızlı bir başlangıç yapmalarını getirdi. 5’i de her gün bir yerlerde kendi çıkışlarını sergiliyorlar. Ama bu çıkışları vatandaşın yanında kendini gösteriyor.
Dün baktık…
Erkan Aydın ulaşım zamlarıyla ilgili vatandaşla konuşuyor. Orhan Sarıbal tarımsal konularda ve yolsuzluklarla ilgili girişimler yapıyor.
Sadece onlar değil, CHP’nin 5 milletvekili de şu anda vatandaşın yanında ve çareleri olmak için koşuyor.
Bunlar güzel şeyler.