Derneğin… 15 yıllık geçmişi var. Küçük bir grupla, ama büyük hedeflerle yola çıktılar. Bugün küçükten yaşlıya toplumun her kesimine dokunabilen noktaya ulaştılar. Daha fazla kişiye dokunabilmek istiyorlar.
Gönüllü Hareketi Derneği’nin kurucusu ve başkanı Sertaç Şipka, kendilerine yükledikleri misyonu şöyle özetledi:
“İyi insanlar toplandık, iyiliği büyütmeye çalışıyoruz.”
Ziyarete…
Meslektaşımız ve Gönüllü Hareketi Koordinatörü Elif Görgün Kaplan’la birlikte gelen Şipka, geçen 15 yılın deneyimiyle yeni hedefleri açıklarken şunun üzerinde durdu:
“Hareketimizin esası gönüllülüğe dayanıyor. Her yaştan ve her kesimden gönüllümüz var. Gençler ve emekliler önemli bir kitle oluşturuyor. Fakat, gönüllü çalışmalarımızı daha da anlaşılabilir hale getirmek için daha çok gönüllüye ihtiyacımız var.”
Bu noktada…
Yeni katılacak gönüllülerin eğitim sonrası Gıda Bankası, Oyuncak Kütüphanesi, Engelsiz Kütüphane gibi alanlarda görev alabileceğini söyleyip şu bilgiyi verdi:
“En faal birimimiz Gıda Bankası. Özellikle pandemi sonrası ilgi arttı. Şu an 100’ün üzerinde gönüllü çalışıyor.
Ardından…
Bağışçı ve gönüllü sayısını arttırmak istediklerini vurgulayıp açıkladı:
“Nilüfer Belediyesi desteğiyle İhsaniye Caddesi’nde yeni dernek merkezi ve depomuz oldu. Çalışmalarımızı buradan yürütüyoruz.”
Yaptıklarını şöyle anlattı:
“Günlük gıda kurtarma operasyonu yapıyoruz. Son tüketim tarihi yaklaşan, ambalajı bozulan paketleri alıp günlük dağıtıyoruz. Kurumlardan erzak bağışları da geliyor.”
Şunun altını çizdi:
“Bağışçılarımız bir öğrenciye burs verir gibi Gıda Bankası aracılığıyla bir aileye destek için 500 lira veriyorlar. Sadece gıda değil, oyuncak yanında kitap ve bir çocuğun isteyebileceklerini de göz önüne alıyoruz.”
Açıkçası…
Ailelere gıda yardımı yaparken çocukları oyuncak, burs ve kitapla sevindirmek Gönüllü Hareketi için fark oluşturuyor.
Kızılay’dan Büyükorhan köyleri için aşevi
Kızılay’ı… Nerede afet olsa ilk yetişen özelliğiyle tanıyoruz. Fakat, Kızılay’ın merhamet eli afetlerin dışında da topluma uzanıyor, ihtiyaç sahiplerinin yanında oluyor.
Nitekim…
Dağ yöresi ilçelerinden Büyükorhan’ın Kuşlar Köyü’ne tam kapsamlı aşevi yaptı.
Kızılay Bursa İl Merkezi Başkanı Prof. Dr. Murat Tutanç tarafından açılışı yapılan aşevi, çevre köylerdeki ihtiyaç sahiplerine de hizmet verecek.
Yollara kasis içe sinmiyor, ama hız tutkunlarını engellemede tek çare
Yıllardır… Yol ve Ulaşım Uzmanı olarak görüşlerine önem verdiğimiz İnşaat Yüksek Mühendisi M. Tözün Bingöl bu dönem, ulaşım birimlerinin bağlandığı Büyükşehir Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev üstlendi.
Bu kapsamda…
Büyükşehir Belediyesi olarak trafik güvenliğini sağlamak için kasis yaptıklarını vurgulayan Bingöl önce şu bilgiyi verdi:
“Yaya geçitleri ve kasislerin üzerindeki boyaları her yıl en az bir kez yeniliyoruz. Ancak kısa zamanda görünürlük tekrar kayboluyor. Bu bile ciddi iş yükü.”
Ardından…
“Kasis uygulamasını hiç içime sindiremedim, milletimize yakıştıramadım” dedi ve şunu söyledi:
“Ülkemiz genelinde ilgili ilgisiz birçok yola kasis yapılıyor. Çünkü yaya geçitlerine, yol birleşimlerine, trafik ışıklarına, okul geçitlerine yaklaşırken hız kesmiyoruz.”
Sonra da…
“Hız tutkunlarını engelleyebilmenin maalesef başka yolu yok” dedi.
Alpagut Dilaverleri Mustafakemalpaşa’da çekilecek
Eski milletvekili… Fakat siyasetten önce başarılı öğretmen, üretken şair ve edebiyatçıydı. Yazdığı Çanakkale Destanı tiyatro oyunu sahnelendiği illerde büyük ilgi gördü.
Faruk Anbarcıoğlu kahramanlık temalarını işlediği 3 film senaryosuna imza attı.
Şimdi…
Senaryosunu Necati Kurnaz’la yazdığı Alpagut Dilaverleri’nde, orman yangınlarına inat ağaç dikmeyi anlatıyor.
Filmin çekimleri 20 Temmuz’da Mustafakemalpaşa’da başlıyor.
15 Temmuz’un şifresini Bursa’da o çözdü: Seyfullah Paşa unutulmaz
15 Temmuz’da… Halk kalkışmasıyla önlenen Fetö darbesinin şifrelerinin daha o gece Bursa’da çözüldüğü ve elde edilen listelerle Türkiye genelinde tutuklamaların başlaması da bu girişimin en önemli halkası.
O gece…
Darbecileri dövüp Bursa Garnizonu dışına atan dönemin Jandarma Bölge Komutanı olan Emekli Tümgeneral Seyfullah Saldık anlatmış, biz de 15 Temmuz 2017 günlü yazımızda aktarmıştık:
Paşa saat 23.25 civarı Nizamiye’ye ulaşıyor. JÖH timini bizzat yönetip kapıya yerleştiriyor.
Sonra da toplananlara 5 dakika kadar bağıra bağıra konuşma yapıyor:
“Sıkıyönetim emri gelmiş. Bu emir kanunsuzdur. Ben bu emri tanımıyorum. Vatanımın, milletimin emrindeyim. Yasal komutanınız benim. Kimse bu kanunsuz emre uymasın, büyük ihanet olur.”
Makamına doğru yürümeye başladığı sırada Nöbetçi Subayı olan bir Uzman Çavuş önüne dikilip “Sıkıyönetim Komuta’nın emri var. Odanıza gireceksiniz, başka bir yere girmeyeceksiniz” diyor.
Bu sözler Seyfullah Paşa’nın tepesini attırıyor:
“Ne sıkıyönetimi ulan? Ben bu emri tanımıyorum. Vatanıma ihanet etmem, Cumhurbaşkanımızın, Genelkurmay Başkanımızın emrindeyim” deyip tekme tokat dövüyor. Yere yuvarlanan Uzman Çavuş’u JÖH alıp götürüyor.
Tam o sırada…
Yani saat 23.40’ta karanlıkta dışarı çıkmakta olan Darbeci Albay Yurdakul Akkuş’u görüyor, içeri girdiğini zannedip “Sakın girme, hemen burayı terk et” diye bağırıp şunları söylüyor:
“Benim cesedimi çiğnemeden içeri giremezsin, ihanete müsaade etmem.”
Bağırmakla da yetinmiyor, karanlıkta yakaladığı Albay Akkuş’u yumrukluyor.
Sonrasında…
Valilik ve Cumhuriyet Başsavcılığı’nı harekete geçirerek sözde Sıkıyönetim Komutanı olan Darbeci Albay Yurdakul Akkuş’un yakalanmasını sağladı. Akkuş’un çantasından çıkan 81 ili sıkıyönetim atamaları listesiyle de darbenin şifreleri Bursa’da çözüldü.
Ne yazık ki…
Seyfullah Paşa o gece adı darbeciler listesine karıştırıldığı için önce açığa alındı, sonra da emekli edildi. Bu da darbeyi önleyen kahramana haksızlık oldu.
İzninizle…
Haftanın her günü… Bu sütunlarda buluşuyoruz. Yoğun bir seçim döneminin ardından, sıcakların iyice bastırdığı şu günlerde kısa bir mola veriyoruz.
15 gün sonra buluşmak dileğiyle, izninizle…