Şunu herkes biliyor: 7 Haziran 2015 tarihide yapılacak milletvekili genel seçimi, AK Parti açısından çok büyük önem taşıyor.
Zaten…
Seçim öncesi işte bu yenilenmenin gereği olarak kongreler yapılıyor. Bu kapsamda, Bursa’da ilçe kongreleri tamamlandı ve sıra 10 Ocak’ta Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun katılımıyla yapılacak il kongresine geldi.
Ne var ki…
Kongreye 10 gün kalmasına karşın, AK Parti’nin Bursa’da nasıl bir yapılanmayla halkın karşısına çıkacağı henüz belli değil.
Oysa…
Siyasi partilerde, kongreye beş kala denilen sürelerde yönetim kadrosu şekillenir. Hele AK Parti gibi gelenekleri olan ve kurallarını işleten partilerde yönetim yapılanması son güne bırakılmaz.
AK Parti’deki belirsizlik bu nedenle dikkat çekici.
Bilinenler ortada…
İl Başkanı Cemalettin Torun il başkanlığına devam etmek istiyor. AK Parti Genel Merkezi de buna soğuk değil.
Buna karşılık…
Torun’la ilgili kimi kişisel iddiaların Ankara’ya çok fazla taşındığı, Genel Merkez katlarının her gün hemen her saat bilgilendirme bombardımanı yaşadıkları da konuşuluyor.
Geçmişte…
Daha açık söylemek gerekirse, iletişimin gelişmediği 90’larda DSP’de faks trafiği yaşanıyordu. Her yerden Genel Merkez’e her saat faks yağıyordu. AK Parti ise bunu elektronik posta trafiği olarak yaşıyor.
Giden iletilerdeki iddiaları bilemeyiz, ama bazı Genel Merkez yöneticilerinin kafalarını karıştırdığı da söylenenler arasında.
Yanı sıra…
Torun bu göreve atanırken Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç arkasındaki en büyük destekti. Şimdiyse Arınç’ın eskisi gibi istekli bakmadığı izlenimi var. Yine, Torun’un birlikte yürüdüğü arkadaşlarıyla da eskisi kadar yakın olmadığı algısını da bu izlenime eklemek gerekiyor.
Gerçi…
2009 Mayıs kongresinde sabaha karşı evinden çağrılan Nagip Vardar’ın aday ilan edildiğini delege kongre salonunda öğrenmişti. Fakat bu tür sürprizler her zaman olmaz.
Yine de…
AK Parti kongresi için birinci aday konumunda Cemalettin Torun gözüküyor. Genel Merkez ise hem teşkilatları tanıyan, hem Bursa yapısını bilen, hem de ismi bilinen aday kriterinde üç kişilik alternatif hazırladı.
Listenin ilk sırasında da kamuoyunun bildiği deneyimli bir partili olduğu konuşuluyor.
Tabii, bütün bunlar bugün için tevatür ya da tahmin olmaktan öteye geçmiyor.
Vali bir açıklama yapmalı: Halk Sağlığı’nda neler oluyor?
Bursa Valisi Münir Karaloğlu’nun özellikleri itibariyle farklı bir vali olduğunu biliyoruz. Bu sütunların okurları, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği’nden geldiği için yerel yönetim mantığıyla hareket ettiği yorumlarımızı biliyorlar.
Bu kez…
Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’ne kurulmak istenen ve halkın karşı çıktığı termik santrala ÇED izni yolu açacak rapor konusunda işin içine çok fazla girdiği ortaya çıktı.
Tüm ayrıntılarını bu sütunlardan duyurduk… İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Resul Özbek imzalaması istenen rapora “halk sağlığı ve çevreye zarar vereceği” gerekçesiyle karşı çıkınca Vali ile görüş ayrılığı doğdu ve istifa etmek zorunda kaldı.
Yerine Vali Karaloğlu tarafından görevlendirmeyle vekaleten atanan Dr. İrfan Oğuz’un, tüm olumsuz görüşleri kaldırtıp “Önceki raporumuz sehven yazılmıştır, bizim açımızdan sakınca yoktur” notuyla yeni bir rapor hazırlatması da yaşananların boyutunu ortaya koyuyor.
Nitekim…
CHP Bursa Milletvekili İlhan Demiröz bu durumu dün Meclis gündemine taşırken 3 bakana soru önergesi verdi.
İlk önergeyi Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na veren Demiröz, hem Vali Karaloğlu’nun baskısı olup olmadığını öğrenmek istedi, hem de “ÇED raporuna olumsuz görüş bildirme olasılığı bulunan her kurumun yöneticisi istifaya zorlanacak mı?” diye sordu.
İkinci önergesinde Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’den “Bu gelişmelerden sonra Bursa İl Halk Sağlığı Müdürlüğü’nden çıkacak ÇED için olumlu raporun ne anlama geleceğini” öğrenmek istedi.
Üçüncü önergede ise İçişleri Bakanı Efgan Ala’ya şu soru dikkat çekiyor:
“Vali Münir Karaloğlu ile ilgili herhangi bir işlem yapılacak mı?”
Görüldüğü gibi…
Bursa’nın gündemi olmaktan çıkıp soru önergeleriyle hükümetin önüne gelen spekülatif konunun tam merkezinde Bursa Valisi Münir Karaloğlu var.
O bakımdan…
Vali Karaloğlu’nun gelişmelerle ilgili kamuoyuna bir açıklama yapması gerektiğini düşünüyoruz.
Demirtaş’ta nakil hattına acele kamulaştırma
Resmi Gazete’nin 26 Aralık 2014 tarihli sayısında yer alan Bakanlar Kurulu’nun bir acele kamulaştırma kararı, termik santral tartışmalarının yapıldığı bir süreçte Demirtaş’ta heyecana yol açtı.
Ancak…
Bakanlar Kurulu’nun acele kamulaştırma kararı kurulması planlanan termik santralla ilgili değil. Kısa adı TEİAŞ olan Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’nin Demirtaş ve Bursa organize sanayi bölgelerindeki trafolarını birleştirmek için gerekli iletim hattını kurmak üzere direk yerlerinin kamulaştırılmasını amaçlıyor.
Mustafa Esgin’in seçim sloganı, Migros’un reklam sloganı
Yerel seçimler 30 Mart’ta yapıldı. Yani, üstünden tam 9 ay geçti. Nilüfer’de dördüncü kez belediye başkanlığını kazanan Mustafa Bozbey’in karşısında AK Parti Adayı olarak Dr. Mustafa Esgin vardı.
Esgin, doktor olmasından da yola çıkarak “Nilüfer’e iyi gelecek” sloganıyla hem projelerini tanıttı, hem kampanyasını yürüttü. Seçim bittiğinde Bozbey’e karşı kaybedince de işinin başına döndü.
Önceki akşam…
Televizyon seyrederken, Türkiye’deki süpermarketlerin öncüsü Migros’un yılbaşı reklamı ekrana gelince bir an şaşırdık.
Çünkü…
Migros yeni yıl kampanyası reklamında “Migros iyi gelecek” sloganını kullanıyordu. Hem de, hasta olan bir gencin elektronik ortamda Migros’tan aldığı tarhana ile iyileşmesi anlatılıyordu.
Kısacası…
Dr. Mustafa Esgin’in seçim sloganı, cümlesi ve esprisiyle Migros’un reklam sloganı haline gelmiş.