Ahmet Emin Yılmaz
Ahmet Emin Yılmaz
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Terörü lanetlemek yetmiyor, artık gereğini yapmak gerek

Zor günlerden geçiyoruz. Şehit cenazeleri toplumun yüreğini kanatıyor. Terör zaten acımasızdı, son olaylarda kalleşliği de ortaya çıktı.

Milletçe tepkiliyiz.

Bu tepkileri insanlar ortaya koyuyorlar, teröre karşı mesaj vermek istiyorlar. Bursa’da da son iki gündür Şehit Yarbay İlker Çelikcan’ın cenaze töreni nedeniyle milli duygular tepki olarak yansıyor.

Önceki gece kent merkezinde yapılan gece yürüyüşüne çok büyük katılım oldu. Dün de cenaze töreni için Mihraplı Camii çevresi dolup taştı.

Toplum tepki ortaya koyarken, siyasi iktidardan da terörü sonlandırmaya yönelik operasyonların kararlılıkla süreceği açıklamaları geliyor.

Tam da bu noktada…

Geçmişten bu yana terör ve toplumsal yansımaları üzerine araştırmaları olduğunu bildiğimiz CHP eski İl Başkanı Gürhan Akdoğan ile sohbet ettik.

Zaten…

Yazının başlığı “terör ve toplumsal tepki” dediğimizde Akdoğan’dan geldi:

Milletçe tepkiliyiz. Fakat terörü lanetlemek yetmiyor, artık gereğini yapmak gerek.”

Gereğinin de iki yolu olduğunu söyledi:

Bir…

Amerika’da 1 Eylül 2001’de 2 bin 973 kişinin ölümü ile sonuçlanan İkiz Kuleler saldırılarından sonra oluşturulan İç Güvenlik Bakanlığı’nın kuruluş önergesinde terör tehdidinin nasıl önlenebileceği anlatılırken ‘Teröristlerin Amerikan topraklarına ulaşmadan önce etkisizleştirilmeleri’ tezi ortaya konuyor.”

Şunu vurguladı:

Yani, saldırganlar henüz başka ülkelerin topraklarındayken ABD tehdit algılayıp saldırma hakkını kendinde görüyor.”

Şunu da ekledi:

Aynı ABD, Türkiye’nin Kuzey Irak ve Suriye’den gelen terör saldırılarına karşı operasyon yapmasına karşı. Bunu nasıl izah etmek gerekir acaba?”

İki…

İspanya’nın başkenti Madrid’de terör felaketinden iki gün sonra 2 milyon İspanyol kendiliğinden Madrid Meydanı’nda toplanıp teröre tepki koydu.”

Sonra…

Aynı İspanyol halkı, teröre karşı önlem almayan hükümeti de ilk seçimde iktidardan indirdi” dedi ve şunu sorguladı:

Teröre karşı ulusal birlik çok önemli. Oysa, ülkemizin ulusal bütünlüğüne yönelen olaylara karşı toplumsal birliktelikle karşı olma refleksi çok zayıf.”

Şunun altını çizdi:

Teröre milletçe omuz omuza çok güçlü bir destekle karşı durmak önemli.”

Sonra da en başa döndü:

Bugün için Türkiye’de terörü lanetleme dönemi sona erdi. Artık hem devlet, hem millet olarak gereğini yapma zamanı.”

 

Siyaset günlük polemikleri bırakmalı”

 

Teröre karşı durmada milletin omuz omuza ve devletin kararlı olması kadar önemli bir nokta daha var.

Gürhan Akdoğan o noktaya da işaret etti:

Siyaset mekanizmasının da bu konuları günlük polemiklerle sığ bir şekilde geçiştirmesi artık mümkün değil. Sorumluluk taşıyan herkes, siyasi hesapları bir tarafa bırakıp milletin sesine kulak vermeli.”

Şunu da ekledi:

Siyaset, Atatürk’ün tam bağımsızlık ve bölünmez bütünlük ilkesi doğrultusunda gereken adımları cesaretle atmalı.”

 

Terörle müzakere mi, mücadele mi?

 

Terör ve toplumsal tepki konulu araştırmaları olduğunu bildiğimiz CHP eski il başkanlarından Gürhan Akdoğan bir noktada radikal düşünüyor:

2002 yılında terör neredeyse sıfır noktasına gelmişti. Bugün şehit sayısı bini buldu. Teröre bu kadar kurban vermemizin nedeni, iktidarın terörle mücadele yerine müzakereyi seçmesi.”

Müzakerenin terörü azdırdığını savunan Akdoğan, uygulanan yöntemlerin toprak bütünlüğümüzü, milli birliğimizi ve barışı ortadan kaldırmak isteyen uluslararası güçlerin ekmeğine yağ sürüp terörü legalleştirdiğini savundu.

 

2007 Dağlıca saldırısında 8 parti ortak tepki vermişti!

 

Teröre karşı güçlü tepki vermenin yolu kuşku yok ki milletçe omuz omuza durmaktan geçiyor.

Üstelik…

Türkiye bugün farklı boyuta ulaşmış bir terörle mücadele ediyor ve artık toplu şehit cenazeleri düzenlemek zorunda kalıyor.

CHP eski İl Başkanı Gürhan Akdoğan da sohbetimiz sırasında, terörün bu farklı boyutunu ortaya koydu:

Artık şu görüldü: Türkiye’deki bu terör rastlantı değil. Arkasında ciddi bir proje var. Terörü yapanlar ne için yaptıklarını çok iyi biliyorlar.”

Sonra da…

Teröre karşı gösterilecek tavırların başında yer verdiği birliktelik ve kararlılık noktasında siyasi birlikteliğin öncelikli olduğunu vurguladı.

Buna da…

Yakın geçmişte Türkiye’ye örnek olan bir örneği gösterdi:

21 Ekim 2007 tarihinde Hakkari Dağlıca’da askeri birliğimize yapılan saldırı, Türkiye’ye örnek olacak şekilde Bursa’da ilk kez dönemin 8 siyasi parti il başkanı tarafından ortak bildiriyle kınandı.”

Şunu da anımsattı:

Birçok sivil toplum örgütünün ortak organize ettiği teröre tepki mitingine yine 8 siyasi parti olarak destek verildi.”

Amacı da söyledi:

Vatanımızın bölünmez bütünlüğü başta olmak üzere, terörle mücadelede üzerimize düşeni yapacağımız deklare edildi.”

Şunu da ekledi:

Tüm bu ortak tepki Bursa’da bir ilk olduğu gibi, teröre bulaşanlara da önemli mesajlar verdi.”

Beklentiyi açıkladı:

Bugünkü beklentimiz, bunun daha da ötesinde, ulusal bütünlüğümüzü hedef alan terör saldırılarına karşı mücadele platformu oluşturulmasıdır.”

 

Din adamı gözüyle şehit evinde samimiyet

 

Tuna Camii İmamı Lütfi Taşçı, iki günü Şehit Yarbay İlker Çelikcan’ın ailesinin yaşadığı evde geçirdi, cenazeyi beklerken hatim okudu, dualar etti.

Dün sohbet ederken, “Bugüne kadar çok şehit cenazesinde bulundum, ama ilk kez şahit olduğum bir şey var” dedi. Sonra da şunu söyledi:

Şehit cenazelerinde, evlerinde samimiyetinden şüphe etmediğim insanlar hep oldu. Fakat Tümgeneral Seyfullah Saldık ve Nilüfer Kaymakamlığı’na vekalet eden Gürsu Kaymakamı Mehmet Makas kadar şehide, aileye, çevreye samimiyet göstereni hiç görmedim. Allah onlardan razı olsun.”

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X