İnsanlar aya ayak bastığında büyük bir keşif yaptılar ve dünya heyecanlandı. Acaba orda yaşam var mı? sorusunu akla getirdiler.
Ancak hiç bir yaşamı bulamadılar. Orda yaşamın olması zordur. Nedeni su ve yeşilliğin olmaması. Bir yerde su ve yeşillik yoksa yaşam olmaz.
Ne ihtiyacınız varsa burdan götürüp yaşamaya başlasanız bile yine de orada yaşamak zordur.
Kişi depresyona girer ve yaşamı zorlaşır. Aya giden bir bilim adamı yaklaşık 6 ay kalmış. Döndüğünde ilk söylediği şey, benim gözümle dünyaya bakarsanız dünyamızın ne kadar güzel olduğunu, kıymetini ne kadar bilsek az olduğunu anlarsak dünyaya farklı davranırız.
Kuraklık bir yerde veya şehir betonundan çıkıp yeşil ve su olan bir yere gittiğimizde kendimizi ne kadar rahat hissederiz ve ruhen de çok rahatlarız. İnsanın sağlığı ve güzelliği tamamen doğaya bağlıdır. Bu nedenle doğayı çıkar için tahrip etmek ve zarar vermek bana göre ahlaksızlık ve vicdansızlıktır.
Bilerek ormanı yakan ve ormanları kesip ev-villa yapan ve de altın-maden çıkarmak için orman kesen kişiler mahkeme de katil sıfatı ile yargılanmalıdır ve çok ağır cezalar verilmelidir. Ahlaklı ve vicdanlı insan, doğayı, yeşilliği, doğada yaşıyan hayvanları seven ve koruyan insandır.
Sonuç:
Lütfen bu güzel dünyamızı koruyalım ve gözümüz gibi bakalım. Zarar verene göz açtırmayalım. Dünyamızın da ay gibi kurak ve yanmış bir toprak yığınına dönüştürmeyelim. Hoşça kalın, güzel bir doğa ile kalın.
Köşe Yazısını Dinle