-Adı: E.L
-64 yaşında
-Erkek hasta
-Çiftçi
Şikayeti: Halsizlik, Nefes darlığı, Karnında ve Ayaklarında şişlik
Muayenede: Genel durumu kötü, fazla kilolu(140 kg), tansiyonu yüksek, akciğerlerinde, karnında sıvı(asit) ve ayaklarında belirgin ödem mevcuttu. Ayrıca ayaklarında dolaşım yetersizliğine bağlı yaralar vardı.
Hasta bu kötü duruma gelmesine rağmen hastaneye gelmeyi ret etmiş. Çocukların zoru ile hastaneye getirildi. Bu şikâyetleri nedeni ile yatırıldı.
Yapılan tetkiklerinde, vücutta yaygın sıvı, karaciğerinde yağlama, böbreklerinde ve kalbinde yetmezlik olduğu tespit edildi.
Öz geçmişine baktığımızda; Her gün 70cc’lik rakı içtiği ve diyetine dikkat etmediği öğrenildi. Hasta acilen tedaviye alınmasına rağmen, tedavinin 6. Gününde belirgin cevap vermedi ve şikâyetleri devam etti. Kısacası ilaç tedavisinde fayda görmedi. 8. Günde durumu kötüleşmeye başlandı. Nefes darlığı arttı. İştahı kesildi.
Hasta ilaç tedavisine cevap vermeyince diyalize alındı. Vücutta sıvı çekildi. Kanı temizlendi. İlaç tedavisi devam etti.
Hasta, 6 kez diyalize alındı, sıvı çekildi. Sonrasında, tansiyonu düştü, nefesi rahatladı ve iştah açıldı. Toplam, 25 litre sıvı çekildi.
Daha sonraki günlerde böbrek daha etkili çalışmaya başladı. Ayaklarında ödem geçti ve yaralar iyileşmeye başladı. Hasta diyalizde çıkarıldı. Tamamen rahatlayınca taburcu edildi.
Sonuç:
Hastanın şikâyetleri, aldığı aşırı alkol, yediği düzensiz ve tuzlu yiyeceklerdir. Ayrıca, Şikayetleri başlamış ve giderek artmış. Buna rağmen doktora gitmemiş.
Eğer hasta, az alkol ve diyetine dikkat etseydi bu duruma gelmezdi. Ne yazık ki bu tip hastalar iyileşince tekrar eski alışkanlıklarına dönerler ve vücudu tekrar zarar görmeye başlar. Öyle bir duruma gelinir ki artık tedavide yarar görmezler. Ya hayatını kaybederler ya da ömür boyu diyalize bağlı kalırlar.