Engin Özpınar
Engin Özpınar
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

İngiltere Başbakanı gitti gider…

Panama depremini bir miktar hasarla atlatabilirdi David Cameron ama beceremedi.

Şimdi bu hatasının bedelini ödemek zorunda…

Cameron’ın hatası neydi? Babasının off-shore şirketinde hissesi olduğunu gizlemeye çalışmasıydı.

Oysa daha ilk sarsıntıda bunu açıklamalıydı.

Ama o ne yaptı? Şirkette hissesinin bulunmadığını söyledi. Ve bunu tam dört kez tekrarladı.

Sonunda, beşincide döküldü ve iddiaların gerçek olduğunu kabul etmek zorunda kaldı.

Bir televizyon programında, “Evet” dedi, “Benim ve eşim Samantha’nın 1997’den 2010 yılına kadar elimizde tuttuğumuz hisselerimiz vardı. Ancak ben başbakan olmadan önce hepsini sattık ve vergisini de ödedik.”

***

Ne ki, Başbakan’ın geç gelen bu itirafı işe yarayacak gibi görünmüyor.

Muhafazakâr hükümetin Ticaret Bakanı Nick Boles bile bunu ima eden bir açıklama yaptı:

“Keşke Başbakan, iddiaların ilk ortaya atıldığı pazartesi günü şirkette hissesi olduğunu söylemiş olsaydı.”

Tabii ana muhalefetteki İşçi Partisi de bulunmaz bir fırsat ele geçirmiş oldu.

Partinin Genel Başkan Yardımcısı Tom Watson, Başbakan Cameron’ın, babasının geçmişteki girişimleri nedeniyle suçlanamayacağını belirterek, “Ama ikiyüzlülükle suçlanabilir” diye konuştu.

Meğer Cameron geçmişte, şimdi yakalandığı duruma düşen kişileri suçlamış ve onlara ahlaki ders vermeye kalkışmıştı.

Watson’ın “ikiyüzlülük” dediği de buydu.

***

Şu anda Londra’da, hatta Batı’daki tüm başkentlerde yanıtı aranan üç soru var. Birincisi: “Şimdi ne olacak?”

Olacağı şu: Cameron istifa edecek.

Yok, pişkinliğe vurarak işi uzatmaya kalkarsa İngiltere’de sosyal medya istifa çağrılarından geçilmez olur… Bu durumu o da biliyor.

***

İkinci soruya geçelim: “Niçin Cameron?”

Washington mu, Berlin mi, Brüksel mi istemedi?

Onu böylesine aşağılayıp iktidardan düşürmek isteyen güç kim?

***

Üçüncü soruysa şöyle: Yoksa hedefte Putin ve Esad gibi liderler vardı da bir bumerang olayı mı yaşandı?

(Kaynak: BBC/DW)

 

ABD: Panama belgelerinde rolümüz yok!

 

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner günlük basın brifinginde belgelerin sızdırılmasıyla bir ilgileri bulunmadığını söyledi.

Sözcü Toner, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’nın (USAID) Organize Suçlar ve Yozlaşmayı Raporlama Projesi’ni desteklediğini belirterek söz konusu kuruluşun dilediği haberi yapmakta özgür olduğunu ifade etti.

Toner şöyle konuştu:

“Bu, USAID’in desteklediği ve desteklemeye devam edeceği türden bir organizasyondur. Ancak, özellikle bir hükümetin ya da bir kişinin arkasından gitmesi için bu projeyi desteklemiyoruz; bizim desteklediğimiz yolsuzlukları aydınlatacak bağımsız araştırmacı gazeteciliktir. Bu bizim dış politikamızın da en temel konularından biridir.” (Kaynak: soL Haber Portalı)

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X