Olay’daki yazılarım nedeniyle çalışma hayatı ile ilgili çok sayıda soru alıyorum.
İmkanlarım ölçüsünde belli aralıklarla tüm sorulara cevap vermeye çalışıyorum.
Okurlarımızdan aldığım ve çok sayıda işveren ve çalışanımızı ilgilendiren aşağıdaki soruları cevaplayarak bu konuları açıklamaya çalıştım.
Süt İzninin Toplu Olarak Kullandırılması
Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Bu sürenin hangi saatler arasında ve kaça bölünerek kullanılacağını işçi kendisi belirler. Bu süre günlük çalışma süresinden sayılır.
Söz konusu iznin, işçinin talebiyle, her gün bir buçuk saat değil de toplu olarak (örneğin haftanın bir günü 7,5 saat şeklinde) kullanılıp kullanılamayacağı hususu tereddütlere neden olmaktadır. Yargıtay yerleşik kararlarında, bebeğin haftalık/aylık süt emme ihtiyacını bir defada gideremeyeceğini gerekçe göstererek, işçinin süt iznini toplamak suretiyle toplu kullanma talebinde bulunamayacağını belirtmiştir. Bu nedenle Emzirme (Süt) izni mutlaka günlük olarak kullanılmalıdır. Nitekim İş Kanunu’nda yer alan hüküm de lafzı gereğince toplu kullanıma müsaade etmemektedir.
Şayet süt izni anlaşılarak toplu olarak kullanılırsa olası bir denetimde sıkıntı yaşanabilir. Nitekim süt izinleri de çalışma süresinden sayıldığından süt izni kullanması gereken işçinin bunu kullanmayıp çalışması durumunda Yargıtay fazla çalışma yaptığı düşüncesiyle zamlı ücret ödenmesine karar vermektedir. (Yarg. 9.HD. 02.04.2018 E.2017/5607, K.2018/ 7152). Dolayısıyla böyle bir durumda hem geçmişe dönük ücret tahakkuku, hem 4857 sayılı Kanun uyarınca ücretin eksik ödenmesi gerekçesiyle idari para cezası (2025 yılı için işçi başına 2.179 TL), hem de sosyal güvenlik mevzuatı açısından geçmişe dönük prim tahakkuku ve idari para cezası uygulaması söz konusu olacaktır.
Peşin Ödeme Ve Pişmanlık İndiriminin Birlikte Uygulanması
Sosyal Güvenlik mevzuatı kapsamında uygulanan idari para cezaları ile ilgili olarak kanunun uygun gördüğü bazı hususlarda SGK İl Müdürlüklerinin keyfi ve hatalı uygulamaları ile karşı karşıya kalınabilmektedir. Bu nedenle de işverenler tarafından SGK’ya fazladan para ödenmektedir. Bu hususlardan birisi de idari para cezalarındaki peşin ödeme ve pişmanlık indiriminin aynı anda uygulanıp uygulanamayacağı hususudur.
Bir idari para cezası için, pişmanlık indirimi kapsamında olması şartıyla, hem peşin ödeme indirimi hem de pişmanlık indiriminden faydalanmak mümkündür.
Kapsama giren idari para cezalarının tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde ödenecek olması halinde, 5510 sayılı Kanunun 102 nci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir.” hükmü de dikkate alınarak, tebliğ edilen ceza tutarının yalnızca 1/4’ünün 3/4’ü (yani 3/16’sı) tahsil edilecektir.
Örnek 1- 10/2/2024 tarihinde işe girmiş olan bir sigortalıya ilişkin sigortalı işe giriş bildirgesinin 22/2/2024 tarihinde işveren tarafından kendiliğinden verilmiş olduğu varsayıldığında, söz konusu belgenin yasal süresi geçirildikten sonra ve 30 günlük süre içinde verilmiş olması nedeniyle idari para cezası 20.002,50 TL olarak tebliğe çıkartılacaktır. Bu durumda idari para cezasının Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde ödenecek olması halinde,
20.002,50 * 3 / 16 = 3.750 TL’si tahsil edilecektir.
Örnek 2- 1 nolu örnekteki işveren tarafından tebliğ edilen idari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre geçirildikten sonra ödeneceği varsayıldığında, idari para cezasından herhangi bir indirim yapılmayarak, 20.002,50 TL tutarındaki ceza tutarının tamamı gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilecektir.
Dolayısıyla idari para cezası süreçlerinin doğru şekilde yönetilmemesinin işverene maliyeti üst düzeylerde olabilmektedir.
Sigorta Primine Esas Kazancın Eksik Bildirilmesi Halinde Asgari Ücret Desteği
2025 yılı Ocak ila Aralık ayları için sigorta primine esas kazancın eksik bildirildiğinin denetim ve kontrolle görevli memurlarca yapılan soruşturma ve incelemelerde veya mahkeme kararları neticesinde ya da kamu kurum ve kuruluşlarından alınan bilgi ve belgelerden anlaşılması halinde, 2025 yılı Ocak ila Aralık ayları için asgari ücret desteğinden yararlanılamamaktadır. Ayrıca yararlanılmış olması halinde yararlandırılan tutarlar gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte geri alınmaktadır.
Bununla birlikte, denetim ve kontrolle görevli memurlarca yapılan soruşturma ve incelemelerde veya mahkeme kararları neticesinde ya da kamu kurum ve kuruluşlarından alınan bilgi ve belgelerden 2025/Ocak ila Aralık döneminde ilgili ayda toplam 2025 Ocak ila Aralık aylarına ait aylık brüt asgari ücretin onda birini (2.600,55 TL) geçmeyecek tutarda eksik prime esas kazanç bildirimi yapıldığının tespiti durumunda, SGK tarafından işverene yapılacak ihtar üzerine on beş günlük süre içinde söz konusu eksikliği gideren işyerlerinde 2025/Ocak ila Aralık aylarında asgari ücret desteğinden yararlanılacaktır. Tespit edilen eksikliğin on beş günlük sürenin dışında giderilmesi veya hiç giderilmemesi halinde söz konusu işyerinde 2025/Ocak ila Aralık ayları için destekten yararlanılamayacak ve varsa yararlandırılan tutarlar gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte işverenden geri alınacaktır.
Ayrıca muhtasar ve prim hizmet beyannamesindeki her bir işyerinden bildirilen sigortalıların sadece prime esas kazançlarının eksik bildirildiğinin anlaşılması hâlinde, beyannamenin asıl veya ek nitelikte olup olmadığı, işverence düzenlenip düzenlenmediği dikkate alınmaksızın, aylık asgari ücretin onda birinden az, iki katından fazla olmamak üzere tespit edilen prime esas kazanç tutarında idari para cezası uygulanmaktadır.
Bu itibarla sigortalıların gerçek ücretleri üzerinden SGK’ya bildirimlerinin yapılması önem arz etmektedir.

Flipboard