Günay Yumruktay / Söz Sizde
Günay Yumruktay / Söz Sizde

Güngörmez Mescidi restorasyonu ne zaman bitecek de günyüzü görecek?

Köşe Yazısını Dinle

Güngörmez Mescidi… Atatürk Caddesi üzerinde ve tarihi Tahtakale’ye girişte bulunan, Ulucami’nin gölgesinde kalan yapım tarihi 1500’lü yıllara dayanan küçük bir mescit.

2017 yılında ilk ziyaret ettiğimde duvarlarındaki aşırı rutubetten sıvasının ve boyasının döküldüğü, orijinal yapısıyla çok da ilgisi kalmamış, minicik şirin avlusunda çeşmesi dahi bulunmayan ancak belki de kendisi kadar eski olan ağacın gölgesindeki tarihi mescidi görünce yetkililerin ilgilenmesi ve dikkatini çekmek amacıyla Söz Sizde köşesinde gündeme taşımıştım.

10.10.2017 tarihinde “Güngörmez Mescidi’ni Kimse de Görmüyor” başlığıyla yazıda gerçekten de gölgede kalan bu mescitle ilgili bir çalışma olmadığını görünce tekrar 13 Ocak 2019 tarihinde yine Söz Sizde köşesinde “Güngörmez Mescidi Artık Gün Yüzü Görmeli” başlığıyla tekrar bu sütunlara taşımıştım.

Son olarak da 9 Şubat 2020 tarihinde “Güngörmez Mescidi Gün Yüzü Görecek mi?” başlığıyla yayımlanan yazıdan sonra yetkililerin dikkatini çekmiş olmalı ki, Vakıflar Genel Müdürlüğü küçük, şirin Güngörmez Mescidi’nin artık günyüzü görmesi zamanının geldiğini düşünerek 14 Temmuz 2020 tarihinde mescitte restorasyona başlanıldı.

Zaman zaman bu bölgeye gittikçe, restorasyon çalışmalarını görünce bu mescidin aslının eskisinden çok daha güzel bir mekân olduğunu fark ettim.

Çalışma alanındaki tabelada da görülebileceği gibi işin bitim tarihi 12 Mayıs 2021 olarak görülmekte. 2021 yılı bitiyor ve ne yazık ki, çalışma tamamlanabilmiş değil. Emirsultan Camii’nin yıllar süren restoran işlemini görünce, bu küçücük mescidin de restorasyon çalışmalarının yıllarca sürmemesini umut ediyorum.

Yetkililerin çalışmanın bir an önce bitirilmesi konusunda duyarlı olmasını ve en kısa sürede cami avlusuyla, şadırvanıyla bu şirin mescidin ibadete hazır hale gelmesini ümit ediyorum.

 Bir vatandaş

KİTAP TANITIMI:

Söz Sizde köşesinin ve Olay gazetesinin daimi okuyucularından Tekstil Kimya Mühendisi Ekrem Hayri Peker çıkardığı kitap serilerine bir yenisini daha ekledi.

Peker, “Taşların Yolculuğu” kitabıyla, ön Türklerin “etnolojik” izlerini araştırmış. “Bir kısım tarihçimizin canı yürekten benimsediği ve artık kalıplaşma haline gelen “Türklerin Anayurdu Orta Asya’dır” söylemi de yeni bilgi ve belgeler ışığında değişmeye başlamıştır. Türklerin ana yurdu, Yukarı Mezopotamya’dan (Musul-Kerkük) başlayan ve Hazar Denizi’ni bir yay gibi kaplayan bölge ve Ural Dağları’nın güneyidir” tespitiyle okuyucusunu ilginç ve gizemli bir yolculuğa çıkarıyor.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X