Geçtiğimiz gün Bursa’nın en acil el atılması gereken ve dönüşmeyi bekleyen bölgelerinden 1050 Konutlar’da blok yıkımlarına başlandı.

Gündem yoğunluğundan yazmaya vakit bulamadık ama buradaki gelişmeleri başından bu yana yakından izleyen bir gazeteci olarak gelinen aşamadan memnun kaldık. Geç olsa da orada oturan sakinler ve Bursa adına sevindirici bir yola girildi. Çünkü depremin ne zaman geleceğini bilmiyoruz.

Üstelik, çok kat izni verilmeden blokların yeniden yerinde imalatıyla dönüşüm işi gerçekleşmiş olacak.

Blok sakinlerinin bizzat kendilerinin yüklenici bularak inşa ettirecekleri çözümde, ilk firmanın Bursa’da kendisini ispatlamış güçlü bir inşaat şirketi olması da umudumuzu artırdı. Bakyapı’nın kısa sürede bölgedeki konutları ayağa kaldıracağına inananlardanız.

Diğer Bursa firmalarımızın da hak sahipleriyle anlaşarak burayı hemşerilerimizin içinde güvenle oturacakları konutlar yapacaklarını düşünüyoruz.

1050 Konutlar Sitesi, gerçekten hak sahiplerinin içinde riskle yaşadıkları konutlardan oluşuyordu. Bunu gözle de görmek mümkündü. Burada daha önceki yıllarda TV program çekimleri de yaptık.

Nitekim ilk yıkım sırasında da yapıların dayanıklılık sorunu daha net görülmüş oldu.

Daha çok blok sakininin inşaat şirketlerimizle anlaşarak sitenin tümümün dönüşümünü hızlandırmaları gerekiyor.

Bu konuda Büyükşehir Belediyesi’nin meclis kararıyla işin önünü açtığını biliyoruz. Başkan Alinur Aktaş’ın da gerek Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı gerek TOKİ gerekse Emlak Konut girişimlerini yabana atamayız.

Sonuçta, Büyükşehir Belediye Meclisi’nden çıkan kararla çok kata gerek duyulmadan blok bazında çözüm konusunda mutabık kalındı.

1050 Konutlar’da kentsel dönüşüm işi Bursalı inşaat şirketlerimizi için de büyük bir sınav olacak.

Burada hak sahiplerini mağdur etmeden inşaatlar tamamlandığında ilimizin diğer riskli bölgelerindeki mülk sahipleri de dönüşüme sıcak bakacaklardır.

Alanında isim yapmış, mali yapısı güçlü, güvenirliği test edilmiş şirketlerin 1050 Konutlar’daki başarısı Bursa’nın diğer deprem riskli bölgelerindeki kentsel dönüşümlerini de olumlu manada etkileyecektir.

Hak sahipleri ilk anlaşmaları yaparak, muhtemel bir depremde yaşanabilecek olumsuzlara karşı kendilerinin ve ailelerinin kurtulmalarının da sağlamış oldular.

Parkı korumak için kurallar konulmuş

Önceki gün bu sütunlardan Emrah Yar adlı okurumuzdan gelen elektronik iletiyle Macera Bursa Park’a girişte yiyecek alınmadığını ve çimler üzerinde oturmaya da izin verilmediğini aktarmıştık.

Dün de Osmangazi Belediyesi’nden konuya ilişkin bilgilendirme yapıldı.

Macera Bursa’nın piknik yapılan mesire alanından ziyade, Türkiye’de çok farklı konsepte tasarlanmış, Bursa’nın cazibe merkezlerinden biri olduğu hatırlatılmış. Burayı korumak için de bazı kurallar konulduğuna dikkat çekilmiş.

Bu nedenle de bakımına büyük özen gösterilen parktaki bitki örtüsünün zarar görmemesi için çimler üzerinde piknik yapımına müsaade edilmediği, dışarıdan yiyecek getirmeme kuralarının da çimlerin muhafazasına dönük bir kısıtlamadan ibaret olduğu vurgulanmış.

Başlangıçta piknik yapılabilen bu parkta zamanla vatandaş şikâyetlerin artması üzerine böylesi bir kısıtlamayla gidildiği, amacın yasak koymak değil, büyüleyici güzelliği korumak olduğu kaydedilmiş.

Vatandaşların, Ziraat Mesire Alanı, Yeni Karaman Parkı Çamlık Alan ve Hamitler Parkı’nda piknik yapabilecekleri vurgulanmış.

Kent merkezindeki koru madde bağımlısı yeri mi?

Osmangazi ilçemizde eski Askeri Hastane, bugünkü adıyla İlker Çelikcan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi ile Çekirge Devlet Hastanesi arasında yeşil bir koru var.

Burası yıllardır mezbelelik biçimde duruyor.

Oysa, oradaki yamaçlar park olarak boydan boya düzenlenmiş olsa kentin merkezinde yeni bir soluklanma alanı ortaya çıkar.

Semtte oturan bir okurumuz telefonla arayıp bilgilendirdi. Akşamları korunun madde bağımlıları ve kötü niyetli kişilerin mekânına dönüştüğünü anlattı.

Sorumluları da göreve davet etti.

Alanın sorumluluğu kimde bilmiyoruz ama gerçekten değerli bir yer. Burası muhakkak şehre kazandırılmalı. Sorumluluk hangi belediyede ise sahiplenilmeli ve Bursa’nın bu en mutena semtinin sakinlerinin kullanımına sunulmalı.

Kaldı ki, iki hastaneye gelenlerin de soluklanabileceği oturup dinlenebileceği bir rekreasyon alanı kazanılır.

Eminiz semt sakinlerinin bu çağrısı karşılık görecektir.

Böylesi değerli bir alan daha uzun yıllar kaderine terk edilmemeli. Gerekirse buranın bir kısmı otopark olarak da düzenlenerek bölgedeki hastanelere gelenlerin istifadesine sunulmalı.