BUSKİ Genel Müdürlüğü, kent merkezi ve kimi ilçelerde devrede olan elektronik kartlı su sayaçlarında son dönemde meydana gelen teknik sorunlar nedeniyle mağduriyet yaşandığını belirtip, yeni uygulamaya geçtiğini duyurdu.
Kent genelinde 1,5 milyon abonesi bulunan BUSKİ Genel Müdürlüğü, bunlardan 200 bin ön ödemeli kartlı su abonesi olan hane ve işyeri sahibine, isterlerse sayaçlarını mekanik sayaca dönüştürmeleri için 29 Ağustos’a kadar süre verdi.
BUSKİ’nin devreye aldığı yeni yazılım sistemi ile uyum sorunu yaşanan ön ödemeli kart sisteminden çıkmak isteyen abonelerin ayrıca depozito ve sayaç ücreti de yatırmaları gerekecek.
Ön ödemeli abonelikte depozito uygulaması bulunmuyordu.
Kurumdaki sistem değişikliğinin su ücretini peşin ödeyen abonelere böylesi ek masrafı da çıkacak. Uygulamanın ön ödemeli kartla su tüketen abonelerde tepkiye yol açabileceği dillendiriliyor.
Ayrıca kurumun buradan ek gelir elde edeceğini de hatırlatalım. Hem depozito hem de mekanik sayaç bedelinin bütçe dışı yeni bir gelir kalemi oluşturacağı vurgulanıyor.
Diğer yandan;
200 bin ön ödemeli kart sistemine sahip abonenin mekanik sayaca dönüştürülmesinde yüklenici firmalardan hizmet satın alınması da gerekecek.
Fakat, BUSKİ’deki mali sıkıntılar nedeniyle müteahhit firmalara ödemeler de aksıyor. Kurumun 200 bin aboneyi kısa sürede mekanik sayaca geçirmesi de mümkün gözükmüyor.
Diğer yandan;
BUSKİ Yönetim Kurulu’nda mücavir alan sınırları dışındaki yapılara su aboneliği verilmesi de kararlaştırılmıştı. 44 bin başvuru sahibinin de eklenmesiyle çeyrek milyon abonenin, sayaç değişikliği ve yeni abonelik işlemlerinin altından BUSKİ’nin kendi ekipleriyle kalkmasının da mümkün olmadığı konuşuluyor.
Hasılı, su fiyatlarını artıramayan ve bu konuda Büyükşehir Belediye Meclisi’nden ve BUSKİ Genel Kurulu’ndan onay alamayan kurum, böylesi bir yazılım kriziyle de karşı karşıya.
Yıllardır kullanılan ve sorunsuz olarak kullanılan yazılım sisteminin değiştirilmek istenmesi hem BUSKİ’yi hem de buradan hizmet alan yüz binlerce aboneyi sıkıntıya soktuğu anlaşılıyor.
İznikli çiftçilerimizin duyarlılığı göz yaşarttı

Şehrimizin etrafı ve yurdumuzun dört bir yanı alev topuna döndü. Ormanlarımız içindeki canlı varlılığımız da cayır cayır yanıyor. Yanan sadece ormanlarımız değil.
Eskişehir Seyitgazi’de çıkan ve Afyonkarahisar’a kadar uzanan yangında kahraman ormancılarımızla AKUT görevlilerimizi yitirdik.
Türkiye büyük bir acı yaşıyor.
Komşu illerimiz Bilecik, Eskişehir ve Sakarya’da devam eden yangınların oluşturduğu kül bulutu Bursa’ya kadar ulaştı. Şehrimizin üstünü komşu kentlerde meydana gelen yangınlardan kalkan kül bulutu kapladı.
Yangınları söndürmek için adeta seferber olundu.
İznikli çiftçilerimizin ilçe Ziraat Odası ve belediyeden yapılan çağrı üzerine traktörlerine taktıkları tankerlerle komşu ile yardıma koştular.
300 dolayındaki çiftçimizin duyarlılığı hepimizin gözünü yaşarttı. Savaşa, cepheye gidercesine traktörleriyle yeşil örtümüzü kurtarmaya koşan çiftçilerimizle gurur duyduk.
Ormanlarımızı kurtarmaya çalışırken ters rüzgârla yangının içinde kalan ve yaşamları acı bir şekilde sona eren kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz.
Mekânları cennet olsun.
Belediyelerimiz lojistik sağlıyor

Komşu illerde meydana gelen ve Bursa’nın sınır yerleşimlerini de tehdit eden orman yangınları için Bursa’dan çiftçilerimizin yanı sıra belediyelerimizin kamu kurumlarımızın da lojistik destek verdiklerini görüyoruz.
Başta Orman İşletme Müdürlükleri, Karayolları, DSİ vb. gibi kamu kuruluşlarımızla birlikte Büyükşehir ile ilçe belediyelerimizin ve BUSKİ’nin de su tankerleriyle, iş makinalarıyla komşu illere takviye yaptıkları görüldü.
Bütün bunların, bir afet anında illerimizin birbirine desteğe koştuklarının en güzel örnekleriydi.
Yangınların daha da büyümeden kontrol altına alınabilmesi için sivil yurttaş olarak bizlere de sorumluluk düşüyor. Yapılan çağrılara uyarak, yardıma koşmamız gerekiyor. Yeşil vatanı korumak için canları pahasına mücadele eden kahramanlarımıza bu mücadelede bizler de yalnız bırakmamalıyız.

Flipboard