31 Mart yerel seçimleri için AK Parti’nin genele hitap eden manifestosu belirlendi.

Burada yerel yönetim tarihine geçecek radikal hükümler var.

O manifestoyu yaşama geçirmek kolay değil ama AK Parti’nin bu kez belediye başkanlarını bağlayıcı bir manifesto hazırladığını görüyoruz.

Şimdi artık uzunca süredir üzerinde çalışılan her il ve ilçe için özel seçim beyannameleri ve projelerini açıklamaya sıra geldi.

AK Parti kurmaylarının önümüzdeki günlerde ses getirecek projeleri açıklaması bekleniyor.

Bu minvalde Bursa’da da hazırlıklar var.

Daha evvel belediye başkan adayları ve ilçe başkanlarıyla bir araya gelen AK Parti Bursa İl Başkanlığı’nın her ilçeye özel seçim beyannamesini son aşamaya getirdiğini öğrendik.

Buna göre Bursa’nın iki ilçesine ‘Sakin Şehir’ unvanı alınacak.

Cittaslow olarak bilinen ‘Yaşamın Kolay Olduğu Şehirler Ağı’ İtalya’dan doğmuş ve dünyaya yayılan bir şehirleşme hareketi.

30’a yakın ülkeden çeşitli şehirler bu ağa katılmış durumda.

Türkiye’den de Seferihisar, Şavşat, Gökçeda, Akyaka, Taraklı, Yenipazar, Yalvaç, Vize, Halfeti ve Perşembe gibi bu ağa 9 yerleşimimiz üye durumda.

Sakin şehir ağına katılabilmenin de kuralları var.

Nüfusun 50 bin altında olması, geleneksel mimarinin korunmuş olması, taşıt trafiğinin azaltılıp yayaya öncelik verilmesi, ayaküstü yemek kültürü yerine yerel ürünlerin öne çıkması, organik tarımın desteklenmesi, gürültü ve hava kirliliğine karşı önlem alınması.

Bursa’nın bu özellikleri taşıyan iki ilçesine Cittaslow unvanı alınması yerel seçim beyannamesine girecek.

AK Parti o ilçeleri henüz duyurmuş değil.

Önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşılacak.

Ancak bunun için uzun bir süreç söz konusu.

Önce Cittaslow ağına  başvuru yapılacak. Ardından heyetlerin inceleme ve onay süreci var.

Ama bunun yerel seçim beyannamesine girmesi sevindirici.

O iki ilçeyi şimdiden merak etmiyor değiliz.

Bakalım o şanslı ilçelerimiz hangisi olacak?

Bursa’nın nüfus bakımından bu kritere uygun olan ilçeleri çok.

Geleneksel yaşamın mimarinin korunduğu, tarihin öne çıktığı ilçelerimiz de var.

AK Parti bu kararıyla, Bursa’nın iki ilçesini dünyanın tanıdığı yerleşimlere dönüştürmeyi vaat edecek.

Bunun da o ilçelerimize daha çok yerli ve yabancı turist çekeceğini düşünüyoruz.

UNESCO unvanından sonra, giderek dünyaya yayılan sakin şehir ağına da kentimizden iki ilçesi girme şansı yakalayacak.

 

Tepki istifaları

 

Yerel seçim için ittifak yapan partilerin kimi kendi üyelerine de yaranamadığını görüyoruz.

Bunun örneğini en son önceki gün Keles’te gördük.

Belediye başkan adayı belirleme yöntemine tepki veren İYİ Parti İlçe yöneticilerinin büyük bölümü istifa etmişti.

Benzer istifalar Millet İttifakı’nın diğer üyesi CHP’de de yaşanıyor.

Biri eski milletvekili adayı diğer eski İl Genel Meclisi Üyesi olan iki partili CHP’den istifa etti.

Mudanya’da 6 yıl boyunca Gençlik Kolları Başkanlığı yapan ve 2015 seçimlerinde de partisinin milletvekili adayı olan Semih Özdemir CHP’nin giderek sağa kayan bir parti olduğunu ileri sürüp istifa etti.

Keza İl Genel Meclisi eski üyelerinden Selim Argın’ın da aday belirleme yönetimine tepki koyup partisinden koptuğunu görüyoruz.

Hasılı, liderler ne yaparsa yapsın üyelerine yaranamıyorlar.

Bakalım bunu yansımaları Millet İttifakı’na nasıl yansıyacak? 
AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı’nda istifa ve tepkiye pek rastlanmıyor.