Yerimizin kısıtlı oluşu nedeniyle detayına girememiş ama ipucunu dünkü yazımızda vermiştik.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, her dini bayramlar öncesi kentin en işlek cadde ve bulvarlarını istila eden seyyar satıcılarla mücadelede gösterdiği kararılık nedeniyle Büyükşehir Belediye Meclisi’nde grubu bulunan siyasi partilerden teşekkür ve övgü aldı.

CHP, MHP, İYİ Parti sözcüleri Aktaş’ı kutladı.

Büyükşehir Zabıtası’nın başlattığı seyyarla mücadele belli ki, muhalefet partilerinin de dikkatini çekmiş ve bu nedenle Başkan’a ve Büyükşehir Zabıta Daire Başkanlığı ekiplerine teşekkür edildi.

Konuşmalar sırasında karşı bir hamle Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’tan geldi.

Aktaş, benzer bir kararlılığı Bursa’daki kaçak yapılarla mücadelede de sergileyeceklerini belirti ve aynen şu cümleyi kullandı:

“İnşallah kaçak yapıyla mücadelede de ilçe belediye başkanı arkadaşlarımdan 10 numara bir kararlılık bekliyorum.”

Aktaş bu çağrıyı yaptığı anda mecliste AK Partili belediye başkanlarıyla birlikte CHP’li Nilüfer ve Gemlik belediye başkanları da vardı.

Hatta Başkan Aktaş, önümüzdeki aydan itibaren Bursa’nın 17 ilçesinde muhtar ve belediye başkanlarının da katılacağı toplantılarla hem sorunları hem de kaçak yapıyla mücadele konusunun masaya yatıracaklarını duyurdu.

Bunlar Bursa adına sevindirici gelişmeler.

Parti ayrımı gözetmeksizin kentin yararına ortak noktada buluşabilmek önemli.

Nitekim Aktaş’ın geçtiğimiz günlerde CHP’li Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’i ziyaretinde verdiği, ‘Hizmetin siyaseti olmaz’ mesajı da anlamlıydı. 

Bursa öteden beri ruhsatsız yapılardan çok çekmiş bir kent.

Bugün imar barışıyla kayıt altına alınmaya çalışılan ruhsatsız yapılar geçmişteki popülist politikaların kenti karşı karşıya bıraktığı acı bir gerçektir.

Büyükşehir Belediye Başkanı’nın çağrısının karşılıksız kalmayacağını düşünüyoruz.

Özellikle, kent merkezindeki üç büyük ilçe olan Osmangazi, Yıldırım ve Nilüfer’de önümüzdeki aydan itibaren kontrolsüz ve izinsiz yapılaşmayla mücadelede ortak hareket edileceğini görüyoruz.

Benzer kararlılık, kamuya ait yeşil alanlara dikilen yapılarla mücadelede de gösterilmeye başlandı.

Geçtiğimiz günlerde Orhaneli kavşağındaki yeşil alana yapılan ticari tesis Büyükşehir Belediyesi İmar Daire Başkanlığı ekiplerince yıkılmıştı.

Kamu alanlarının amaç dışı kullanımları konusunda da Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin net bir duruş sergilemelerinde şehir adına fayda görüyoruz.

Keza, kırsaldaki yapılaşmayı kontrol altına alırken, ruhsatlı binaların yapımını kolaylaştırıcı bürokratik engelleri de ortadan kaldırmak gerekiyor.

Hatta, kimi ilçe belediyelerimiz uyguluyor.

Kırsalda evini yenilemek ve sıfırdan yapmak isteyen yurttaşlarımıza ücretsiz tip projeler verilmesi Bursa geneline yaygınlaştırılmalı.

Kaçakla mücadele ederken, vatandaşa izinli, ruhsatlı yapıları teşvik edici kolaylıklar da sağlanmalı.

İşte o zaman mücadelede hedefe ulaşılacaktır.

 

İstanbul kazansın

 

Yarın İstanbullular Büyükşehir Belediye Başkanı’nı seçmek için bir kez daha sandığa gidecekler.

Şüphesiz, sandıkta yapacakları tercih dünya metropolü İstanbul’un 5 yılına damga vuracak.

İstanbullu seçmene bu nedenle büyük sorumluluk düşüyor.

İdeolojik takıntı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kin ve nefretiyle hareket ettiklerinde belki de kaybeden İstanbul olacak.

Oysa, İstanbul’un dünyanın gelişmiş kentleriyle rekabet halinde olduğu unutulmamalı.

İstanbul’da bugün devletin önemli kademelerinde görev almış deneyimli bir siyasetçi ile genç bir belediye başkanı yarışıyor.

İstanbullar bize göre tercihlerini dünyanın gelişmiş kentleriyle rekabet ettirecek adaydan yana kullanmalı.

Her şeye rağmen kazanan İstanbul olsun.