Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’in Maide Süresi’nin 32. ayetinde bir insanı yaşatmanın tüm insanlığı yaşatmakla eşdeğer olduğuna vurgu yapılır.
Ülkemizde Kasım’ın ilk haftası organ bağışı haftası olarak kutlanıyor.
Bursa olarak gururla övünebileceğimiz bir unvana sahibiz.
İçinde Bursa’nın da olduğu bölge olarak organ bağışında Avrupa ülkelerinin bile üstüne çıkmış durumdayız.
Bu sayı şimdilerde bir milyonda 23,6 olarak gözüküyor. Türkiye’de ise bir milyonda 8 durumda.
Daha da yükseltilebilir mi?
Niye olmasın.
Bursa, eğitime yaptığı katkılarla lider olduğu gibi bir insanı yaşatma konusunda da cömertliğini ortaya koymuş bir kent.
Bu açıdan şehrimizle ve hemşehrilerimizle ne kadar övünsek azdır.
Bu girişin ardından gelelim asıl konumuza.
Dün sabah Bursa Böbrek Hastaları Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin medya ödül törenine konuşmacı olarak davetliydik.
Dilimiz döndüğünce, kısa biçimde medyanın organ bağışındaki etkisi ve rolünü anlattık.
Bursa’nın organ bağışındaki liderliğinde kentimizdeki medyanın ve çalışanların çabalarının da yadsınamayacağına değindik.
Organ bağışı haberlerine teşvik edici olması açısından meslektaşlarımızın hep pozitif ayrımcılık yaptığını hatırlattık.
Şüphesiz bu işin öncülerinden biri birlikte çalışma fırsatı bulduğumuz merhum Şemsettin Şen idi.
Bu vesileyle onu da rahmetle anıyoruz.
Ördekli Kültür Merkezi’ndeki mütevazi programda meslektaşlarımıza organ bağışına yaptıkları katkı nedeniyle ödülleri verildi.
Dernek Başkanı Haluk Akın bu yıl 5.sini gerçekleştirdikleri ödül töreninde kendilerine her zaman destek veren Bursa medyasına ve onun değerli mensuplarına şükranlarını iletti.
Kentimizin önemli bir STK’sı olan Bursa Böbrek Hastaları Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin çabalarını ilgiyle izliyor ve takdir ediyoruz.
Adeta bir aile havasındalar.
Hastalar, organ verenler, dernek yöneticileri, doktorlar bir bütün olmuşlar.
Kürsüye Acıbadem Hastanesi Organ Nakil Merkezi’nden Dr. Bülent Oktay çıktığında daha da bilgilendik.
Böbrek bağışında ve naklinde Türkiye’nin ve Bursa’nın dünyadaki yerini net biçimde görebildik.
Bir çok kentet olmayan ikili böbrek naklinin Bursa’da yapılıyor olmasına sevindik.
Bülent Hoca, 2012’den bu yana görev yaptığı Acıbadem’de 860 hastaya böbrek nakli yapıldığını söyledi.
Bursa, Çanakkale ve Balıkesir’deki 5 merkezde ise geçen yıl 297 hastaya böbrek nakli yapıldığını hatırlattı.
Geçen yılki böbrek nakillerin yüzde 64’nün ise kadavradan yapıldığını ekledi.
Böbrek naklinde durum böyle.
Peki, ya diğer organların bağışında ve naklinde ne durumdayız?
Maalesef doktorlarımızla sohbet ederken Bursa’dan halen kalp nakli yapılmıyor olmasına üzüldük.
Bursa’daki kamu ve özel sağlık kuruluşlarında karaciğer, böbrek ve kornea nakli dışında diğer organ nakilleri yapılmıyor.
Oysa bağışta lider olan bir kentte kalp nakli yapılmaması büyük bir eksik değil mi?
Uludağ Üniversitesi’nde ve Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde kalp nakli yapılmaması düşündürücü.
Organ bağışı liderliğimize rağmen nakiller konusunda na ne yazık ki, Antalya hep öne çıktı.
Orada yapılan bir kaç popüler nakil bu şehri ve üniversitesini parlattı.
Bursa’nın bu eksiği daha fazla zaman kaybetmeden giderilmeli.
Sağlık Bakanlığı bu konuda yetişmiş kadrosu olan Bursa’yı desteklemeli.
Nakilde bonkör olan Bursa bu konuda ödüllendirilmeli.
Bursa bunu fazlasıyla hak eden bir şehir.