Önceki gün yolumuz Nilüfer Belediyesi‘ne düştü. CHP’li Başkan Mustafa Bozbey‘in kahvesini içtik.
İhsaniye Meydanı‘nda adını ‘Halk Evi’ koyduğu belediye binası, Beşevler’deki eski baraka ve Orhaneli Kavşağı’ndaki kiralık hizmet binasının ardından son derece ferah, aydınlık bir mimari ile dikkatleri çekiyor.
Kahve içimi sohbet sırasında söz binanın özelliklerine geldi.
“Nilüfer Belediye Binası’nın adına, belediyeclik literatüründe olmadığı halde, niçin ‘Halk Evi’ verdiniz. İktidar partisinin ilçe başkanı seçimi aldıklarında bu ismi sökeceğini ilan etti” diye sorduğumuzda, gülerek şu yanıtı verdi.
“Adı üstünde burası halkın evi. İsmini sosyal medyada açtığımız bir anketle biz değil, Nilüferliler belirledi. Nilüferliler koydu bu ismi. Öyle hiç siyasi ve ideolojik bir çağrışımı yok. Eğer halkevleri ile karıştırılıyorsa, bizimkinde halk ayrı, evi ayrı yazılıdır. Burası bize oy veren vermeyen bütün Nilüferlilerin evidir. Bu yüzden adını da Halk Evi koyduk” yanıtını verdi.
Ardından, Avrupa ülkelerindeki belediye binalarının hiç birinde bizde olduğu gibi, ‘Belediye Sarayı’ diye bir ibare bulunmadığını anlattı.
Bozbey, kahvenin ardından bizi belediyenin çok konuşulan ve meydanı kapattığı gerekçesiyle eleştirilen o uzun, ince bloğu gezdirdi.
O blokta, sanat galerisi, müdürlükler, ilçede örgütlü olan iki muhtar derneğinin ofisleri de var.
En dikkat çekici olanı da Başkan Bozbey’in Nilüferlileri Bursa’nın bütün milletvekilleriyle buluşturacağı ‘vekil odaları’.
Hepsi boş duruyor.
CHP’li milletvekillerinden başka kullanan olmamış.
CHP’nin yanı sıra, hem AK Parti hem de MHP‘li vekiller için üç ayrı oda ayrılmış.
Bir önceki seçimde HDP Bursa’da bir milletvekili çıkardığı için 4 oda ayrılmış, ancak son seçimde TBMM’de üç parti grubu kaldığı için o oda iptal edilmiş.
Ama o odaların bugüne dek müdavimleri sadece CHP’li vekiller olmuş.
Bozbey, halkın milletvekilleriyle görüşme sekreteryasını da kendilerinin üstlendiğini, AK Parti ve MHP’li vekillerin burayı kullanmayı tercih etmediklerini anlattı.
Peki, demokrasi, barış, özgürlük, vicdan, önce insan gibi kavramlara önem veren Bozbey, milletvekilleri için ayrılan odaların kullanılmamasını nasıl yorumluyor?
“Biz hepsine davetimizi yazılı olarak yaptık. Fakat kendi partimizin vekilleri dışındakiler cevap bile vermediler. Vatandaşımızın görüşme isteklerini Ankara’daki sekreteryalarına da bizzat ilettik. Burada kendilerine her türlü, telefon, faks, internet, ağırlama gibi hizmetleri sunmayı da vaat ettik. Ama kabul görmedi. Şimdi biz yılbaşında o odaları kimler kullanmış, kimler kullanmamış, kaç vatandaş görüşmek istemiş, kaçına yanıt verilmemiş. Tek tek kamuoyuna açıklayacağız. Bunu da her yıl tekrarlayacağız.”
Bozbey bir bakıma milletvekilleri için Nilüfer halkına o raporla bir karne sunmuş olacak.
CHP’li Başkan ile meydanı dolaşırken, vatandaşın burada gezmelerinin arttığını anlattı. Tıpkı Avrupa meydanlarında olduğu gibi.
Yakında içinde nilüfer çiçeklerinin de olduğu ‘Nilüfer Havuzu‘ hizmete girecek. Sipariş edilen nilüfer çiçekleri büyümüş.
Meydanın hemen bitişiğinde bir de ‘Şiir Kulesi’ bulanacak.
Burada ayın belirli günlerinde şiir dinletileri gerçekleştirilecek.
İstifa tartışmasına bakış
Başkan Bozbey ile buluşmuşken şu Mudanya Belediyesi‘ndeki CHP‘nin demokrasi tarihine unutulmaz harflerle kazınan belediye meclis üyelerinin peşin alınmış istifa dilekçekleri ve yürürlüğe konma biçimini de sorduk.
Başkan Bozbey’e, ‘4 dönemdir siz de böyle bir şey yaptınız mı’ diye sorduğumuzda net biçimde yanıtladı.
“Asla yapmadım, yapmam, onaylamıyorum. Böyle bir şeyi de doğru bulmuyorum. Bırakın istifa istemeyi, yürürlüğe koymayı ağza almayı bile reddediyorum. Bizim demokrasi anlayışımızda böyle bir şey yok” diyor.

Flipboard