Bugün için kentin en önemli sorunlarından biri Bursaspor’un içine düştüğü açmaz.

Elbette, şehrin trafik, çevre, altyapı, eğitim, sağlık vb. gibi sorunları öncelikli ama adı bu kentle bütünleşmiş bir spor kulübünün içinde bulunduğu sportif başarısızlık ve mali açmazı da çözmek öncelikler arasına girmiş görünüyor.

Bandırmaspor faciasının ardından herkes Bursaspor Başkanı Ömer Furkan Banaz ve yönetiminin nasıl bir karar alacağını ve ne gibi açıklamalar yapacağını merak ediyordu.

Beklenen o açıklama dün Başkan Banaz tarafından yapıldı.

Bursaspor’un 2. Lig’e düşmesi elbette içimizi yakıyor ama ortaya dökülen 1 milyar lirayı aşan borç yükü ve kulübün gelecek planları da iç açıcı değil.

Yönetimsiz kalmış ve Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş tarafından görevlendirilmiş heyet ile verilen lige tutunma mücadelesi ne yazık ki, kaybedildi.

Bunun nedenleri elbette uzun süre tartışılacak.

Fakat, ortada bir enkaz var.

Bursaspor bundan sonra yoluna nasıl devam edecek?

Hem 2. Lig’den tekrar yükselme hem de borçla boğuşma aynı anda nasıl yürütülecek?

Bütün bunları sadece Büyükşehir Belediyesi’nin ve mevcut yönetimin üstüne bırakmak doğru mudur?

Büyükşehir Belediyesi, tüm kentin hakkı olan kaynaklarından Bursapor’a bu miktarda bir parayı yasal olarak ayıramaz.

Kent olarak 1 milyar liralık borcu kapatabilecek bir yardım kampanyasına ihtiyaç var.

Ancak o borç kapandığında Bursaspor için gelecek planları yapılabilir.

Başkan Banaz Bursa’ya açık çağrı yaptı.

Tüm şehri son kez sorumluluk almaya ve destek olmaya çağırdı.

Banaz’ın çağrısı havada bırakılmamalı.

Kentin dinamikleri hemen, hiç vakit kaybetmeden harekete geçmeli.

Bu sorun, sadece Büyükşehir Belediyesi ve işbaşındaki yöneticilerle çözülebilecek bir sorun olmaktan çıkmıştır.

Borç stoku ancak şehirden gelecek güçlü destekle eritilebilir.

Bu amaçla Bursaspor’u mali kaostan ve sportif başarısızlıktan kurtaracak özel bir komisyona ihtiyaç doğmuştur.

Bu arada Banaz ve ekibinin göreve devam etmesi de doğru bir  karardır.

Bursaspor, bu şehrin kayyuma bırakılamayacak kadar paha biçilemez bir değeridir.

Şimdi, taşın altına hep birlikte el koyma vaktidir.

UNESCO Derneği Bursa’nın tanıtılması için kolları sıvadı

Başkanlığını kentimizin önde gelen iş insanlarından İlker Özaslan’ın yaptığı Bursa UNESCO Derneği’nin çalışmalarını bir süredir uzaktan izliyoruz.

Derneğin pandemi sonrası faaliyetlerini hızlandıracağı anlaşılıyor.

Elektronik postamıza gönderilen iletiyle Bursa UNESCO Derneği’nin önceki gün Mudanya’da gerçekleştirdiği buluşmada, kentin tarihi değerlerine sahip çıkma vurgusu vardı.

Başkan Özarslan, UNESCO Derneği’nin Türkiye’de sadece Bursa’da kurulu olduğunu hatırlatmış, üye sayılarını 70’e çıkardıklarını, artık faaliyetlerini de hızlandıracaklarını söylemiş. Bursa’nın tanıtımı konusunda kamu kurumları ve belediyelerle işbirliğine gideceklerini kaydeden Özaslan, “Bursa sevdalısı olarak Bursa’mızın tarihi değerlerine sahip çıkacağız” diye sözlerine eklemiş.

Bursa UNESCO Derneği, 22 Mayıs’ta Karacabey Longoz Ormanı’na gezi düzenleyecek. Ardından, 27 Mayıs’ta BAOB’da Türkiye’nin 19 kültür mirasının ve Aslantepe’nin anlatılacağı bir konferansa imza atacak.

Dernek üyeleri 29 Mayıs’ta İznik’i ziyaret edecek. 12-14 Haziran tarihleri arasında da Bursa’nın kardeş kentlerinden Almanya’nın Kulumbach şehrinden gelen heyeti Cumalıkızık’ta ağırlayacak.

Öyle anlaşılıyor ki, UNESCO Derneği, STK gücüyle kenti her platformda tanıtmak için çabalayacak.

Şehir Hastanesi’nde tanı cihazı krizi mi?

Bursa’nın pandemi döneminde yükünü alan Şehir Hastanesi’nde bugünlerde tanı cihazı sıkıntısının baş gösterdiği ve bunun da görevliler, hatsalar arasında kavga, gürültüye neden olduğu bilgileri geliyor kulağımıza.

Özellikle, gastroloji servislerinde kullanılan endoskopi ve kolonoskopi cihazlarının neredeyse tümüne yakının arızalandığı, tamire gönderildiği ve 1-1,5 yıldır bakımdan gelmediği ileri sürülüyor. Tamirden dönen cihazların da aynı gün tekrar arıza vermesi cabası.

Eldeki bir iki cihazla sürdürülen hizmetin de hastalara 3-4 ayı bulan kolonoskopi ve endoskopi günü verme gibi bir krize neden olduğu iddia ediliyor.

Bursa’nın bu en yeni ve en büyük sağlık kompleksindeki cihaz sıkıntısının kentimizi ziyaret eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya da iletildiği, ancak henüz bir netice alınamadığı  belirtiliyor.

Durum gerçekten iddia edildiği gibiyse, Bursa ve Bursalılar vahim bir tablo ile karşı karşıya demektir.

Bursa’nın vekilleri, iktidar partisi ve sağlık yöneticileri duruma el atmaları gerekir.

Koca bakanlık Bursa’daki bu sorunu çözemiyorsa vay Bursa’nın haline.