İhsan Aydın
İhsan Aydın

Bursa tasarruf projesi ile ülkeye nasıl model oldu?

Köşe Yazısını Dinle

Detaylarını Olay’ın dünkü haberinde okumuşsunuzdur. Bursa’da İl Enerji Yönetimi Birimi kurulmuş. Buranın başına da, projeyi görev yaptığı Yeşilyayla EML’de başlatıp, İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığıyla da Bursa’daki tüm okullara yaygınlaştıran Levent Yazıcı getirilmiş.
Yazıcı’yı önceki gün Olay Medya’da dinledik.

Anlattıkları duyunca hepimiz pür dikkat kesildik. Gerçekten Bursa’da geliştirilen bir yerli programla, ilimizdeki bin 300 okulun ve 5 yılda elektrik, su, doğalgaz gibi faturalarında 25 milyon liralık bir tasarruf sağlanmış.

Şimdi bunu Valilik aracılığıyla ilimizdeki 69 kamu kurumuna yaygınlaştıracaklar. Bütün hazırlıklar yapılmış, yönergesi çıkmış, Bursa’ya ülke genelinde projeyi uygulama sorumluluğu da verilmiş.

Doğrusu, bunları duymak hepimizi sevindirdi.

Büyük bir tasarruf hareketi başlatılmış.

Üstelik, Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle ülkedeki tüm kamu kurumlarında kullanılan enerjide 2023’e kadar yüzde 15’lik tasarruf hedefi konmuş.

Birim Yöneticisi Yazıcı, buna Bursa’da çok rahat erişileceğini ve il olarak başarı belgesini almaya hak kazanacaklarını anlattı.

Bütün ülkede bir yılda su, elektrik ve doğalgazda yüzde 15 tasarruf ne demek?

Bu büyük bir kaynağın devletin kasasında kalması anlamına geliyor.

69 kamu kurumunun 7 bin 200 abonesi böylece programa dahil olmuş oldu. Uzaktan akıllı sayaçlar ve yerli takip programı sayesinde önemli bir tasarruf sağlanacak.

İl Enerji Birimi Yöneticisi Yazıcı’ya Ankara ileride size, ‘tasarrufu abartmışsın’ diyebilir sözlerimizle takıldık.

Çünkü; hiçbir başarı cezası kalmıyor bu ülkede.

Levent Bey ve 29 kişilik ekibi şimdi bunu bütün ülkeye yayma görevini de üstlenmişler. Eminiz burada da başarılı olacaklardır.

Bugün hizmet aldığımız çoğu kamu kurumunun binalarında ne bir ısı yalıtımı var ne de tuvaletlerinde akan musluklar günlerce tamir ediliyor. Kalorifer yanıyor ama kapı pencere açık.

Bu açıdan kamu kurumlarını tasarrufa zorlayacak bu birimin desteklenmesi ve elinin güçlendirilmesi şart.

Bunu zaten uygulayan kamu kurumlarımız da yok değil.

Örneğin;

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yeni hizmet binasından hatırlıyoruz. Öğle arasında ve mesai sonunda binanın elektrikleri otomatik sönüyor. İhtiyaç halinde kullanılması söz konusu ise manuel devreye alınıyor.

Bu ve benzeri düzenlemelerle kamuda olağanüstü bir tasarruf sağlanabilir.

Manuel açıp kapanan birçok lamba sensörlü hale getirilebilir. Aynı şekilde musluklara da benzer aparatlar takılabilir.

Kamu kurumlarındaki israfın boyutunu kestirmek mümkün değil.

Projeye emek veren ve destekleyen yöneticileri kutluyoruz.

Marifet iltifata tabidir. Memlekette böylesi güzel işlere de imza atılıyor dedirten uygulamayı daha geniş kitlelere yaymalıyız.

 

Sorgun’da itiraza rağmen ÇED süreci devam ediyor

Keles’in süt ürünleri ile meşhur Sorgun Mahallesi’nde AK Parti Bursa eski milletvekillerinden Hüseyin Şahin’e ait ormancılık ürünleri şirketince açılıp  işletilmek istenen maden ve mermer ocakları için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu süreci devam ediyor.

Bu kapsamda Çevre Şehircilik ve İlkim Değişikliği İl Müdürlüğü Sorgun Mahallesi’nde 25 Kasım’da halk katılımı toplantısı düzenleyecek.

Verimli topraklarda hayvancılık ve tarım yaptıklarını ileri sürerek maden ocağı açılmasına karşı çıkan Sorgunlular projeye ilişkin görüşlerini bu toplantıda dile getirecekler.

Projenin yöre halkının itirazlarına rağmen ÇED süreci tamamlama aşamasına geldiği anlaşılıyor.

 

TBMM’nin küfürle sınavı

Bingöl’de bir şehit yakınına küfür eden İYİ Parti eski Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın açılan soruşturma sonucu milletvekili dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin fezleke Cumhuriyet Savcılığı ve Adalet Bakanlığı’nca TBMM’ye ulaşmış, buradan da Karma Komisyon’a havale edilmiş.

Meclisi şimdi büyük bir sınav bekliyor.

Şehit yakınının bacısına galiz hakaretlerle küfür eden o vekil için bakalım siyasi partiler nasıl bir karar verecek?

Komisyondan çıkacak karar sonra Genel Kurul’a gelecek.

İYİ Parti  Genel İdare Kurulu o vekile cezaya gerek duymadı.

Fakat, bu tavrın İYİ Parti’nin sağduyulu yöneticileri ve mensuplarını da rahatsız ettiğini düşünüyoruz.

Tahrike olsa bile, öfke kontrolünü olmayan vekil ve yöneticilerle İYİ Parti sık sık böylesi skandallarla boğuşmak zorunda kalacaktır.

TBMM’nin dokunulmazlığını kaldırmadan kendisini ve partisini zora sokan Türkkan’ın gereğini yerine getirmesi bize göre en doğru karar olacaktır.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X