Kar, Uludağ’nın zirvesiyle arkasındaki Bursa’nın Dağ ilçelerinin havasını soğuttu ve ilin güneyi beyaza büründü.
Hava koşulları soğuk fakat Büyükorhan’dan dün ilçeyi ısıtacak bir sıcak satış haberi geldi.
AK Partili Büyükorhan Belediyesi’nin önceki dönem ilçeye kazandırdığı 999 kilowatt kapasiteli güneş enerji santrali önceki gün yapılan ihaleyle satıldı.
Büyükohan Belediyesi’nin iştiraki Yaylakent şirketine ait tesis 6 milyon lira muammen bedel üzerinden açık artırma yöntemiyle satışa çıkmıştı.
Dün Yaylakent Akaryakıt Turizm Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Genel Müdürü Aydın Balıcı ile konuştuk.
İlçeye bağlı Cuma Mevkii’nde 19 dönüm alan üzerine kurulu güneş enerji santralinin satış ihalesine üç firmanın dosya aldığını, bunlardan birinin çekildiğini, kalan iki firmadan da santrali 6 milyon 520 bin liraya Koçak Yapı’nın aldığını söyledi.
Firmanın enerji lisans sözleşmesiyle birlikte araziyi de devralacağını öğrendik.
Satış onayının ardından belediye kasasına aylık 150 bin lira kaynak sağlayan tesis böylece özel sektöre geçmiş olacak.
4 bin güneş enerjisi paneli bulunan tesisin satışıyla birlikte borçlar ve hacizler nedeniyle ekonomik kıskaç altındaki Büyükorhan Belediyesi de kısmen rahatlayacak.
Belediye’nin bu gelirle, personele, ilçe esnafına ve diğer alacaklılara olan borçlarının bir bölümünü kapatması bekleniyor.
Çünkü; ilçenin gözü günlerdir bu satışın üzerindeydi.
Bir tek o ilçe öksüz kaldı
Bursa’nın İl Sağlık Müdürü değişti.
Siyasi irade, 10 yıldır bu kurumun başında bulunan yöneticiyi Ankara’ya çekti.
Yerine ise Yolava’nın eski İl Sağlık Müdürü atandı. Ki, bana göre bu da tartışılır.
Bursa’da Sağlık Müdürlüğü yapabilecek bir doktor bulunamadı mı?
Değişimin gerekçesini öğrenebilmiş değiliz ama mutlaka bir siyasi, idari gereklilik doğmuştur.
Bir bürokratın 10 yıl aynı koltukta oturması bazen hizmet körlüğüne de neden olabilir.
Bursa’da böyle 1-2 bürokrat var.
Onlardan biri mahkeme kararıyla gidip geldi. Sonuncusu da Bursa’dan Başkent’e alındı.
Elbette yapılan hizmetleri halk takdir ediyordur.
Ama hafızamızda kalan bir konuyu da okurlarımıza aktarmak isteriz.
Son 17 yılda Bursa’nın 17 ilçesinden 16’sına irili ufaklı sağlık tesisleri yapıldı.
Hedef 17 ilçenin tümünün sağlık yapılarını, hastanelerini yenilemekti.
Bu konuda maketler, projeler, ihale hazırlıkları yapıldı, gelen bakanlar, siyasiler, bürokratlarca sözler verildi.
Ama bir tek ilçe bu konuda öksüz bırakıldı.
O da Bursa’nın en uzak ilçesi Harmancık idi.
Nüfus azlığından mıdır nedir, bu ilçenin metruk sayılabilecek hastanesinin yıkılıp yenilenmesi konusunda Sağlık Bakanlığı ve Bursa İl Sağlık Müdürlüğü hep ayak diredi.
Hiç unutmuyoruz.
Bursa milletvekili eski bir sağlık bakanının da sık sık gidip Eko Turizm tesislerinde konakladığı o ilçeye verdiği yeni hastane binası sözü arşivlerde saklı.
Nüfusu bahane ederek buraya bir butik hastane yapılmasına sıcak bakmayanların Doğu, Güneydoğu ve Karadeniz’de bu ilçeden daha az nüfuslu yerleşimlerin yeniden inşaa edilen kamu sağlık yapılarını bir hatırlasınlar.
İşin trajikomik bir başka boyutu daha var.
Harmancık’ın eski hastane binasını da ilçe halkı 80’li yıllarda esnaftan ve halktan toplanan paralarla kendileri yaptı.
Yani o ilçeye bakanlık hastane binası yapmadı.
Ama o bina artık Türkiye’nin 4. büyük iline yakışmıyor. Fiziki durumu Anadolu’daki sağlık ocaklarından bile daha kötü.
Bursa’nın Sağlık Müdürü değişti, eskisi Harmancık’ı 10 yıl boyunca oyaladı.
İnşallah yeni gelen de aynısını yapmaz.
Yeni bürokrat, Bursa’daki ilk hastane ziyaretini bu ilçeye yaparak, durumu yerinde görmeli.