Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından biri de belediye meclisleri ve oraya seçilen üyelerdir.
Büyükşehir Belediye Meclisleri şehir adına sözü olan her üyenin görüşünü rahatlıkla, özgürce ifade edebileceği platformlara dönüştürüldü.
Örneğin;
İl Genel Meclislerinin kapatılmasının ardından Büyükşehir Belediye Meclisleri il genelinde söz sahibi konuma geldi.
Yerel parlamento konumuna büründürülen Büyükşehir Belediye Meclisleri il sınırlarına kadar her türlü kararın çıktığı organ kimiliği kazandı.
Fakat, son aylardaki oturumlarda özellikle muhalefet sözcülerinin, CHP başta olmak üzere Bursa’nın şanına, büyüklüğüne ve olgunluğuna yakışmayacak bir dil kullanılması, tavır takınması son derece üzücü.
Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki CHP Sözcüsü’nün ve bazı üyelerin, bu meclislerde yılların verdiği deneyimin arkasına sığınarak hemen her oturumda AK Partili Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a, AK Parti Grubu’na tepeden bakan, üstenci, müstehzi tavırlarını şaşkınlıkla izliyoruz.
Aktaş’ın İnegöl kökenli olması sanki bir eksiklik olarak görülüyor.
İnegöl Bursa’nın bir parçası değil mi?
Oysa, partisinin aday gösterdiği Aktaş Bursalıların hür tercihleriyle o koltuğa oturtulmuş bir isim.
Hakaretvari, alaycı, aşağılayıcı yaklaşımlar Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’ne ve onun değerli üyelerine yakışmıyor.
Muhalefet her türlü eleştiriyi yapacak.
Bu demokrasinin olmazsa olmazı.
Ama bunu dillendirirken hakaret etmeyecek, aşağılayamayacak, üstenci, jakoben bir tutum sergilemeyecek.
Yoksa, aynı yaklaşım bu kez iktidar partisinden, onun sözcülerinden ve üyelerinden de gelebilir.
Bu da meclisin şanına şakışmaz.
Şehrin yegane karar organı olan Büyükşehir Belediye Meclisi’nde gözlerimiz eskilerin naif, son derece kibar, beyefendi muhalefet üyelerini aramıyor değil.
Hele şimdi oturumlar, canlı yayınla on binlerce hemşerimizin izleme şansı olan bir ortam yapılıyor.
Daha dikkatli olmak gerekmiyor mu?
Büyükşehir yolu genişletip, asfaltladı Sadağı Kanyonu’na ulaşım rahatladı
Bursa’nın gizli kalmış hazinelerini ortaya çıkarmak ve buralara daha fazla turist çekmek için Büyükşehir Belediyesi’nin son turizm hamlesini okumuşsunuzdur.
Denizinden ovasına, dağından göllerine kadar hemen her güzelliğini değerlendirmek isteyen Büyükşehir Belediyesi bir yandan da ilçelerdeki bu saklı hazinelerin yollarını elden geçiriyor.
Orhaneli ilçesindeki Sadağı Kanyonu yolu Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı’na bağlı Yol Şube Müdürlüğü ekiplerince soğuk asfaltla kaplandı.
Gelişmeyi de Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt sosyal medya hesabından duyurdu.
Önce genişletme çalışmaları yapılan kanyon yolu daha sonra da asfaltla kaplandı. Başkan Aykurt, bayram boyunca bölgeyi ziyaret edeceklerin olumsuz bir durumla karşı karıya kalmaması için yeni asfaltlanan yolda araçlarıyla yavaş seyretmelerini istedi.
Aykurt, “Bayram öncesi Sadağı Kanyonu’ndaki yol çalışmalarımızı hızlandırarak tamamladık. Ziyaretçilerimizin olası bir kazaya meydan vermemek için yavaş ve dikkatli olması gerekmektedir” ifadelerini de paylaştı.
Bu tabela Keles girişine çok yakıştı
Bugünler, birlik ve beraberliği ihtiyaç duyulduğu günler.
Toplumumuz büyük bir salgınla mücadele ediyor. Her gün kayıplarımız var. Ancak ilçelerimizden de içimizi ısıtacak haberler de gelmiyor değil.
Keles Belediye Başkanı Mehmet Keskin ilçe girişine astırdığı mesaj yüklü tabelayla Türklük vurgusu yapmış.
Hem giriş hem de çıkışta akşamları ışıklı olarak görülebilen, ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ yazısı hemen herkesin beğenisin kazanmış.
Kocayayla’sında Türklüğün mayasının, tohumlarının atıldığı bu şirin ilçemize doğrusu mesaj yüklü tabela çok yakışmış.
Mehmet Başkanı, emeği geçenleri ve ekibini kutluyoruz.