12 binden fazla personeli ile Bursa Büyükşehir Belediyesi neredeyse Türkiye’nin en fazla çalışana sahip holdinglerinden biri.

Bir kamu kuruluşu ama siyasi otorite tarafından yönetiliyor. 17 ilçeye birden hizmet götürme yükümlülüğü var.

Türkiye’nin en büyük altyapı kuruluşlarından biri olan BUSKİ Genel Müdürlüğü’nü de bünyesinde barındırıyor. 8 adet iktisadi işletmesi (şirketi) var. 3 milyondan fazla nüfusa sahip bir kentin sakinlerine birden çok sektörde hizmet sunuyor.

Dolayısıyla, bünyesinde de binlerce emektara ekmek veriyor. Bunların bir kısmı emekli oldular. Fakat Büyükşehir Belediyesi kendilerini unutmadı, vefa gösterdi.

Yakın geçmişte Büyükşehir ve bağlı iştirakleriyle iktisadi işletmelerinde görev yaparken emekli olan yüzlerce çalışana Başkan Alinur Aktaş önceki akşam Merinos AKKM’de bir vefa yemeği verdi ve kendilerine şimdiye dek Bursa’ya, ülkemizin deprem ve afet bölgelerine verdikleri hizmetler için teşekkür edip, plaket sundu.

“Biz büyük bir aileyiz. Sizinle yol arkadaşlığı yapmak güzeldi. Hizmetleriniz için teşekkür ediyorum” diyerek de emekli olsalar da belediyeden ayrılanları onore etti.

Şüphesiz, Bursa’ya ve burada yaşayanlara hizmet sunmak kutsal bir görev. Aileleriyle birlikte vefa gecesine katılanlar da emekli olsalar da uzunca süre ekmeğini yedikleri kurumdan gelen çağrıya karşılık gösterdiler.

Başkan Aktaş içlerinden sembolik olarak Büyükşehir, BUSKİ ve şirketlerde görev yapanlardan birer emekliye plaketlerini takdim etti.

Başkan Aktaş kürsüde konuştu ama hiçbirinden  seçime dönük bir talebi yoktu.

Zabıta Daire Başkanlığı’ndaki görevinden ayrılan ve Büyükşehir’de 40 yıl çalışan Mustafa Mutlu’ya da plaketini bizzat Aktaş kendisi verdi.

Vefa yemeğinde Orkestra Şube Müdürlüğü sanatçılarının sunduğu mini konser de geceye katılanlara sürpriz oldu.

Ahde vefa göstermek gerek.

Gerçekten Büyükşehir Belediyesi’nin değişik birimlerinde mesai mefhumu gözetmeksizin çalışan cefakar emektarlar  kurumlarından ayrılmış olsalar da davetle hatırlanmaları, plaketle  onurlandırılmaları güzel bir haslet.

Bunun şehrimize aidiyet hissini de güçlendireceğine inanıyoruz.

Bu vesileyle, Büyükşehir Belediyesi’nin değişik birimlerinde emekliliğe hak kazanmış çalışanlara biz de yeni yaşamlarında sağlık, mutluluk diliyoruz. Bir kısmını tanıdığımız emektarların Bursa’ya hizmetlerine şahidiz.

 

Bugün Bozbey cumartesi Aktaş projeleri açıklıyor

31 Mart yerel seçimlerine artık bir ay gibi zaman kaldı. Zaman su gibi akıp geçiyor.

2019 seçimlerinin üstünden 5 yıl geçti. Bir ay sonra yeni seçimle kent yöneticilerimiz bir kez daha belirlenecek.

Bursa’nın seçiminin iki aday arasında geçeceğini yazıp çiziyoruz. AK Parti ve CHP adayları iddialı. Anketler iki adayın iddiasını ortaya koyuyor.

CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, bugün Genel Başkanı Özgür Özel’in de katılacağı programla BAOB’da Bursa için planladıkları projeleri kamuoyuna duyuracak.

Bozbey 2019’daki projelerini de BAOB’da açıklamıştı.

Keza, AK Parti’nin adayı Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da cumartesi günü Merinos AKKM’de hem basınla hem de teşkilat mensupları ve STK’larla ayrı ayrı projelerini paylaşacak.

Aktaş’ın mega projeler adını verdiği sunumunda kent için en çok dönüşüm ve ulaşım projelerinin üzerinde durması bekleniyor.

 

27 yıl geçti ama hafıza unutmaz

28 Şubat’ın toplumsal hafızada oluşturduğu ağır tahribat, üstünden 27 yıl geçse de unutulmuyor. Yargı, asker ve bürokratik vesayetin millet iradesini hiçe saydığı, baskı ve tehdidin, ayrıştırmanın, ötekileştirmenin, tek tip insan dayatmalarının tavan yaptığı utanç yıllarında yüz binlerce insan mağdur edildi, milyonlarca insan aşağılanıp, hakir görüldü.

Eğitim başta olmak üzere çalışma, tedavi görme, kamuya ait binaları kullanma vb. gibi temel hakları hukuksuzca gasp edildi.

28 Şubat süreci ülke tarihimizin sayfalarına kara bir leke olarak girdi.

Ne yazık ki, bir kısmı yargılansa da kamuda ve özel sektörde buna sebep olanların çoğu sorguya bile alınmadı.

Fakat mağdur kitle onları biliyor, tanıyor ve unutmuyor. Türkiye’yi bir daha vesayet bataklığına çekmek isteyenlere karşı da 2002’den bu yana siyasal tercihinden vazgeçmiyor.

O kitle halen, toplumun temel değerleriyle çatışanlara ülkeyi yönetme, iradesini gasp etme fırsatı sunmuyor.

28 Şubat’ın mağdur kitlesinin bugün bile gasp edilen haklarının tümüyle iadesi sağlanmış değil.

Derelerin üstünden çok sular aktı.

Vesayetçiler bir gün o gücü tekrar bulabilirler mi bilmiyoruz ama, sebep oldukları mağdur kitle, unutulan vesayet ile zulmün tekrarlanacağının bilincinde.