Hep yazıp çiziyoruz. Görevini ve sorumluluğunu onca yıldır yerine getirmeyen siyasiler ve bürokratlar yazdıklarımızdan alınabilir, bizim için hiç bir önemi yok.

Fakat ortada bir gerçek var.

Bu kentin güneyindeki ilçelere ulaşım öteden beri sıkıntılı. ‘Hiç yatırım yapılmıyor’, ‘çalışma yapılmıyor’ diyen de yok.

Ancak bölge insanı için hayati önem arz eden yol genişletme, tünel, asfalt yapım işlerinin bu kadar uzaması, sarkması düşündürücü.

Dün Orhaneli, Keles, Büyükorhan ve Harmancık’a bağlantı sağlayan yolun Doğancı Barajı etabındaki çalışmalar sırasında yeni bir felaket daha yaşandı.

Yolda istinat duvarı çalışması yapan firmanın iş makinelerinin bulunduğu bölgede kayma oluştu.

İş makinelerini bekleyen bir hemşerimiz aracı içinde yaşamını yitirdi, iki iş makinesi de kullanılamaz hale geldi.

Geçenlerde de tam Doğancı Barajı virajında bir beton mikserinin içinde sürücüsü olan aracın üstüne devrilmesiyle büyük bir felaketin eşiğinden dönülmüş, bayan sürücü şans eseri araçtan sağ olarak çıkarılmıştı.

O zaman da yine bu sütunlardan alternatifsiz dağ yolundaki çileye dikkat çekmiştik.

Zira, yol o kaza nedeniyle saatlerce trafiğe kapalı kalmış, sürücüler isyan etmişti.

Dün de öyle oldu.

Heyelan nedeniyle 4 ilçeye ulaşım bir süreliğine aksadı.

Açıkçası, Bursa’da siyaset yapanların bu bölgenin yolunun niçin önem arz ettiğini dünkü heyelanla bir kez daha kafalarına sokmaları gerekiyor.

İnanın, Karadeniz’de ya da bir başka bölgede böyle sıkıntılı bir yolun senelerce ihmal edilmesine kimse göz yumamaz. O yörelerin siyasetçileri de buna izin vermezler.

İktidar partisinin Bursa’daki öncelikli projeleri arasında bulunan bu etaptaki yol çalışmaları umarız daha fazla uzamaz.

Görüldüğü gibi çalışma sarktıkça, can kayıpları da devam ediyor.

 

Kaya’dan STK’lara internet sınıfı çağrısı

 

Pandemi sürdükçe çocukların yeniden okullarda yüz yüze tam zamanlı eğitim öğretime geçmesi zor görünüyor.

Bu yüzden Milli Eğitim Bakanlığı’nın uzaktan eğitim modeli EBA yayınlarına erişimin her alanda açılması şart.

Dün, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Dağ-Der’in eski genel başkanlarından Prof. Dr. Ali Kaya aradı.

Dağ ilçelerinin köy dernek başkanlarına seslenen Prof. Kaya, EBA yayınlarına erişim imkânı olmayan yöre çocukları için her mahallede dernekler ve muhtarlıklar işbirliğiyle internet sınıfları açılmasını önerdi.

Prrof. Kaya, derneklerin temin edeceği yeterli sayıda bilgisayar ve internet aboneliğiyle köylerde EBA yayınlarına ulaşamayan çocuk kalmayacağını belirtti.

Kendisinin doğum yeri olan Keles’e bağlı Gelemiç Mahallesi’nde bu amaçla bir internet sınıfı oluşturduklarını kaydeden Kaya, bunu Dağ ilçelerinde 100 dolayındaki STK’nın başkanlarınca da yapabileceğine işaret etti.

 

Yer değişikliğine kızıp sendikadan istifa ettiler

 

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde bir süre önce 55 yaşın üstünde göreve devam eden ve aralarındaki eski yöneticilerin de bulunduğu 50 civarındaki deneyimli zabıta memuru Zabıta Daire Başkanlığı’nca değişik ilçelere görevlendirilmişlerdi.

Bu duruma tepki gösteren tecrübeli zabıta memurlarının MEMUR-SEN’e bağlı BEM-BİR-SEN’den istifa ederek KAMUSEN’e geçtiklerini öğrendik.

Durumu fark eden BEM-BİR-SEN yöneticilerinin, istifalarını geri almaları halinde ilçelere gönderilen memurların yeniden kent merkezine çekileceği sözü üzerine bir kısmının eski sendikalarına ve merkeze döndüğü konuşuluyor.

Ancak KAMU-SEN’de kalanların taşra ilçelerindeki görevlendirmelerinin ise devam ettiği dillendiriliyor.

Zabıta, idare ve sendikalar arasında ilginç bir görevlendirme, istifa ve restleşme dikkat çekiyor.