Dokuz ay sonra yeniden 6 Şubat depremlerinde büyük hasar gören Hatay’dayız. Bu kez kentimizin ve komşu 3 ilin elektrik şebekesini işleten UEDAŞ’ın davetlisi olarak Hatay’ı dolaştık.
Daha evvel iki kez Hatay’ı Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin deprem sonrası yaptıklarını incelemek için ziyaret etmiştik.
Hatay’da büyük değişim olmuş. Daha Defne ilçesi girişinden itibaren moral bozan enkaz görüntüleri büyük ölçüde ortadan kalkmış. Depremin izlerini tümüyle silmek mümkün değil. Enkazın Hatay Valiliği’nin resmi açıklamalarına göre il genelinde 9 ayda yüzde 78’i kaldırılabilmiş. Çarşıda yaşam başlamış, ticaret canlanmış. Esnaf kendi dükkanlarını onarıp hizmete açmış.
Devlet acıları sararken, çadır ve konteynerkentlerden sonra kalıcı konutlar için de çalışmalarını sürdürüyor. Vatandaş ise dört gözle o konutları bekliyor. Başlarını sokacak konteynerlere yerleşmişler. Kış geliyor. Yapımı tamamlanan konutlar peyderpey hak sahiplerine teslim edilecek.
Uludağ Enerji’den depremzedeye sosyal yaşam ve gelişim desteği
UEDAŞ CEO’su Sinan Öktem, Kurumsal İletişim Direktörü Yusuf Ziya Yüce’nin de katıldığı programla Bursa Büyükşehir Belediyesi Konteynerkenti içinde faaliyet gösteren Uludağ Enerji Hatay Yaşam ve Gelişim Kampüsü’nü gezdik.
Burada, Bursa Uludağ Üniversitesi görevlileri, Travma ve Afet Ruh Sağlığı Çalışmaları Derneği ve PANOFFECT isimli özel bir kuruluşun desteğiyle konteynerkentte yaşayanlara sosyal destek ve gelişim sağlanıyor.
Uludağ Enerji’nin 9 konteynerlik kampüsünde çocuklara oyun atölyeleri, kadınlara el sanatları ve kadın emeği atölyeleri kurulmuş. Burada kadınların kendi el emekleri Bursa’da satılarak destek olunuyor. Psikolojik destek ihtiyacı duyanlara da üniversite psikologları yardımcı oluyor.
Uludağ Enerji CEO’su Öktem, daha depremin hemen ardından arama kurtarma ekipleri gönderdikleri Hatay’da daha sonra açtıkları kampüsle de sosyal desteği sürdürdüklerini anlattı. Açtıkları kampüsten bugüne dek 5 bine yakın depremzede faydalanmış. Öktem, Uludağ Üniversitesi desteğiyle ve Halk Eğitim Merkezi aracılığıyla da kadınlara ve çocuklara psikolojik destek ve el beceri atölyeleri kurduklarının söylüyor. 2 yıl sürecek atölye çalışmalarından 40 bin depremzedenin yararlandırılması öngörülüyor.
Uludağ Enerji’nin kampüsünde depremzede ailelerle de konuştuk.
Devletin ihtiyaçlarını karşıladığını anlatıyorlar. Ama bir yoksulluk da göde çarpıyor. Yıkımın ağır travmasını kısmen atlamışlar ama kaybedilen yakınlarını unutamıyorlar. Çocuk ve kadın atölyelerinin ihtiyaçları Uludağ Enerji tarafından karşılanıyor. UEDAŞ, depremin hemen ardında başlayan çalışmalarını sürdürecek.
Devlet ve belediyeler birlikte tarihi yapıları ayağa kaldırıyor
Çarşıda dolaşırken kültürel mirasa da devletin sahip çıktığını fark ettik. Tümüyle yıkılan Hatay Meclis Binası, Habibi Neccar Camisi, Ulucami’nin restorasyonu başlamış. Ulucami’yi Bursa Büyükşehir Belediyesi Habibi Neccar Camisi’ni ise Konya Büyükşehir Belediyesi ayağa kaldırıyor. Çarşı içindeki irili ufaklı kültürel mirasın restorasyonu da başlamış. Diğer tescili binalara ise Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’nun onay olmadan dokunulmuyor.
Hatay’a belki bir dokuz ay sonra bir daha geldiğimizde kalıcı konutların bitmiş ve tarihi mirasın bir bölümü de ayağa kalkmış olabilir.
Konteynerkentte depremden sağ kurtulmuş ama oğlu ve gelinini kaybetmiş 113 yaşındaki bir Hatay çınarı ile de karşılaştık.
Meyli Ata teyzemiz tam 113 yaşında. Diğer gelini ona bakıyor. Bursa’dan gelen heyete dua eden Meyli teyze gururla Atatürk’ün Hatay’ı ziyaretinde atının yularını çektiğini söylüyor.
Hatay’da çok acılı hikayeler var. UEDAŞ o acıları hafifletme adına güzel bir adım atmış.