Bursa bu yıl Uluslararası Festival’in 61.sini gerçekleştiriyor. Kültürpark hemen her akşam cıvıl cıvıl. Hemşerilerimiz sıcak yaz günlerinde, akşamları kent içinde kalmış bu nefeslik parkta serin havayla rahatlıyor.

Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı’nın düzenlediği festivalde, Karsu ve Bursa Bölge Senfoni Orkestrası’nın muhteşem açılış konserinin ardından tam gaz eğlence devam ediyor.

Biz de önceki akşam Arif Susam, Cengiz Kurtoğlu ve Ümit Besen’in yer aldığı konseri izledik. 80 ve 90’ların fantezi müzik starlarını dinlerken, onlarca yıl gönüllerimize yerleşmiş şarkıların hafızalara nasıl kazındığını düşündük.

Efsanelerin, dillere dolanan o ‘Durdur bu nikahı’, ‘Yıllarım’, ‘Gelin olmuş gidiyorsun’, ‘Liselim’, ‘Alışmak sevmekten zor geliyor’ ve ‘Nikah masası’ gibi unutulmaz şarkıları bir kez daha Bursa Açık Hava’yı inletti.

Ülkeye taverna kültürünü ve fantezi müziği sevdiren bu üç usta ismi dinlemek için Bursalılar Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’nu tıklım tıklım doldurdular.

Sadece Açık Hava Tiyatrosu’nun içi değil, dışında da yeşil alanlarda yer bulabilen yüzlerce hemşerimiz ustaların kendilerini göremeseler bile müziklerini dinlediler.

Şunu peşinen belirtmeliyiz ki, halkın gönlünde taht kurmuşsanız, nefesinizin son anına kadar da müzik yapsanız, dinlenir ve saygı görürsünüz.

Ümit Besen, Arif Susam ve Cengiz Kurtoğlu ilerlemiş yaşlarına rağmen bugün de hemen hemen her yaştan insanın beğenerek dinleyebilecekleri bir saygınlığa eriştiler.

Önceki akşam Açık Hava’daki coşku görülmeye değerdi.

Her üç sanatçımızın onlarca yıl önce çıkardıkları şarkılar hep bir ağızdan, Açık Hava’yı dolduran tüm seyirciler tarafından seslendirildi.

Şuna kanaat getirdik.

Demek ki, sanatına siyaset bulaştırmayanlara toplumun tüm kesimleri değer verip, saygı duyuyor.

Elbette, bu üç ismin de kendilerince birer siyasi düşünceleri, görüşleri vardır.

Fakat, bunu işlerine yansıtmıyorlar.

Başka bir gerçek de şu ki;

Bursa Büyükşehir Belediyesi ile Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı sanatçı seçiminde doğru tercihler yapmışlar. Halkın beğenisini kazanmış, müziği yıllarca dillerden düşmeyen isimleri de hemşerilerinin ayağına getirmişler.

Belediyecilik salt yol, su, çöp toplama, asfalt, temizlik, park bahçe hizmeti değildir.

Hemşerilerinin hayatını kolaylaştıran, yaşam standardını yükselten, onları oturdukları şehirde memnun kılan her hizmeti sunmak asıl gerçek belediyeciliktir.

Kültür ve sanat etkinlikleri de bu kapsamdadır.

Emek veren herkesi tebrik ediyoruz.

 

Emekliye kök maaş şoku

Beklenen seyyanen zam suya düştü ama yüksek oranlı bir artış olabilirdi.

O da olmadı.

Emekliye yüzde 25’lik bir artış öngörüldü.

Kimle konuşsak, bu duruma isyan ediyor. Hele, bir kök ücrete artış garabeti var ki, bu durumu maaşı hiç artamayan emekliye izah edemezsiniz.

Dün konuştuğumuz iki emekli dostumuz, ücretlerinde sadece 33 ve 165 liralık artış olduklarından bahsettiler.

Nasıl olur diye sorduk.

Nasıl olması mı var?

SGK’nın ve Maliye’nin çok bilmiş uzmanları böyle uygun görmüşler. Torba yasada, sadece kök ücrete yüzde 25’lik artış kararı alınırken, TBMM’de buna oy veren milletvekilleri de aynı yanlışa imza atmışlar.

Düşünün; size, ‘maaşınıza yüzde 25 zam yaptık’ deniyor ama bankaya gittiğinizde aslında o zam ortada yok. Olsa da komik bir düzeyde.

Şimdi, ücreti sadece 33 lira artan Baraklılı Halil efendiye bunu nasıl açıklarsınız?

Oysa, emekli maaşlarına yüzde 25’lik bir zam yapılmadı mı?

Kök maaş garabeti AK Parti’yi bu yaz çok yoracak görünüyor.

TBMM yeniden toplanıp çare bulur mu bilmeyiz ama emeklide bu konuda müthiş bir reaksiyon var. Uğultu artıyor.

Üstelik, artık AK Partililer de bunu çekinmeden dillendiriyorlar.

 

Zabıta 24 saat esaslı çalıştırılmıyor mu?

Arayan, belediyeci bir okurumuzdu. Kendisi Osmangazi’de çalışıyor ama Nilüfer’de oturuyor.

Belediye mevzuatına son derece hâkim.

Malumunuz, son dönem eğlence mekânlarının toplandığı ilçe Nilüfer oldu.

Özellikle yeni bulvar ve caddelere sahip meşhur semtlerde eğlence mekânları kaynaklı gürültü kirliliği had safhaya ulaşmış durumda.

Belediyeci dostumuz, Nilüfer’in 23 Nisan Mahallesi’ndeki Mithatpaşa Caddesi’ndeki gürültüyü bildirmek için aradığı Nilüfer Belediyesi’nde, gece 00.00’den sonra nöbetçi zabıta bulundurulmadığını öğreniyor.

Oysa, o da biz de biliyoruz ki, Zabıta Teşkilatı’nın 24 saat çalışma esası var. Kanun ve yönetmelikler böyle emrediyor.

Okurumuz, “Gürültüyü bir kenara bıraktık, Zabıta nasıl olur da nüfusu 500 bini aşmış koca bir merkez ilçede 24 saat esaslı çalıştırılmaz” diye soruyor. Yani, belediye gece 12’den sonra  ilçenin her şeyini Polis ve Jandarma’ya yıkmış görünüyor.

Aklımıza, fazla mesai ücreti vermemek için mi acaba böyle bir karar alındı sorusu geliyor.

Fakat, zaten zabıta memurlarının fazla mesai ücretleri her yıl otomatikman meclis kararıyla artıyor.

Belki ilçede yeterli zabıta memuru olmayabilir.

Okurumuzun bu sorusuna Nilüfer Belediyesi yöneticileri yanıt vermeli.