Filistin’de, Gazze’de büyük bir soykırım yaşanıyor. İsrail, atom bombası gücünden çok daha fazla bir patlayıcıyı Gazze şehrinin üstüne bırakmaya devam ediyor. Şehir enkaz yığınlarına döndü.
Binlerce Müslüman yaşamını yitirdi bunlardan yarıdan fazlası, elinde silah olmayan masum çocuk ve kadınlardan oluşuyor.
Gazze şehrindeki 200 bin konut atılan bombalarla yerle bir oldu. İnsanlık bu coğrafyada verdiği sınavı geçemedi, geçemiyor.
Medeni sandığımız ülkeler katliamın Gazze haritadan silinene dek sürmesini destekliyor. Bu iş bir Haçlı savaşına dönmüş durumda.
Gazze’de yaşanan bu katliama karşı dünyadaki başka insanların da yapabileceği bir şeyler olduğunu görüyoruz.
Bugünlerde siz de farkında mısınız bilmiyoruz.
Sosyal medyadan İsrail menşeeli ürünlere dönük boykot çağrıları yapılıyor. Marketlerde İsrail menşeeli ürünlerde görülmemiş fiyat indirimleri yapılmış.
Dün sabah biz de girdiğimiz bir markette fark ettik. Fiyatlar kimi ürünlerde yarı yarıyanın da altına inmiş.
İnsan düşünmeden edemiyor.
Acaba, İsrail orijinli ürünler, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı için yapılan indirim çağrılarına uyularak mı aşağılara çekildi?
Hayır.
Sanmıyoruz.
Bugünlerde kimi duyarlı yurttaşlarımız üzerinde Gazzeli masum çocuk, kadın ve yaşlıların kanları bulaşmış İsrail ürünlerini almıyor, yerine muadilini tercih ediyor.
Böyle olunca da raflarda şişmeye başlayan ürünlerin fiyatları aşağılara çekilerek, halkın bunları almaya devam etmeleri sağlanmak isteniyor.
Peki, boykot ne kadar etkili olacak?
Geçmişte de çokça denendi. Bir netice alınamadı. Bu işi sulandırıp, sokak ve caddelere meşrubat dökenler de yok değil.
Yine bir süre sonra unutulur beklentisi var.
Bunu kestiremiyoruz.
Fakat, Gazze’deki soykırıma dünyadaki sivil insanların da verebileceği tepkilerden biri bu.
Gazze’de kana doymayan, masum ayrımı gözetmeksizin kadın ve çocukları da katleden bir ülkenin mallarına karşı başlatılmış bu boykot büyüyerek devam ederse, belki Yahudi şirketleri kendi hükümetleri üzerinde baskı kurmaya başlarlar.
İsrail’in acımasız saldırılarını durdurabilmenin yolu belki de budur.
Çünkü;
Müslüman devletler, 2,5 milyon Gazzeliyi küçük bir toprak parçasına sıkıştırıp, bombalarla topluca katleden İsrail’i halen seyretmeye devam ediyorlar.
Yitirilen 8 bine yakın can da katil İsrail’i tatmin etmiyor.
Asırlık cumhuriyet
Ulus olarak yarın Cumhuriyet’in 100. yılını kutlayacağız.
Küllerinden yeni doğmuş bir ülkenin bağımsızlığının dünyaya haykırıldığı bugünde millet olarak bir asrı tamamlamanın da sevinci içerisindeyiz.
Türkiye’nin hür ve daha büyük daha gelişmiş bir ülke olması için 100 yıl önce ve sonrasında seve seve canlarını feda etmiş ecdadımızla ne kadar övünsek azdır.
Onları her yıl olduğu gibi bu yıl da rahmetle, minnetle anıyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet yaşaması ve kalkınması için hepimizin sorumlulukları var.
Çok çalışmak, ülkemizi büyütmek, her alanda geliştirmek zorundayız.
Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir cumhuriyet bırakma sorumluluğumuz bulunduğunu unutmamalıyız.
Cumhuriyetin 100. yılını görmek bizlere kısmet oldu.
Gelecek nesillerimiz de 200. yılında, cumhuriyetin 2. asrında umarız çok daha gelişmiş bir ülkede yaşama fırsatı bulurlar.
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
Hastanelerimizde 65 yaş üstüne öncelik kalktı mı?
Bildiğimiz kadarıyla Sağlık Bakanlığı’nın ülke genelindeki sağlık kuruluşlarında yaşlı, engelli ve hamile nüfusa öncelik veren bir uygulaması var.
Fakat bugünlerde Bursa’daki kimi sağlık tesislerinde yaşlılara öncelik tanıyan kararın uygulanmadığı, tedavi için buralara gelen büyüklerimize sağlık kuruluşlarında yeterli oturacak yer dahi olmadığına dönük şikâyetler geliyor.
Herhalde bu iddiayla ilgilenecek İl Sağlık Müdürlüğü’nden bir yetkili muhakkak vardır.
Kentimizdeki sağlık kuruluşlarına tebdili kıyafet ile dolaşıp, böylesi bir sorunun tespitini ve uygulamanın devamını sağlamaya dönük çaba olmalı.
Yaşlılarımıza, engelli yurttaşlarımıza ve hamile kadınlarımıza tanınmış olan önceliğin sürdürülmesinde yarar var.
Kararı uygulayan sağlık kuruluşlarımızı elbette bu satırlardaki eleştirilerin dışında tutuyoruz. Poliklinik sırası beklerken de hastanelerimizde büyükler için yeterli sayıda oturma düzeneği temin edilmeli.