İşçinin, emekçinin 1 Mayıs Bayramı daha düne kadar sol ve marjinal gruplarla aynı çizgideki kimi sendikalar tarafından işbaşındaki sağ iktidarlara meydan okuma günüydü.

2002’den bu yana ülkeyi yöneten AK Parti iktidarı bu oyunu bozdu.

Sol partilerin bile yapamadığını, radikal bir kararla, TBMM‘den çıkarılan yasa ile 1 Mayıs’ı resmi tatil ve bayram ilan etti.

Halen, kimileri Taksim’de 1 Mayıs kutlamak için ısrar ediyor ama artık İstanbul gibi dev metropollerde daha büyük alanlar oluşturuldu.

Bursa‘da da buna benzer kutlama ve mitingler için alanlar var.

Tam da bu minvalde, dev bir işçi kuruluşu 1 Mayıs’ı Bursa‘da kutlama kararı aldı.

Hak-İş Konfederasyonu‘na bağlı sendikalara üye işçiler yurdun dört bir yanından 1 Mayıs kutlamaları için kentimize getirilecek.

Hak-İş’in her yıl farklı bir ilde kutladığı 1 Mayıs için bu yıl Bursa‘yı seçtiğini öğrendik.

Geçen yıl Erzurum‘da kutlanmıştı.

Ülke genelinde 300 bini belediye çalışanı olmak üzere 700 bin üyesi bulunan Hak-İş Konfederasyonu  Başkanı Mahmut Arslan‘ın emekçi bayramında tüm ülkeye Bursa‘dan mesaj vereceği belirtiliyor.

Arslan’ın sendikal yaşamında Bursa‘nın ayrı bir yeri var.

80’li yılların sonlarında Genel Sekreteri olduğu Hizmet-İş Sendikası‘nı o vakit henüz Büyükşehir bile olmamış Bursa Belediyesi‘ne sokabilmek ve yetki alabilmek için arkadaşlarıyla birlikte çok mücadele verdi.

O yıllara belediyeleri yakından izleyen bir gazeteci olarak biz de tanıklık ettik.

Türk-İş‘e bağlı Belediye-İş Sendikası‘na karşı Hizmet-İş Sendikası‘nı Bursa’da galip getirdi.

Hizmet-İş o dönem girdiği Bursa belediyelerinde, solun elindeki ilçeler hariç bir daha yetkiyi kimseye bırakmadı.

Bu açıdan, 1 Mayıs için Bursa‘nın özel seçildiğini düşünüyoruz.

Peki, kutlamalar nerede olacak?

On binlerce işçiyi Bursa‘da toplamak büyük bir organizasyon ister.

Hak-İş bu konuda tecrübeli bir konfederasyon.

Edindiğimiz bilgilere göre, kutlamalar için üç ayrı alternatif var.

Biri Merinos Parkı diğeri Gökdere Meydanı üçüncüsü ise siyasi parti mitinglerinin geçmişte değişmez meydanı Şehrekütü, bugünkü adıyla 15 Temmuz Demokrasi Meydanı.

Kutlama Komitesi ve Bursa Valiliği buna karar verecek.

Belki o tarihte trafik düzeni değişecek.

Kentte onbinleri ağırlamak için bir takım tedbirler alınacak.

Öyle ya, Türkiye‘nin dört yanından yüzlerce otobüs şehre girecek.

Bu aynı zamanda şehir ekonomisine de katkı yapacak.

Oteller dolacak.

Hak-İş’e bağlı sendikaların Bursa‘daki şubeleri de 1 Mayıs‘ın sorunsuz geçmesi için şimdiden hazırlık yapmaya başlayacak.

Umarız işçiye yakışan, sorunsuz bir kutlama olur.

Bursa’mız, onbinlerce emekçiye güzel bir ev sahipliği yapar.

İznimizde, ülkemizde yaşanan doğal afeti, Elazığ ve Malatya depremini sınırların dışından takip ettik.

Yurda dönüşte de Van‘daki çığ felaketini ve İstanbul‘daki uçak kazasına üzülerek baktık.

İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Mehmet Albayrak ile Uludağ Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof.Dr. Adem Doğangün‘ün önceki gün İMO’da düzenlediği basın toplantısını izledik.

Prof. Doğangün, akademisyen ve oda yönetiminden özel bir ekiple İMO adına Elazığ ve Malatya‘da incelemelerde bulundu. Dönüşte de bir rapor hazırladı.

O raporu da Albayrak ile birlikte basın mensuplarıyla paylaştı.

Hem Doğangün’ün hem de Albayrak’ın o toplantıda yine bildik ama her defasında umursamadığımız uyarılar yaptığını gördük.

İMO ve akademisyenlerimiz ne yazık ki, hepimizi konutlarımızı muhtemel bir deprem öncesi mühendislik hizmeti almaya ve gözden geçirmeye çağırıyorlar.

Fakat, Bursa olarak kılımız kıpırdamıyor.

Yaşanan acılardan da ders almıyoruz.

Sorunun fay hatlarında değil, deprem kuvvetlerine dayanıklı konut üretilmemesinde olduğunu üstüne basa basa vurguluyorlar.

Şehir olarak, ısrarla mühendislik hizmetinden yoksun, kaçak yapıları daha güvenli hale getirmeye yoğunlaşmamız gerektiğini hatırlatıyorlar.

Maalesef, kentsel dönüşümün Bursa’da yap-satçılara rant sağlamaya dönüştüğünü ve asıl dönüşüm alanları bırakılarak kentin gelişmiş bölgelerinde yoğunlaştığı bir gerçek.

Prof. Doğangün’ün, hükümetin iyi niyetle çıkardığı kentsel dönüşüm yasasının bugün Bursa başta olmak üzere Türkiye’nin tüm şehirlerinde menfaate çevirme düşüncesiyle  bakıldığını söylemesine aynen katılıyoruz.

O yasa çıkış gayesine uygun işletilse sorun kalmaz.