Önceki gün bir TV kanalına konuk olan Ekmek Üreticileri İşverenleri Sendikası Başkanı Cihan Kolivar son derece hadsiz sözlerle Türk halkını ve onun seçtiği yöneticileri aşağılayan çirkin ifadeler kullanmış.
“Ekmek aptal toplumların temel gıda maddesidir. Bizim toplum ekmekle doyduğu için böyle 20 sene başında yöneticiler duruyor” ifadelerini kullanan hadsiz Kolivar’ın bu sözleri yeni Aziz Nesin vakası mı?
Türk halkını toptancı yaklaşımla aşağılayan, para kazandığı, temsil ettiği sektörü sıkıntıya sokan bu şahsın o koltukta oturtuluyor olması ekmek üreticileri açısından da bir sorundur.
Adam siyaset yapmak için başında bulunduğu sendikayı ve temel gıda maddemiz ekmeği kullanıyor.
Oysa, gidip bir siyasi partide pekala siyaset yapabilir.
Sözde iktidara muhalefet etmek, ona oy veren seçmeni aşağılamak için de boyunu ve haddini aşan sözler sarf ediyor.
Bir başka TV kanalında da Türk halkına aynı sendikacı, ‘hamur kafalı’ diye aşağılıyor.
Bunlara daha önce de rastlandı.
Sandıkta bekledikleri sonucu alamayan ve AK Parti’ye oy verenleri, ‘Bidon kafalılar’ diye kötüleyen jakobenleri de gördü bu ülke.
Adama o sözleri yuttururlar.
Sözlerini kıvıracak yer arar yarın bir gün. ‘Aslında onu ifade etmek istemedim’ türü sözlerle söylediklerini inkâra kalkar. Nitekim, hadsiz başkan hakkında başlatılan soruşturmanın ardından gözaltına alındı.
Hele bir de yargıç karşısına çıktığında ne yapacağını şaşırtırlar adama.
Tutacağı avukatlar da fayda etmez.
Ama söz bir kere ağızdan çıkmıştır. Çıkana dek o senin, çıktıktan sonra sen onun esirisindir.
Türk halkını, ‘aptal’ olarak tanımlamak, ‘hamur kafalı’ demek büyük bir talihsizliktir.
Şimdi o şahsın bu ülkeye bir özür borcu vardır.
Çıkıp, aynı kanalda, ‘Haddimi aştım, Türk halkından özür diliyorum’ demelidir.
Türkiye Ekmek Üreticileri İşverenleri Sendikası olağanüstü bir genel kurulla malum şahsı koltuktan alaşağı etmelidir.
Hatta, ona bir gerek kalmadan Yönetim Kurulu kendisini olağanüstü bir toplantıyla, alacağı kararla azledebilir.
Böylesi çirkin ifadelerle sektör temsil edilemez. Hele hele, içinde yaşadığı toplumu tükettikleri ekmek gramajı üzerinden hakir gören bir şahıs o koltuğa hiç yakışmaz.
Bursa’daki fırıncılarımızın da bu şahsa tepkilerini ortaya koymaları gerektiğini düşünüyoruz.
Tarihi mekân artık kebapçı değil çocuk üniversitesi oldu
Ecdadın bıraktığı tarihi eserin geçmişte kebapçı olarak kullanılmasını doğru bulmamıştık. Dönemin Yıldırım Belediyesi yönetiminin bu kararı büyük bir hataydı. Sonrasında işbaşına gelenler o hatadan döndüler.
Yıldırım’daki tarihi Molla Yegan Medresesi’nin şimdi Çocuk Üniversitesi’ne dönüştürülüyor olması kullanım amacına da uygun bir adımdır.
Bu açıdan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ı peşinen kutluyoruz. 600 yıllık tarihi bir mekânı restore edip, aslına uygun olarak, ecdadın yaptığı gibi yine eğitim amaçlı kullanılacak olması son derece yerinde bir karardır.
Buranın çocukların ufkunu açacak araç gereçle doldurulması, ailelerinin hoşça vakit geçirebilecekleri ünitelerle donatılmasını takdir ediyoruz.
Restorasyonu tamlanma aşamasındaki bu eserin yeniden Yıldırım’a ve Bursa’ya kazandırılmasını bu açıdan önemsiyoruz.
Bodur bayrağı devretti
Şehirlerimizdeki Kent Konseyleri, geçmişte Yerel Gündem 21’in yeni adla yeniden teşkilatlanmasıydı.
Halkın yönetime katılımını artırmak, burada alınan kararların belediye meclislerine tavsiye niteliğinde iletimini öngören düzenlemeler de AK Parti hükümetleri döneminde yasalaştı. Bu açıdan Kent Konseylerini, halkın görüşlerine ağırlık veren belediyeler ve başkanlar için olmazsa olmaz olarak görüyoruz. Yaşadıkları şehir için fikir üreten, tartışan, öneri sunan Kent Konseylerini ve çalışma gruplarını dikkate alan yerel yöneticilerin hata yapma olasılıklarının azalacağını düşünenlerdeniz.
Osmangazi ilçemizdeki Kent Konseyi’nde önceki gün bayrak değişimi gerçekleşmiş.
Başkan Erol Bodur bayrağı Rıdvan Güler’e devretmiş. Bodur başarılı bir dönem geçirdi. Şimdi çıtayı daha yükseğe taşıma görevi Güler’de.
O’nun da Türkiye’nin 56 ilinden daha büyük Osmangazi için yararlı projeler
geliştireceğini düşünüyoruz. Güler’in yönetiminde ve Yürütme Kurulu’nda ilçe bürokratları, muhtarları, akademisyenlerle, meslektaşımız Cennet Canlıkıç’ın da yer aldığını görüyoruz.