İzmir’in CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in açıklamaları Türkiye gündemine oturdu.

Güya İzmir için özel bir bayrak ve para bastırma düşüncesi varmış.

Bunu da tarih öncesi var olduğunu ileri sürdüğü yeşil beyaz bayrakla ilintilendiriyor.

Soyer’in açıklamalarına bakarsanız, sanki Türkiye’den ayrı bir eyaleti yönetiyor.

Siyasilerden tepki çığ gibi büyünce de ‘montaj’ yalanına sarılıyor.

Söz ağızdan çıkana kadar senin, çıktıktan sonra da sen onun esiri olursun.

Önce ne konuştuğuna bakacaksın.

Hem üniter yapı kaygısını dile getiren arkadaşlarının uyarısını hatırlatacaksın hem de İzmir’e has özel para ve bayrak bastırmaktan bahsedeceksin.

Yapamazsın zaten de, ortaya attığın deli saçması fikrini düzeltmek için işte böyle çırpınır durursun.

Türkiye Cumhuriyeti devleti Tunç Soyer’e o izni vermez. Bu ülkenin rengini şehit kanlarından almış ay yıldızlı tek bir bayrağı var.

Ona alternatif bir özel şehir bayrağı aramak, paçavradan öteye geçemez.

Nitekim, açıklama sonrası sosyal medyada paylaşılan caps’lere bakılırsa, üstünde İzmir merkez bankası yazılı, Yunanistan bayraklı Soyer’in fotoğrafları bulunan temsili İzmir parasının dolaştırılması bile kendisi için büyük bir hicaptır.

Böylesi çıkışlar sadece AK Parti’ye yarar.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hemen her konuşmasında üzerine basa basa söylediği, ‘tek vatan’, ‘tek bayrak’ vurgusunun önemi şimdi daha iyi anlaşılıyor.

Gerçi Soyer’e de çok içerlemeye gerek yok.

Çünkü;
CHP’nin 2018’deki seçim bildirgesinde Avrupa Birliği’nin dayattığı, ‘Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na Türkiye’nin koyduğu çekincelerin kaldırma vaadi ortada dururken, İzmir’i sözde bağımsız bir eyalete dönüştürme hülyasına da çok takılıp kalmamak gerek. Bu düşüncelerini gizlemeyen, AB’ye bağlanmak isteyen vekilleri de yok değil mi?

HDP ile benzer açıklamalar yapmak ve ülkenin bütünlüğünü hedef alan bir çizgide politika yürütmek CHP ve onun yönetimindeki kimi belediyeler için yeni bir şey değil.

 

Salman’dan başarılı süreç vurgusu

AK Parti Bursa İl Başkanı Ayhan Salman ve başkan yardımcıları dün Olay Medya’nın yeni yerine taşınması nedeniyle İcra Kurulu Başkanı Mehmet Ali İnan ile yazarlara ‘hayırlı olsun’ ziyaretinde bulundular.

Ziyarette, Olay Medya’nın Bursa için önemine dikkat çeken Salman’ın ülke ve kent gündemine ilişkin de önemli değerlendirmeleri vardı.

2020’de yaşanan olumsuzlukları hatırlatan Salman, Türkiye’nin gerek afetler gerekse Covid-19 ile mücadelede dünyaya örnek olacak başarılı bir süreç yönettiğini, bu dönemde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan lideriliğindeki siyasi kadronunu bir mensubu olmaktan da onur duyduğunu ifade etti.

Kestel, İznik ve Orhangazi’de meydana gelen afetin yaralarının devletçe sarılmaya başlandığını dile getiren Salman, Bursa’daki TARSİM adıyla bilinen tarım sigortası oranın yüzde 18’lerde gözüktüğünü, bunun da yetersizliğine dikkat çekti.

Peki ya kongreler?

Başkan ilçe kongrelerinin eylülde başlayıp ekim ortasına kadar tamamlanacağını, il kongresinin de Genel Merkez’in takvimine ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın programına göre Aralık-Şubat ayları arasında biteceğini sözlerine ekledi.

 

Oktay Başkan’nın BM onuru

Türkiye, mültecilere sahip çıkma bakımından dünyaya örnek bir tavır sergiliyor.

Suriye’deki savaştan kaçan milyonlarca insanı ülkemizdeki kentlerde barındırıyoruz.

Bunda belediyelerimizin de büyük payı var. Yıldırım ilçemizde on binlerce göçmen yaşıyor.

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’a, ilçesindeki mültecilerin sorularına çözümüne katkıdan dolayı Birleşmiş Milletler tarafından atılan bir tweet ile teşekkür edildi.

Gerçekten Başkan Yılmaz için büyük bir onur.

Suriyelilere ve diğer mültecilere yapılan iyiliklerin dünya milletlerince takdir görmesi sevindirici.

Bu aynı zamanda Bursa ve Yıldırım için de büyük bir onur.