Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan dev konut hamlesi Türkiye’de büyük bir heyecan oluşturdu.

Dün öğle saatleri itibarıyla başvuru sayısı 1,5 milyonu adedi geçmişti. Talep belki de birkaç milyonu bulacak.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı TOKİ Başkanlığı’nca yürütülecek dev projenin vatandaştan bu kadar ilgi göreceği tahmin edilmiyordu.

Ancak, buna olumsuz yaklaşanlar da yok değil.

Örneğin; en çok kendi üyelerinin iş olanağı bulacağı İnşaat Mühendisleri Odası Genel Merkezi önceki gün yaptığı açıklamayla, AK Parti hükümetinin yüzyılın dev konut, arsa ve iş yeri yapım hamlesine mesafeli olduğunu, çekinceleri bulunduğunu duyurdu.

Binlerce üyesinin iş bulamamasından, mühendislik yasalarındaki eksikliklerden yakınan, hatta zaman zaman da siyasal açıklamalarıyla bilinen İMO Genel Merkezi’nin bu yaklaşımına şaşırmadık değil.

On binerce istihdam oluşturacak, sektöre hareketlilik katacak ve direkt kendi üyelerini ve sorumluluk sahalarını ilgilendiren bir konut hamlesine karşı çıkışın altında farklı niyetler olduğunu düşünüyoruz.

İMO’nun çekincelerine rağmen, hükümetin açıkladığı projeye ilk iki günde yurt genelinden rekor sayıda başvuru gelmesi, atılan adımın ne kadar doğru ve yurttaşın konut edinme ihtiyacına yönelik bir girişim olduğunu gösteriyor.

İMO’nun ve bağlı bulunduğu üst kuruluşun her türlü siyasal karşı duruşlarına rağmen TOKİ’nin ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın o projeyi başarıya ulaştıracağına inanıyoruz.

TOKİ’nin geçmişinde 1 milyon 170 bin adetlik sosyal konut üretim deneyimi var.

İki yılda 250 bin konut, 100 bin altyapısı hazır arsa ve 10 bin iş yerini de kolaylıkla inşaa edecektir. Kaldı ki, 5 yılda 500 bin konut, 250 bin arsa ve 50 bin iş yeri hedefi de bize göre ulaşılamaz bir hedef değildir.

900 milyar liranın üzerinde maliyet ve 2 trilyon liralık ekonomik hareketlilik ve on binlerce istihdama yol açacak bir projeye İMO bari, tüm çekincelerine rağmen üyeleri ve diğer meslek disiplinleri adına muhalefet etmeseydi.

Biz bu karşı duruşun altında ne yalan söyleyelim, hükümete dönük siyasal ve ideolojik muhalefet yattığını düşünüyoruz.

 

Akpınar’da yeni uzlaşı mı?

Gelişmeyi Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın dünkü sosyal medya paylaşımlarından öğrendik.

Bursa’nın bugün için en riskli toplu konut bölgelerinden biri olan Akpınar Mahallesi’ndeki 1050 Konutlar sitesinde nihayet hak sahipleriyle Büyükşehir Belediyesi’nin uzlaşı noktasında sonuca doğru ilerledikleri anlaşılıyor.

Başkan Aktaş’ın paylamışından görülüyor ki, yeni imar düzenlemesiyle yapılaşma koşulları artırılan bölgede hak sahiplerinin dönüşüme yüzde 96 oranında olumlu baktıkları belirtiliyor.

Bu durum, Bursa ve ve şehrimizin yaşadığı deprem gerçeği adına sevindirici bir gelişme.

Dönüşüm girişimlerinin defalarca sekteye uğradığı bu riskli sitenin biz de en kısa sürede dayanıklı konutlara kavuşmasından yanayız.

Başkan Aktaş’ın dünkü paylaşımı bu yolda mesafe alındığına işaret ediyor.

Umarız, yeniden pürüz çıkmaz, en kısa sürede Akpınar sakinleri  de güvenli konutlarına kavuşur.

239 blok ve 2 bin 290 hak sahibinin, bu yeni gelişmeyi sevinçle karşıladıklarını görüyoruz.

Bir ara özel sektör firmalarının, TOKİ ve Emlak Konut’un da ilgilendiği dönüşümün Büyükşehir Belediyesi iştiraki BURKENT tarafından da yapılabileceği konuşuluyordu.

 

Ana Kucakları ve anne memnuniyeti

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin bugün bize göre insana yaptığı yatırımın en önemli ayaklarından biri Ana Kucakları.

Ana Kucaklarının Büyükşehir Belediyesi’nin geleceğe de yaptığı en güzel destek olduğunu düşünüyoruz.

Önceki gün Osmangazi ilçesindeki Ovaakça Santral Mahallesi’nde 20. Ana Kucağı Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş tarafından hizmete açıldı.

Çalışan anneler veya çocuklarını özel kreşe gönderebilecek maddi durumu olmayan hemşerilerimizin imdadına yetişen projenin Bursa’da her geçen gün yaygınlaşmasını bir Bursalı olarak takdir ediyoruz.

Okul öncesi eğitimin, bireyin gelecek yıllardaki başarısına yaptığı katkı göz önünde bulundurulduğunda, Bursa’da Büyükşehir Belediyesi’nin doğru bir işe el attığını söyleyebiliriz.

Bu minvalde yapılan açıklamalara bakılırsa, Başkan Aktaş’ın da en çok haz duyduğu projelerden birinin bu olduğunu anlıyoruz.

Büyükşehir’in kent sakinlerine sağladığı eğitim destekleri içinde projenin kurumsal bir kimlikle daha da büyütülmesinde fayda var.

Tamamen ücretsiz olan Ana Kucaklarının, sosyal devletin de bir gereği olarak Büyükşehir Belediyesi’nce hayata geçirilmesini biz de önemsiyoruz.